Şarbon, (antraks) toprakta bulunan bir bakterinin neden olduğu ve otçul hayvanlardan insana bulaşan ciddi bir hastalıktır. Daha çok sığır, koyun ve keçi gibi hayvanları etkiler. Ancak hasta hayvanlara ve ürünlerine temas eden insanlara da bulaşır. Kısa süre içinde tedavi edilmez ise ölümcül olabilir. Hastalığın insanlardaki seyri şarbon mikrobunun vücuda nasıl girdiğine bağlı olarak değişir. Şarbon deri, akciğerler veya sindirim sistemi yoluyla bulaşabilir. Belirtileri hastalığın bulaşma şekline göre değişir; cilt yaraları ve kara çıban, kusma veya şok görülebilir. Şarbonu önleyen aşı vardır. Ama yüksek risk grubunda olan kişilere yapılır. Şarbon bakterisi biyolojik silah olarak kullanılabilmektedir. Şarbona neden olan Bacillus antracis bakterisi çok dayanıklı ve dezenfektanlara dirençlidir. Hastalığa, hasta hayvan ile temas, hastalıklı etleri yemek ya da şarbon sporlarını solumak neden olur. Deri şarbonuna halk arasında kara çıban da denilir. Şarbonlu etlerin yenilmesi ile bağırsak şarbonu oluşur; ölüm oranı yüksektir.
İçindekiler
Şarbon, bacillus anthracis olarak bilinen gram-pozitif, bakterilerin neden olduğu ölümcül bir enfeksiyon hastalığıdır. Bakteriler toprakta doğal olarak bulunur ve özellikle inek, koyun gibi otçul hayvanları etkiler. Şarbon bakterisi insanlara enfekte hayvanlar veya onların ürünleri (et, süt vb) ile temas sonucunda bulaşır. Şarbon bakterisi çok dayanıklıdır, 140 °C gibi yüksek sıcaklıkta bile 30 dakika bekledikten sonra ölür. Toprak ve suda 60 yıl canlı kalabilir.
Nadir görülen bir hastalıktır ama tedavi edilemez ise ölümcül olabilir. Şarbonun ilk aşısı 1881 yılında Pasteur tarafından üretilmiştir.
Biyolojik silah yapımında en çok kullanılan bakterilerden biridir ve solunum yoluyla alındığında hızla ölüme yol açar. Yaygın olarak Güney Amerika, Afrika ve Asya’daki tarım alanlarında görülür. Türkiye’de de kontrolsüz hayvan ithali nedeniyle görülmektedir.
Şarbon insandan insana soğuk algınlığı veya grip gibi bulaşmaz, deriden temas ile bulaşabilir. Şarbon hastalığına neden olan bacillus anthracis oksijenli solunum yapan, hareketsiz ve sporla çoğalan bir bakteri cinsidir. Sporlar dış ortamlara, kuruluğa, soğuğa ve ultraviyole ışınlarına ve kimyasal dezenfektanlara oldukça dayanıklıdır.
İnsanlara genellikle hasta hayvanlar ve onların ürünlerine dokunarak, soluyarak ve sindirerek dolaylı veya doğrudan temas yoluyla bulaşabilir. Vücuda girdiğinde girdiğinde kısa süre sonra aktive olarak çoğalarak ağır hastalığa neden olur.
Ciltte kesik veya açık yaralara sahip insanlar enfekte hayvanlara temas ettiğinde gelişir. En yaygın görülen şarbon şeklidir ve en az tehlikeli olandır. Özellikle el, kol, yüz ve boyun gibi açıkta kalan bölgelerde sık görülür. Bakterinin deri içinde depolanmasıyla ciltte kabarcık oluşumu arasında geçen süre genellikle 2-3 gündür.
Kabarcık ilk aşamada böcek ısırığına benzer ve kaşıntı yapar. Bakterinin aktifleşmesi ile toksin üretimi başlar. Üretim sonucunda kabarcıkların etrafında ödem oluşur. Kabarcık genişleyerek ortasından çöker ve sıvı ile dolar. Daha sonra kuruyarak kara çıban görünümü alır.
Özellikle yüz ve göz kapağındaki skarlar için cerrahi işlem gerekebilir. Ciddi hastalıkta lezyon özellikle göz çevresi, yüz, boyun ve göğüs üst bölümünde ise aşırı ödem ile seyredebilir. Bu durum malign (kötü huylu) ödem olarak adlandırılır.
Halk arasında kara çıban olarak bilinen deri şarbonu bazen solunumu etkileyecek kadar ciddi olabilir. Hastaların yalnızca %50’sinde ateş, halsizlik ve lökositoz bulunur. Tedavi edilmeyen deri şarbonunda ölüm oranı %10-20 civarındadır.
Nadiren görülür ama şarbonun en ölümcül şeklidir. Bakteriler nefes yoluyla bulaşır ve akciğere yerleşir. Hastalığın bu formu kontamine kıl, yün ve diğer hayvan ürünleri ile ilişkili endüstriyel hastalık şeklinde oluşur ya da bioterörizm ile ilişkili olabilir. Enfeksiyon genellikle bakteriye maruz kalındıktan bir hafta sonra gelişir, ancak 2 aya kadar sürebilir. Erken fark edilip tedavi edilmezse hastalığın ilerleyen aşamalarında hasta komaya girerek ölür.
Şarbonlu hasta hayvanların ürünleri yenildiğinde ya da içildiğinde sindirim sistemindeki mukoza tabakasında şarbon lezyonları oluşur. Bakteriler ağızdan bağırsağa kadar herhangi bir bölgede tahribata yol açsa da genellikle ağız-yutak boşluğunda ve bağırsaklarda daha etkindir. Kanama ve asite neden olabilir.
Cüzzam (Lepra) nedir? Nasıl bulaşır? Belirtileri ve tedavisi
Erken dönemde; bulantı ve kusma, iştahsızlık, asteni, hafif diyare ve ateş gibi belirtileri olabilir. Bu nedenle erken dönemde tanı güçtür. Enfeksiyon genellikle mikroplu gıdaların tüketilmesinden 1-7 gün sonra gelişir. Erken teşhis edilmezse ölümcül olabilir.
Deri, akciğer veya bağırsaktaki bakteriyel enfeksiyon ilerleyip beyine sıçradığında görülür. Hastalığın ciddi ve nadir görülen bir şeklidir.
Lenf bezi şişmesi neden olur? Nasıl geçer? Belirtileri ve tedavisi
Ebola nedir, nasıl bulaşır? Ebolanın belirtileri ve tedavisi
Son zamanlara kadar penisilin şarbon tedavisinde seçkin ilaç olarak önerilirdi. Ancak günümüzde penisilin genellikle doğal olarak oluşan şarbon olgularında tercih edilse de, penisiline dirençli türlerin yaygınlaşması nedeniyle artık ilk tercih değildir. İlaç seçimi yapılmadan önce mutlaka antibiyotik duyarlılık testi sonuçlarına bakılarak karar verilmelidir.
Hastalığın tüm formlarının başlangıç ampirik tedavisinde siprofloksasilin veya doksisiklin önerilmektedir. İnhalasyonel anthrax’ın son olguları siprofloksasilin + rifampisin + klindamisin kombinasyonu ile başarı ile tedavi edilmiştir. Klindamisin toksin üretimini azaltması nedeniyle kombine tedavi de yer alması uygun olacaktır.
Penisilin nedir? Ne için kullanılır? Yan etkileri ve alerjisi
Antibiyotikler: Her türlü şarbon enfeksiyonu, damar içi antibiyotikler (damardan verilen ilaç) dahil olmak üzere antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Penisilin tedavide seçilecek ilk antibiyotiktir. Bir kişide şarbon belirtileri varsa tam iyileşme şansına sahip olmak için mümkün olduğunca çabuk tıbbi bakım alması gerekir.
Frengi nedir? Sifiliz hastalığı nasıl bulaşır? Belirtileri ve tedavisi
Antitoksin: Vücutta şarbon toksinleri salındıktan sonra olası bir tedavi antitoksindir. Antitoksinler vücuttaki antraks toksinlerini hedef alır. Doktorlar antitoksini diğer tedavi seçenekleriyle birlikte kullanırlar. Bu ilaçlar hala deneysel olarak kabul edilmektedir. Bu tedaviler ancak erken teşhis söz konusu ise etkilidir, hastalık ilerlediği takdirde hasta yoğun bakım ünitelerinin olduğu hastanelere yatırılır.
Şarbon aşısı canlı bakteriler içermez ve enfeksiyona yol açmaz. Hem cilt hem de akciğer şarbonuna karşı koruma sağlamaktadır. Ancak genel bir şarbon aşısı uygulaması yoktur. Aşı daha çok enfekte olan hayvanlar ile el teması olanlara, belirli laboratuar çalışanlarına ve bazı askeri personele önerilir. Ayrıca şarbon hastalığı geçirenlere de şarbon aşısı yapılabilir. Altı ayda bir yapılan üç aşı etkili bir koruma sağlar. Aşı alerjik reaksiyon yapabilir.
Şarbon bakterisi bazı durumlarda sığırın vücudunda hızla gelişip ölümle sonuçlanabilir. Böyle durumlarda hayvanda sendelenme, solunum güçlüğü, ayakta duramama, titreme, halsizlik, titreme ve yere düşerek kısa sürede ölüm gözlenir. Ölümden önce ve sonra burun ve anüsten kanlı bir akıntı gelir. Sığırın direnci yüksekse vücut ısısı artar ve hayvan 3-4 gün içersinde ölür. Gözlenen diğer belirtiler ise sinirlilik, huzursuzluk, iştahsızlık, kabızlığın ardından kanlı ishal ve idrardır. Ölüm sertliği tam değildir ya da hiç yoktur.
Şarbon nedeniyle ölmüş olan yada hasta olduğu halde kesilip satılan hayvanların etlerinde bazı farklılıklar vardır. Şarbonlu hayvanların etlerinde çok çabuk bir kokuşma görülür. Şarbonlu etlerin çeşitli yerlerinde ödemler ve kabarmalar görülebilir.
Hayvanın derisi yüzüldüğünde deri altı damarları çok dolgundur, kesilen damarlardan siyah kan gelir. Şarbonlu hayvanın kanı çok koyu renktedir ve pıhtılaşmaz. Ancak hava ile temasta bir süre sonra rengi kızarır ve pıhtılaşmaya başlar. Karaciğer, böbrekler ve dalakta ciddi oranda şişme ve büyüme vardır. Şarbonlu etin kesilen yüzü koyu renktedir, içinden katran gibi bir kan sızar. Şarbonlu hayvanların etlerinin ve süt gibi ürünlerinin satılması kesinlikle yasaktır. Hasta hayvanlara dokunmak ya da şarbonlu et yemek çok tehlikelidir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?