Zika Virüsü Türkiye’de görülebilir

8 Şubat 2016  |   Kategori: Medyada Sağlık Haberleri, Sağlık Gündemi Print

zika virüs bebekAmerika kıtasında ortaya çıkan ve hızla yayılmasından endişe edilen Zika virüsü için Dünya Sağlık Örgütü (WHO) acil durum alarmı verdi. Henüz tedavi edici bir ilacı bulunmayan virüsle ilgili konuşan Tıbbi Mikrobiyolog Barış Ata Borsa, ‘’Zika virüsü şimdilik korkulacak boyutlarda değil’’ dedi.

Son olarak Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından acil durum alarmının verildiği Zika virüsü ile ilgili konuşan İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Barış Ata Borsa, WHO’nun bu alarmı vermesinin nedenlerine değindi. İlk olarak yakın zamanda Ebola virüsünün neden olduğu bir salgın yaşanmış olmasının, verilen alarmın nedeni olabileceğini söyleyen Borsa, ‘’İkinci neden ise Zika virüsüyle yakın ilişkili tehlikeli virüslerin olması. Şuanda ciddi bir hastalık tablosu yok ama virüsler çok sık yapı değiştirebiliyorlar ve oluşturdukları hastalık da buna bağlı olarak değişebiliyor. Bu nedenle hızla yayılan Zika virüsünün daha ciddi hastalıklara yol açmayacağını söyleyemeyiz’’ dedi.

Zika’ya yakın virüslerin tehlikeli olması panik havası oluşturdu

Zika virüsünün çok bilindik olmadığını ancak virüsün ‘’ailesi’’ olarak görülebilecek virüslerin varlığının, tehlikeli olarak bilindiğini dile getiren Borsa, ‘’Son yıllarda sıtmadan sonra ciddi bir tehdit oluşturan sivrisinek ilişkili diğer bir hastalık olan virüslerden Deng ateşi, Batı Nil Hummasına sebep olan virüsler ve bunlara benzer birkaç virüs daha, Zika virüsünün akrabası olarak görülebilir. Bu virüsün diğerleri ile aynı aileden olması panik oluşmasına yol açtı diyebiliriz. Yoksa şuana kadar ciddi bir hastalık tablosu yok ve hastalığın alanı da Orta ve Güney Amerika ile sınırlı gibi görünüyor. Avrupa ve ABD’de görülen birkaç vakanın ise bu bölgelerden enfekte olarak giden hastalar biliniyor’’ diye konuştu.

Hamileler zika virüsü riski altında

Virüsten etkilenen şuandaki hastaların klinik tablosunun çok ağır olmadığını ifade eden Borsa, ‘’Hastalığın özel belirtileri yok. Baş ağrısı, kas ağrısı, eklem ağrıları, döküntü şeklinde süren ve bir hafta sonunda son bulan bir hastalık. Virüsle ilgili şuanda sıkıntı oluşturan nokta ise hastalığın ne olduğunun bilinmemesi ve yakın ilişkili olduğu virüslerin tehlikeli olması’’ diyerek konuşmasını sürdürdü. Virüsün, hamile kadınlara etki ettiğinde bebek üzerinde ciddi sorunlara yol açtığını vurgulayan Borsa, ‘’Gebeliğin son dönemlerinde plasenta yoluyla bebeğe ulaşan virüs, bebekte doğumsal bazı anormallikler ortaya çıkarıyor. Özellikle mikrosefali dediğimiz kafatasının normalden küçük olması ve bununla ilişkili olarak bazı beyin hasarlarına sebep olması ortaya çıkan en büyük sorunlar. Bilinen en tehlikeli hasarı bu olan virüs, sağlıklı yetişkinlerde şuana kadar ölüme veya şiddetli bir hastalığa neden olmadı’’ ifadelerinde bulundu.

‘’Ticaret yollarının artması ve iklim değişiklikleri sivrisinekler ile ilişkili virüslerin hızla yayılmasına sebep oluyor’’

Zika virüsünün şuanda spesifik bir tedavisi olmadığını ve an itibariyle buna ihtiyaç da olmadığını belirten Barış Ata Borsa, ‘’Çoğu viral hastalıkta olduğu gibi bunun da semptomatik tedavisi var. Hastalara yatak istirahatı öneriliyor’’ dedi. Virüsün ortaya çıktıktan sonra hızla yayıldığına dikkat çeken Borsa, bunun nedenini ‘’bulaş yolu’’ olarak ifade etti. Virüsün özellikle Aedes tipi sivrisineklerle bulaştığının altını çizen Borsa, ‘’Bu sivrisinekler son yıllarda dünyanın birçok yerinde görülüyor. Bunun sebepleri ise iklim değişiklikleri ve ticaret yollarının artması. Özellikle ticaret gemileriyle bu tür virüsler her yere taşınabiliyor buna Türkiye de dâhil. Daha önce bu sivrisinek türü ile taşınan ve Deng ateşi ile Batı Nil Hummasına yol açan virüsler Türkiye’de de görülen hastalıklardı. Her ne kadar Zika virüsü enfeksiyonuna şuana kadar ülkemizde rastlanmasa da bu daha sonra karşılaşılmayacağı anlamına gelmiyor’’ diye konuştu.

Zika Virüsü Türkiye’de görülebilir

Şuana kadar Türkiye’de görülmeyen Zika virüsünün daha sonra ortaya çıkma ihtimalinin olabileceğini dile getiren Borsa, ‘’Bu virüsü taşıyan sivrisineğin ülkemizde görüldüğünü biliyoruz. Bu açıdan dikkatli olmak gerek. Kas ağrıları, eklem ağrıları ile gelen ve durumu başka şekilde açıklanamayan hastalarda bu virüsü de araştırmak gerekebilir’’ diyerek konuşmasını noktaladı.

Zika’yı bulaştıran Aedes cinsi sinek Türkiye’de de var

Sivrisinekler aracılığı ile bulaşan Zika virüsü tüm dünya tarafından endişe ile takip ediliyor. Brezilya’da 2015 yılında başlayan salgın sırasında enfekte olan gebelerde düşük, ölü doğum ve mikrosefali (beyin gelişim bozukluğu sonucu kafanın küçük olması) sonuçlarında ciddi bir artış gözlemlenmesi ile dünyanın gündemine oturan Zika virüsü hızla yayılmaya devam ediyor. Düşük, ölü doğum ve mikrosefali sorunlarında Zika bağlantısının kesin olarak anlaşılamadığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Salih Türkoğlu, “Yine de gebelerin enfeksiyondan kaçınmaları ve eğer enfekte oldularsa sık gebe takipleriyle anne sağlığı ve bebek gelişiminin izlenmesi önemlidir” diye konuştu.

ABD’deki “Hastalık Kontrol Merkezi (CDC)’nin de takipçisi olan Prof. Dr. Türkoğlu, sivrisinekler aracılığı ile bulaşan virüs ya da mikropların “kendi sinekleri” ile yayıldığını belirterek, “Örneğin, sıtmayı bulaştıran sivrisinek başkadır, bu başka. Her sivrisinek de, her bölgede bulunmaz, yaşayamaz. Böyle bakınca, sivrisinekleri barındırma potansiyeli olan bölgelerin sivrisinek savaşı önem kazanıyor” dedi. Zika’nın, cinsel yollarla da bulaştığının açıklanması ile endişenin arttığını belirten Prof. Dr. Türkoğlu, “Şu anda tehlike uzak gibi görünse de uluslararası yolculukların günümüzde çok kolaylaştığı da akılda tutulmalı” dedi.

Virüsü bulaştıran sivrisinek türü Türkiye’de de var

Zika virüsünü bulaştıran Aedes cinsi sivrisineklerin Türkiye’de de olduğunu belirten Prof. Dr. Türkoğlu, “Yapılan bilimsel araştırmalarda ülkemizde bulunan Aedes sivrisineklerinde Zika virüsü bulunduğuna dair bir kanıt elde edilmemiştir” dedi.

Sivrisinek aktivitesinin bulunmadığı kış mevsiminde Türkiye’de bir salgın tablosunun ortaya çıkmasının beklenmediğini hatırlatan Prof. Dr. Türkoğlu, “Salgın bulunan ülke ve bölgelere gebelerin seyahat etmemesi ve bu bölgelere seyahat etmiş tüm kişilerin seyahatleri sırasında sivrisinek temasına karşı duyarlı olması, enfekte olduğu belirlenmiş bireylerin ülkemizde sivrisineklerle temasının engellenmesi gibi önlemler ülkemizde yaz aylarında da salgın gelişmesinin önüne geçecektir” diye konuştu.

Bu belirtilere dikkat

Hastalık tablosu oluşan kişilerde en sık görülen belirtileri ateş, döküntü, eklem ağrıları ve konjuktivit (gözlerin kızarması, sulanması, yanması) olarak sıralayan Prof. Dr. Türkoğlu, kas ve baş ağrısının da belirtiler arasında sayılabileceğini söyledi.

Hastalığın genellikle hafif seyrettiğini ve birkaç gün içinde kendi kendine iyileştiğini belirten Prof. Dr. Türkoğlu, enfeksiyonun şu ana kadar ölüme yol açmadığını dile getirdi. Zika virüsü için şu anda kullanılan bir tedavi ya da aşı olmadığını belirten Prof. Dr. Türkoğlu, en önemli noktaların sivrisineklerle savaş ve sivrisinek ısırmasına karşı alınacak tedbirler olduğunu söyledi.

Zika hızla yayılıyor

Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (KLİMUD) tarafından yapılan açıklamalara göre Mayıs 2015’de Brezilya’da ilk Zika virüsle enfekte kişi bildirildiğini söyleyen Prof. Dr. Salih Türkoğlu, “ilk vaka sonrasında enfekte kişi sayısı hızla artış gösterdi” dedi. KLİMUD rakamlarına göre Aralık 2015 itibariyle Brezilya’da 440 bin ile 1 milyon 300 bin olası enfekte kişinin raporlandığını hatırlatan Prof. Dr. Türkoğlu virüsün El Salvador, Venezuela, Kolombiya, Surinam, Fransız Guyanası, Honduras, Meksika, Panama ve Martinik’de hızla ilerlediğini söyledi. Araştırmalara göre ABD’de saptanan tüm enfekte kişilerin ülkeye dışardan geldiğini belirten Prof. Dr. Türkoğlu, “Riskli bölgelere seyahat öyküsü olan kişilerde 2015 yılının sonlarında İngiltere ve Hollanda’da ve Ocak itibariyle de Danimarka ve İsviçre’de etkenin ülke dışında virüsü alan kişiler olduğu belirlendi” diye konuştu.

Zika virüsü Türkiye için tehdit mi?

İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Barış Ata Borsa,

Anadolu Sağlık Merkezi Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Salih Türkoğlu

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla