Yargıtay’dan tartışmalı karar: Komplikasyon olsa bile görevi ihmal suçu işlenebilir

Yazan Dr. Erkin Göçmen
9 Ocak 2016   |    5 Ekim 2021    |   Kategori: Hukuk / Mevzuat, Üye Yazıları Print

yasa-mahkeme-kanunYargıtay Ceza Genel Kurulu komplikasyonlu bir tıbbi malpraktis davasında çok önemli bir karar verdi. Kararda, özetle, hastanın genel vücut travması sebebiyle öngörülemeyecek ve engellenemeyecek biçimde ortaya çıkan akciğer embolisi komplikasyonu sebebiyle öldüğü kesin olarak belirlense bile, erken taburcu edilmesinin görevi ihmal suçunu oluşturacağı kabul ediliyor. Verilen karar özellikle hasta yoğunluğunun artık had safhaya ulaştığı kamu hastanelerinin acil servislerinde görev yapan hekimler bakımından önem taşıyor. Maalesef bir acil servis hekiminin günde yüzlerce hastayla ilgilenmek zorunda olduğu bir Türkiye gerçeği de var. Sağlık Bakanlığı hastanelerinin acil servislerinde mezuniyet sonrasında hemen ihtisas eğitimine başladıkları için hayatlarında hiç hasta görmemiş ve tedavi etmemiş patologlara, biyokimyacılara bile nöbet yazılıyor. Böyle bir tablo içinde hukukun olmazsa olmazı olan “kusurluluk” kavramını, kitapların içinden çıkarıp hayata uyarlamak zorunlu hale geliyor. Böyle yapılmadığında maalesef hakkaniyete ve hayatın gerçeklerine aykırı kararlar ortaya çıkıyor.

Trafik kazası sonucunda eğitim araştırmasına getirilen hasta erken taburcu edildi

2006 yılında maruz kaldığı trafik kazası sonucu genel vücut travması geçirecek şekilde yaralanan ve akabinde Ankara’da bulunan Sağlık Bakanlığına bağlı bir eğitim ve araştırma hastanesine getirilen hasta, “hayati tehlikesi olmadığını gösterir” geçici adli rapor düzenlenerek, 6-7 saat sonra hastaneden taburcu edilmiştir. Ancak hasta, ertesi gün, “göğüs ve batın travmasına bağlı kot fraktürleri, pelvis fraktürü ve gelişen akciğer embolisi” sonucu hayatını kaybetmiş, sonrasında hastayı hastane acil servisinde gören hekimler aleyhinde taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan ceza davası açılmıştır.

Adli Tıp raporu

Yargılama sırasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Birinci İhtisas Kurulundan bilirkişi raporu alınmıştır. Kurul, raporunda, hastanın götürüldüğü hastanede pelvis kırığı, kot kırıkları, hematüri tespit edildiğini, yine hastadan göğüs cerrahisi, ortopedi ve üroloji konsültasyonlarının istendiği belirlemiş ve hastada yapılan muayeneler sonucunda acil cerrahi girişim gerektirecek patoloji saptanmadığının da altını çizmek suretiyle, tüm bu uygulamaların tıp kurallarına uygun olduğuna ve ölüm nedeni olan akciğer embolisinin de önceden öngörülecek ve engellenebilecek bir sebep olmadığına karar vermiştir.

Yargıtay, hemşirenin hatalı enjeksiyon davası için ne karar verdi?

Yine Adli Tıp Kurumu raporunda, genel beden travmasına maruz kalmış vakaların en az 24 saat müşahede altında tutulması gerektiği, dolayısıyla hastanın konsültasyonlar yapıldıktan 6-7 saat sonra taburcu edilmesinin tıp kurallarına uygun olmadığı, bunun bir eksiklik olduğu da ayrıca ifade edilmiştir.

Yüksek Sağlık Şurası raporu

Yine aynı olaya dair Yüksek Sağlık Şurası’ndan da rapor alınmıştır. Bu raporda ortopedi uzmanları, instabil pelvis kırığını tespit ettikleri halde bu hastanın hastanede takibini önermemeleri, kot kırıklarını gördükleri halde, konsültasyon notunda hastanede takibinin gerektiğini belirtmemeleri ve takibini yapmamaları, göğüs cerrahisi uzmanı ise konsültasyon notunda preşok ve çoklu kot kırığı gibi notları mevcut olmasına rağmen hastanın hastanede takibini önermemesi sebebiyle asli kusurlu sayılmıştır.

Eğitim toplantılarımız başlıyor! Özel hastane-hekim ilişkisinde hukuki sorunlar

Yine aynı raporda, üroloji uzmanı pelvis instabil kırığı ve hematürisi bulunan, sondası takılamayan ve retrograd üretrografi yapılamayan hastayı hastanede takip etmemesi ve taburcu etmesi, genel cerrahi uzmanları da genel vücut travmalı hastayı özenle izlememeleri ve hastanede takip etmemeleri sebebiyle tali kusurlu sayılmıştır.

Adli Tıp raporu hükme esas alındı

Mahkeme Anayasa Mahkemesinin 1219 Sayılı Kanunun Yüksek Sağlık Şurasının mütalaa verme yetkisini düzenleyen 75. maddesini iptal etmiş olması karşısında Yüksek Sağlık Şurasının dosyada bulunan mütalaasını kabul etmenin mümkün olmadığı gerekçesi ile Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu raporuna göre hüküm kurmuş ve hekimlerin beraatına karar vermiş, ancak karar Yargıtay Daire kararı ile bozulmuştur.

Yargıtay: Tazminat denetçiyi darp eden aile hekiminden değil kurumundan istenmeli!

Bozma sonrası yerel mahkeme, hastanede müşahade altına alınmış olsa dahi aynı ölümün kaçınılmaz olduğunun kabul edilmesi gerektiğinden bahisle doktorlara atfedilen eksikliğin ölüme katkısının bulunmadığını belirtmiş ve sanıkların suç işleme kasıtlarının ve kusurlarının olmadığını kabul etmek suretiyle Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunun bu görüşü doğrultusunda beraat kararında direnmiştir.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu

Konu Yargıtay Ceza Genel Kurulunun önüne gelmiştir. Ceza Genel Kurulu içtihat niteliğindeki kararında, hastanın ölümünün akciğer embolisi komplikasyonu sebebiyle gerçekleştiği kesin olarak saptanmış olsa bile genel vücut travmasına maruz kalmış hastanın erken taburcu edilmesi halinde ölüm anına kadar yaşadığı çeşitli sıkıntılara maruz kalmasına sebep oldukları gerekçesi ile doktorların görevi ihmal suçunu işlediklerine karar vermiştir.

Kararda özetle, hastanın ölümü doktorların kusurlarından değil komplikasyondan kaynaklanmış olsa bile, doktorların görevi ihmal niteliğinde bir eylemleri olmuş ise bu eylemlerinden dolayı hastanın mağdur olacağı varsayılmak suretiyle doktorlar hakkında görevi ihmal suçundan dolayı mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğine karar verilmiştir.

(Bu yazıya konu olgu Mevzuat Bilgi Bankasından alınmıştır).

click-iconİletişim için: bilgi@erkingocmen.av.tr

. Av. Erkin Göçmen’i Twitter’da takip etmek için tıklayın >

. Av. Erkin Göçmen’i Facebook’ta takip etmek için tıklayın >

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

3 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Volkan Doğru
Volkan Doğru
8 yıl önce

Mahkemenin doktorların görevi ihmal suçunu işlediklerine karar vermesi yerinde mahkumiyet kararı diil elbette.

Volkan Doğru
Volkan Doğru
8 yıl önce

Hakimin karı yerinde derken

Volkan Doğru
Volkan Doğru
8 yıl önce

Akdeniz üniversitesinde yüksek enerjili multitravma (kot, pelvis fraktürü olsun olmasın) yaklaşımı şöyle: ilgili bölümler sahiplenmediğinde çoğunlukla karnı çiçek gibi olsa da genel cerrahi 24-48 saatliğine yatırır. Klinik şüpheye göre BT tekrarı ile taburcu edilir. Böyle haklı veya haksız gerekçelerle kimsenin sahiplenmediği hastalar da %50 falan diildir. Günde ortalama 1 i… Devamını oku »

Araç çubuğuna atla