Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Başkanı Ecz. Nurten Saydan, terapötik eşdeğerlilik uygulamasına karşı açtıkları davanın sonucunda, Danıştay’ın oybirliği ile yürütmeyi durdurma kararı verdiğini açıkladı. Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK), terapötik (tedavi edici) eşdeğerlilik uygulamasını hayata geçirdiğini, bunun sonucunda vatandaşın ödediği fiyat farkının daha da arttığını hatırlatan Ecz. Nurten Saydan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“SGK, etken maddesi farklı birçok ilacı aynı eşdeğer grubuymuş gibi değerlendirerek, Medula sisteminde tanesi en ucuz olandan hesap yapıp, ona göre ödeme yapıyor. SGK tarafından 26 Ekim 2021 tarih ve 31640 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’in ilgili maddelerinin yürütmesinin durdurularak iptali işlemi için eczacılık fakültelerimizin değerli ve bilimsel görüşlerini de alarak Sendikamızca Danıştay’da dava açtık. Danıştay 10. Dairesi, başvurumuzu uygun gördü ve oybirliğiyle yürütmenin durdurulmasına karar verdi. Ülkemizde eşdeğer ilaç uygulaması temelde aynı endikasyon için kullanılabilecek aynı etkin maddeyi içeren ürünlerin benzer dozaj formları, diğer bir deyişle farmasötik açıdan eşdeğer ilaç arasında fiyat karşılaştırması esasına dayanmaktadır.”
TEİS: İstanbul’da 5 milyon TL’Lik kanser ilacı çalındı ve yerine su konuldu
TEİS Başkanı Nurten Saydan, 2021 yılında SGK’nın bu uygulamayı aynı terapötik amaçla kullanılan, farklı eşdeğer gruplarını da içerecek şekilde genişleterek birbiri yerine ikame olacak şekilde genişlettiğine işaret ederek, “Örnek vermek gerekirse, yüksek tansiyon hastalarının kullandığı pahalı bir ilacı yine yüksek tansiyon hastalarının kullandığı ama farklı etken madde içeren daha ucuz bir ilaca göre fiyatlandırıyordu.
Bunun neticesinde hekimin tedavi hakkı kısıtlanmakla birlikte birbirine “eş” görünecek ilaçlardan SGK en düşük fiyatlı olan üzerinden ödeme yapacağından hastalardan alınan fark ücretinde de ciddi bir artış meydana geldiği gibi fark ödemeden ilacını almak isteyen hastanın bu hakkı da elinden alınmış oluyordu. Danıştay’ın kararı sonrası bu uygulamadan dolayı vatandaşımızın mağduriyeti azalmış olacaktır. Doğru tedaviye bir dolu fark ödemeden ulaşacaklar. Farklar çok artmıştı ve özellikle kronik gruptaki hastalar maddi olarak çok zorlanır olmuşlardı” dedi.
TEİS’ten Sağlık Bakanına Açık Mektup: Eczacılar olarak ilaç yokluklarıyla baş edemez hale geldik!
Sadece ekonomik kaygılar ve sağlık harcamalarında tasarruf düşüncesi ile yapılan düzenlemelerin toplum sağlığına ciddi tehdit oluşturduğunu vurgulayan Saydan, “Sonuçta sağlık sistemine güven sarsılır, tedavi protokollerinde yaşanacak kaosla birlikte hastaların tedavi olamaması sonucu sağlık sisteminin tekrar tekrar kullanılmasına neden olur, beklenenin aksine ekonomik yarardan çok da zarar sağlanır. Bu yüzden ilaçla ilgili düzenleme yapılırken hem devletin hem de vatandaşın hakkını ve sağlını korumakla görevli eczacılardan mutlaka görüş alınmalıdır” diye konuştu.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?