Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Başkanı Ecz. Nurten Saydan, ilaçta erişim sorununun devam ettiğini, ilaç fiyatlamasında kullanılan Avro kurunun, gerçek kur ile farkının yüksek olması nedeniyle gelecekte de süreceğini vurguladı. Nurten Saydan, Sendika Genel Merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de ilaç üretiminde kullanılan etken maddelerin yüzde 98’inin ithal olduğunu hatırlatarak, gerçek kur ile ilaç fiyatlarında kullanılan kurun arasındaki büyük farkın maliyet doğurduğunu ve firmaların üretimden kaçındığını savundu.
Ecz. Nurten Saydan, “Ülkemizde ilaç üretiminde kullanılan etken maddelerin %98’i yurtdışından gelmektedir. 19,86 liraya alınan bir hammadde ile ilaç üretilip 10,76 liraya piyasaya verilmesini beklemek ancak safiyane bir hayal olabilir. Diğer taraftan hangi firma ithal ilaçları yurtdışında 19,86 liraya alınan bir ilacı bizim ülkemizde 10,76 liraya piyasaya sürer ve bulunmasını sağlar?” dedi.
İlaca erişim sorununun insan ve toplum sağlığı açısından risk doğurduğuna işaret eden Saydan, en iyi sağlık hizmetini verip, teşhis konulsa dahi ilaçsız tedavinin mümkün olmadığını vurguladı.
Saydan: İlaç Euro kurunda yapılan düzenleme sadece pansuman olabilir
Ecz. Nurten Saydan, bulunamayan ilaçlara yönelik farklı açıklamalara karşılık, 585 kalem ilacın sadece eczanelerde değil, depolarda da bulunmadığını belirterek şunları kaydetti: “Türkiye’de şu an ruhsatlı olarak 14 bin 932 adet ilaç bulunuyor. Bu ilaçların 8 bin 178’i SGK tarafından geri ödeme listesinde ve bunun dönen kısmı 4 bin kalemdir. Sayın Cumhurbaşkanımız da 900 ilaçta sıkıntı olduğunu açıkladı. Bu ilaçların 585 kalemi depo stoklarında mevcut değil, sıfır. 522 kalemi ise tevzi. Tevzi dediğimiz 15-20-50 değil 1-2 adet verilenler. 1-2 ilaçla biz eczanelerimizde nasıl hizmet verebiliriz? Bu ilaçların çoğu özellikle çocuk şurupları, antibiyotikler, diyabet, ağrı kesici, tansiyon, antidepresan, tüp, epilepsi ilaçları gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ciddi anlamda sıkıntı yaşanan ilaçlardır. 1100 kaleme yakın ilaçta sıkıntı mevcut. Bu da ¼’ten fazla demektir.”
TEİS Başkanı Nurten Saydan, sorunun bir an önce çözümünü talep ettiklerini belirterek, fiyat tartışmalarına yönelik değerlendirmede bulundu. Saydan “Biz ilacın fiyatının artması taraftarı değiliz, ilacın bulunmasını istiyoruz. İlaçta olan zam beğenilecek bir şey midir? Ülkemizde bir an önce yetkililerin ve sorumluların bu işe çare bulması gerekiyor. Tahmin ediyorum ocağın sonuna kadar bu sıkıntı devam edecek. İlaç yoku yaşamak istemiyoruz, eczanelerimizde ilaç bulunsun istiyoruz. İlacı olmayan eczaneler olmak istemiyoruz. Biz bu ilaç yokluğundan sorumlu değiliz, sorumluların da bunu neticelendirmesini, çözmesini istiyoruz. Sakın bize kızmasınlar. Elimizden geldiği kadar fedakarlıkla ilaçlarını vermek için çabalıyoruz. Biz de vatandaşımızla beraber aynı sıkıntıyı çekiyoruz. Lütfen yetkililer acilen çare bulsunlar” dedi.
TEB Başkanı Arman Üney: İlaç yoklukları ilaç krizine dönüşüyor, acil önlem alınmalı!
Türkiye içinde bazı ilaçlara erişim sorunun yaşanmasının ardından, TİTCK’nın ilaç ihracatını durdurma kararına yönelik bir soruya yanıt veren Ecz. Nurten Saydan, bu kararı olumlu ancak geç kalınmış olarak değerlendirdiklerini belirtti. Saydan, ülke ihtiyacının karşılanmasından sonra ihracata izin verilmesi gerektiğini kaydetti.
İlaca erişimde ciddi sorunlar çıkmasının, nöbetçi eczane sayısındaki azlıktan kaynaklandığı yönündeki açıklamalara da tepki gösteren Nurten Saydan, “Bizim bu fedakar çalışmamıza karşılık ilacın bulunmamasını nöbetçi eczane sayısının azlığına bağlayan sorumluları hayretle karşılıyoruz” dedi.
Ecza depolarının, nöbetçi eczanelere bile çocukların kullandığı bazı ilaçları günlük 1-2 adet gönderdiğini söyleyen Nurten Saydan, gece nöbetlerinde çocuk hastaların 100 dolayında olduğunu, bu nedenle şiddete varan sorunlar yaşadıklarını anlattı. Saydan, nöbetçi eczanelerdeki fiili duruma ilişkin olarak, “Hasta vatandaşlarımız bulamadıkları her 3 ilaçtan birisi için diğer nöbetçinin hasta kuyruğuna girmektedir. Bulunamayan ilaç o nöbetçi eczanede de bulunmadığı için hastalar diğer nöbetçiye gitmekte, bu fasit daire sabaha kadar sürmektedir” değerlendirmesinde bulundu.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?