Çocukluk Çağı Kanserleri İçin Farklı Yaklaşımlar ve İmmünoterapiler Gerekiyor!

Yazan Tuba Günvar

22 Ocak 2025 | 28 Ocak 2025 | Kategori: Onkoloji, Üye Yazıları Print

Kanser tedavisinde bağışıklık sisteminin rolü giderek daha fazla önem kazanıyor. Ancak çocukların bağışıklık sistemi, yetişkinlerinkinden farklı şekilde çalışıyor ve bu durum tedavi yaklaşımlarını etkileyebiliyor. Karolinska Enstitüsü ve Astrid Lindgren Çocuk Hastanesi’nde yapılan yeni bir araştırmada, çocukların bağışıklık sisteminin yaşlarına ve kanser türlerine göre nasıl tepki verdiği incelendi. Cell dergisinde yayımlanan bu çalışma çocukların tümörlerinin bağışıklık sistemi tarafından daha az yabancı algılandığını ve mevcut immünoterapilerin çocuklarda neden etkili olmadığını açıklıyor. Bu bulgular, bağışıklık hücrelerini aktive etmeye odaklanan yeni tedavi stratejilerinin önünü açabilir.

Bağışıklık Sisteminin Rolü

Bağışıklık sisteminin aktivasyonu, kanserle mücadelede hayati bir rol oynuyor. Ancak çocuklarda ve yetişkinlerde bu süreç farklı şekillerde işliyor. Çalışmanın baş araştırmacılarından Prof. Petter Brodin, “Çocukluk çağı kanserlerini doğru bir şekilde tedavi edebilmek için, çocukların bağışıklık sisteminin nasıl aktive olduğunu ve hangi faktörlerin bu yanıtları etkilediğini anlamamız gerekiyor” dedi.

Hassas Tıpta Yeni Bir Boyut

Çalışma kapsamında, 2018-2024 yılları arasında Astrid Lindgren Çocuk Hastanesi’nde farklı türde solid tümör teşhisi konulan 0-18 yaş arası 191 çocuğun tümör dokusu ve kan örnekleri analiz edildi. Araştırmacılar, tümörlerdeki genetik mutasyonları ve bağışıklık sisteminde aktif olmayan genleri inceledi. Prof. Brodin, “Kanserde hassas tıp genelde tümör özelliklerine odaklanıyordu. Ancak bu çalışma ile birlikte bağışıklık sistemini karakterize ederek tedaviye yeni bir boyut kazandırmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Yeni Açıklanan Geniş Çaplı Genomik Analiz, Kanser Tedavisinde Başarıyı Arttıracak!

Çocuk ve Yetişkinlerde Farklı Tepkiler

Araştırma, çocukların tümörlerinin genellikle daha az iltihaplı ve daha az mutasyona sahip olduğunu, bu nedenle bağışıklık sistemi tarafından daha az ‘yabancı’ algılandığını ortaya koydu. Bu durum, bağışıklık sisteminin çocuk tümörlerine karşı daha zayıf bir tepki vermesine neden oluyor. Bununla birlikte, bireysel farklılıklar büyük önem taşıyor ve tedavilerin kişiselleştirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyor.

Çocuklara Uygun İmmünoterapi Yöntemleri

Çalışmanın sonuçları, kontrol noktası inhibitörleri gibi mevcut immünoterapilerin çocuklarda neden etkili olmadığını açıklayabilir. Bu tedavilerin etkili olması için bağışıklık hücrelerinin tümöre karşı aktif hale gelmesi gerekiyor. Ancak çocuklarda bağışıklık hücreleri genellikle başlangıçta aktive olmadığı için bu tedaviler işe yaramıyor. Prof. Brodin, bu olguyu şöyle yorumluyor: “Çocuklar, bağışıklık hücrelerini baştan aktive etmeye odaklanan farklı immünoterapilere ihtiyaç duyuyor.”

Klinik Uygulamalara Yönelik İlerlemeler

Araştırmacılar, bazı çocuklarda tedavi sırasında bağışıklık tepkilerini zamanla izleyerek öldürücü T hücre popülasyonlarındaki değişimleri ölçtü. Bu yöntemin, tedavi etkinliğini değerlendirmek ve bireysel hastalar için tedaviyi optimize etmek amacıyla klinik uygulamalara entegre edilebileceği belirtiliyor. Araştırmacılar, bu yöntemin daha geniş çapta test edilmesi gerektiğini ve mevcut genetik analizlere tamamlayıcı bir araç olarak kullanılabileceğini düşünüyor.

Yeni Geliştirilen DNA Testi ile Akciğer Kanseri Tanı ve Tedavi Başarısı Artacak

Araştırmanın Özeti

Kanser, çocuklarda hastalığa bağlı ölümlerin başlıca nedenidir. Hayatta kalma yalnızca cerrahi, sitostatik ilaçlar ve radyasyona değil, aynı zamanda sistemik bağışıklık tepkilerine de bağlıdır. Farklı yaş gruplarındaki çocuklar ve farklı tümör türleri üzerindeki bağışıklık tepkilerini etkileyen faktörler ise bilinmemektedir. Yenilikçi immünoterapiler, tümöre karşı bağışıklık tepkilerini artırabilir, ancak az sayıda çocuk bu tedavilerden fayda görmüş ve etkili yanıtların belirteçleri henüz bulunamamıştır. Bu çalışmada, farklı tümörlere sahip bir popülasyon bazlı kohortta yer alan 191 çocukta bağışıklık tepkilerinin sistem düzeyinde bir analizi sunulmakta ve yaş ile tümör türünün bağışıklık tepkilerini farklı şekilde şekillendirdiği ortaya konulmaktadır. Sistemik iltihaplanma ve sitotoksik T hücre tepkileri, tümör mutasyon oranları ve bağışıklık hücresi infiltrasyonu ile ilişkilidir. Klonal olarak genişlemiş T hücre tepkileri tanı sırasında kan veya tümörlerde nadiren tespit edilse de, tedavi sırasında bazen ortaya çıkmaktadır. Genişlemiş T hücreleri, daha immünojenik kanserlere sahip çocuklar ve yetişkinlerde benzer şekilde düzenlenmektedir. Bu araştırma, çocukluk çağı kanserleri için hassas immünoterapilerin geliştirilmesini kolaylaştırmayı hedeflemektedir.