Yeni Geliştirilen MRI Yöntemi Solunum Hastalıklarının Tanı ve Takibini Değiştirebilir

28 Aralık 2024   |    1 Ocak 2025    |   Kategori: Güncel / Literatür, Solunum / Enfeksiyon Print

Newcastle Üniversitesi’nden araştırmacıların geliştirdiği yeni bir akciğer tarama yöntemi, solunum hastalıklarının tanı ve tedavisinde önemli avantajlar sağlayabilir. Bu yenilikçi yöntem sayesinde hastalık seyri ve tedavi süreçleri gerçek zamanlı olarak gözlemlenebilecek. Özel bir gaz kullanılarak yapılan bu tarama işlemi ile solunan havanın akciğerin hangi bölgelerine ulaştığı ve hangi noktalarda sorun olduğu çok detaylı şekilde incelenebiliyor. Uzmanlar, yeni tarama yönteminin akciğer nakli başta olmak üzere pek çok solunum hastalığının tanı ve tedavinde önemli avantajlar sağlayacağını belirtiyor.

Araştırma ekibi, bu yöntemde MRI taramalarında görünür hale gelen ve güvenle solunabilen perfloropropan adlı özel bir gaz kullanıyor. Gazın akciğer içindeki hareketini izleyerek, havanın akciğerlere ne kadar ulaştığını ve hangi bölgelerde sorun olduğunu tespit edebiliyorlar. Bu bilgiler, astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) ve akciğer nakli yapılan hastaların sorunlarını daha erken teşhis etme ve tedavi süreçlerini optimize etme fırsatı yaratıyor.

Yeni Çalışma: Akciğer Hastalıkları Sonrası Gelişen Mantar Enfeksiyonu Ölümcül Olabilir

Astım ve KOAH Hastalarındaki Bulgular

Ekip, ilk çalışmada astım ve KOAH hastalarını inceledi. Araştırmada, bronkodilatör salbutamol gibi yaygın kullanılan bir inhaler tedavisinin etkileri değerlendirildi. Sonuçlar, yeni tarama yönteminin akciğerlerde havalandırma sorunlarının miktarını ve yerini belirleyebildiğini gösterdi. Örneğin, astım hastalarında tedavi sonrası sorunlu bölgelerde %33, KOAH hastalarında ise %14 oranında iyileşme kaydedildi. Bu sonuçlar, yeni yöntemin klinik denemelerde akciğer hastalıkları tedavilerini değerlendirmek için değerli bir araç olduğunu ortaya koyuyor.

Akciğer Nakli Hastalarındaki Kullanımı

İkinci bir çalışmada, akciğer nakli yapılan ve kronik akciğer reddi (CLAD) yaşayan hastalar incelendi. Bu durum, bağışlanan akciğerlerin bağışıklık sistemi tarafından zarar görmesiyle ortaya çıkıyor. Tarama yöntemi, akciğerin merkezine ve çevresine ulaşan havanın hareketini izleyerek, bu hastalardaki problemleri erken tespit edebildi. Özellikle CLAD yaşayan hastalarda, hava akışında ciddi düzensizlikler ve dış bölgelere doğru azalan ventilasyon tespit edildi. Bu hassas ölçüm yeteneği, akciğer nakli hastalarında erken müdahaleyi mümkün kılabilir.

Gelecek Vaat Ediyor

Araştırma ekibinden Prof. Andrew Fisher, bu yeni tarama yönteminin nakil sonrası akciğerlerde oluşabilecek sorunları geleneksel yöntemlerden daha önce tespit edebileceğini belirtti. Bu sayede tedavilerin daha erken başlatılarak nakledilen akciğerlerin korunmasının mümkün olabileceğini vurguladı. Yeni tarama yöntemi, yalnızca nakil hastalarında değil, aynı zamanda astım ve KOAH gibi yaygın solunum yolu hastalıklarının tedavisinde de büyük bir potansiyele sahip.

Astım ve KOAH Tedavisinde 50 Yıl Sonra Çığır Açan İlk Etkili Tedavi Seçeneği

Araştırmanın Özeti

Yeni bir akciğer tarama yöntemi, solunum hastalıklarının tanı ve tedavisinde çığır açıcı bir adım olarak değerlendiriliyor. İngiltere Newcastle Üniversitesi’nden araştırmacılar, astım, KOAH ve akciğer nakli yapılan hastalarda bu yöntemi kullanarak, akciğer fonksiyonlarını gerçek zamanlı olarak değerlendirebiliyor. Perfloropropan adlı özel bir gazın kullanıldığı tarama, havanın akciğerde nasıl hareket ettiğini ve hangi bölgelerin iyi havalandırıldığını gösteriyor. Yöntem, tedavi sırasında akciğerlerin hangi bölgelerinin iyileştiğini tespit ederek tedavi etkinliğinin hızlı bir şekilde değerlendirilmesini sağlıyor. Araştırmacılar, bu yöntemin nakil sonrası ortaya çıkabilecek kronik akciğer reddi gibi durumların erken tespit edilmesinde de etkili olduğunu belirtiyor. Yapılan çalışmalarda, bu tarama sayesinde akciğer fonksiyonlarındaki bozulmalar, klasik yöntemlere kıyasla daha erken aşamalarda tespit edilebildi. Bu durum, hastalara daha erken müdahale edilmesini ve tedavi başarı oranlarının artırılmasını mümkün kılıyor. Araştırma sonuçları, yöntemin gelecekte hem klinik uygulamalarda hem de solunum hastalıklarına yönelik yeni tedavi geliştirme çalışmalarında kullanılabileceğini gösteriyor.

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla