Uzun ve zinde bir yaşam için kalp sağlığının korunması büyük önem taşımaktadır. Geçmişte erken yaşta görülen yaşam kayıplarının büyük kısmı kalp krizlerin bağlı yaşanırken, son yıllarda beslenme tarzı, teknolojik gelişmeler, tanı ve tedavideki gelişmeler yaşam süresi uzamaktadır. Ancak elde edilen gelişmeler gençlik değil yaşlılık süresini uzatmaktadır. 50 yaş civarında görülen kalp damar hastalıkları günümüzde 30’lu hatta 20’li yaşlarda görülmektedir. Uzayan ömrün mümkün olduğu kadar sağlıklı geçirilmesi gerekmektedir. Bunun için de yaşlılığın değil, gençlik döneminin uzamasına çalışmak önem taşımaktadır.
Kalp-damar sağlığı açısından; stres, hızlı yaşam koşulları, sigara kullanımı ve kötü beslenme alışkanlıkları büyük risk oluşturmaktadır. Zamanın en önemli hastalıklarından birinin stres bilinen bir gerçektir. Stresten tamamen kaçının benzeri söylemler aslında çok da doğru bir yaklaşım değildir. Günlük hayatta iş, trafik, ilişkiler, maddi durum gibi nedenlerle birçok kişi stresle mücadele etmeye çalışmaktadır. Stresin tamamen yok edilemediği durumlarda baş edilmesinin yollarının öğrenilmesi gerekmektedir. Açık havada yarım saatlik bir yürüyüş bile stresin büyük ölçüde önüne geçebilmektedir. Sanatsal etkinlikleri zaman ayırmak da stresle mücadelede iyi bir yardımcıdır. Bunun yanına düzenli beslenmeyi eklenerek özellikle sigara ve alkolden uzak durmak kalp hastalıklarına yakalanma riskini oldukça düşürmektedir.
Hastalıklardan korunmak için sağlıklı beslenme ve egzersiz konusu çok önemlidir. Bunun için de ailelere büyük görevler düşmektedir. Ailelerin 3-3,5 yaşından itibaren sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz konusunda çocukları doğru yönlendirmesi ileride yaşanacak birçok sağlık sorununun önüne geçebilmektedir. Bu iki alışkanlığın yaşama dahil olması sadece kalp-damar hastalıkları değil kanser, obezite gibi pek çok rahatsızlığın hatta psikolojik problemlerin önlenebilmesine yardımcı olmaktadır. Öte yandan genetik olarak kalp hastalığı riski yüksek, kolesterol düzeyleri de ileri seviyede olan çocuklara, erken yaşlardan itibaren çocuk hekimleri tarafından gerekli tetkiklerin yapılması önem taşımaktadır.
Yaşın ilerlemesi beraberinde belli riskleri getirmektedir. Ancak kişinin gerçek yaşı kimlikte yazan yaşından ziyade damar yaşıdır. Damarların yaşı, yaşam süresi kadar kaliteli yaşam konusunda da belirleyici unsurların başında gelmektedir. Yanlış beslenen, hareketsiz bir hayatı tercih eden kişinin kimlik yaşı genç olsa da gerçek yaşı yani damar yaşı yaşlıdır.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?