Safra kesesi, karnın sol tarafında yer alan önemli bir organdır. Safra kesesi ağrısı; safra taşı, safra kesesi iltihabı, pankreas iltihabı ve safra yolları iltihabı nedeniyle gelişebilir. Safra kesesi ağrısı, kimi zaman çok şiddetli olabilir; sırta doğru veya karın bölgesine doğru yayılabilir. Araştırmalar, kadınların safra kesesi rahatsızlıkları yaşama olasılığının erkeklere oranla iki kat daha fazla olabileceğini göstermektedir. Tedavi, hastalığın nedenine göre değişir.
İçindekiler
Safra kesesi, karaciğerin hemen altında bulunan armut biçimli küçük bir kesedir ve karaciğer tarafından üretilen safrayı saklar. Safra, karaciğerin yağlı besinleri sindirmesine yardımcı olan bir sıvıdır. Mide ve bağırsaklarımız yiyecekleri sindirirken safra kesesi, kendisini safra kanalı adı verilen bir tüple arındırır. Kanal, safra kesesi ve karaciğeri ince bağırsağa bağlar.
Yemeklerden önce, safra kesesi sönmüş bir balon gibi boş ve düzdür. Yemek sonrası küçük bir armut büyüklüğünde safrayla dolabilir. Safra kanallarından biri, çamur veya safra taşı ile tıkanırsa veya iltihaplanırsa ağrı yaşanabilir.
Safra taşlarından veya çamurundan bir kanalın tıkanması sonucu oluşan ağrılı bir hastalıktır. Komplike olmayan safra taşı hastalığı olarak da adlandırılır. Ağrı genellikle ani olur ve üst karında, genellikle kaburgaların sağ tarafında, aynı zamanda merkezde hızla yükselir ve sağ omuz kanadına yayılabilir. Her an, gece-gündüz olabilir ve ağrı atakları yaklaşık 1-5 saat sürer; ancak ağrı süresi birkaç dakikadır.
Ağrıya, bulantı, kusma ve ateş eşlik edebilir, ağrı hafifleyerek gün boyu devam edebilir. Ağrı atakları veya bir ağrı arasında haftalar ve aylar olabilir. Kalp krizi geçiriliyor hissi verecek ağrı atakları yaşanabilir. Ağrı, yeni ve diğer ağrılardan farklıysa muhakkak hekime danışılmalıdır. Yağlı yiyecekler yemek bazen bir atağı tetikleyebilir.
Safra kesesi dokusunun iltihaplanmasıdır. Akut kolesistit genellikle safra taşlarından kaynaklanır. Ama aynı zamanda tümörler veya diğer başka hastalıkların sonucu olabilir. Ağrı ağır ve sabittir ve safra taşı ağrısına göre daha uzun sürer. Sağ karın bölgesinde ortaya çıkar ve sağ omuza yayılabilir. Ağrı hareketle ve öksürükle daha kötüleşebilir. Bulantı, kusma, ateş, titreme ve şişkinlikle ağrı karın bölgesine yayılabilir.
Birkaç akut kolesistit atağından sonra safra kesesi küçülüp, safra saklama ve serbest bırakma yeteneğini kaybedebilir. Karın ağrısı, bulantı ve kusma görülebilir. kronik kolesistit genellikle cerrahi ile tedavi edilir.
Akalkülöz kolesistit yine safra kesesinin iltihabıdır fakat bu sefer hastalığın safra taşıyla bir ilgisi yoktur. Şiddetli bir fiziksel travma, kalp ameliyatı ya da önemli bakteriyel veya viral hastalıklar gibi ciddi rahatsızlıklar bir atağı tetikleyebilir. Belirtiler safra taşı ile akut kolesistite benzer.
Çoklu koledok hastalığında safra kesesinin boynunda veya safra kanallarında safra taşı oluşur ve safra dışarı çıkamaz. Bu durum safra kesesinin iltihaplanmasına veya şişmesine yol açabilir. Üst karnın ortasında şiddetli bir ağrı ile kendini gösteren hastalık ayrıca ateş, titreme, mide bulantısı, kusma, sarılık ve kil rengi dışkı gibi belirtilerle teşhis edilebilir.
Safra kesesinin normalden daha az çalışması durumunda diskinezi oluşur. Bu durum devam eden safra kesesi iltihabı ile ilişkili olabilir. Semptomlar yemek sonrası üst karın ağrısı, mide bulantısı, şişkinlik ve hazımsızlıktır. Yağlı beslenmek semptomları tetikleyebilir. Safra kesesinde biliyer diskinezi varsa genellikle safra taşı yoktur.
Bu durumun teşhisine yardımcı olmak için doktorunuzun HIDA taraması denen bir testi önerebilir. Bu test safra kesesinin işlevini ölçer.
Safra kanallarının enfeksiyonudur. Başlangıçta sağ üst karın ağrısına ateş ve titreme, kaşıntı ve sarılık (göz ve deride sararma) eşlik edebilir ve tüm karın bölgesine yayılabilir. Bu durum acil tıbbi tedaviye ihtiyaç duyar.
Özellikle sekiz saatten fazla süren karın ağrısı gelişir, ağrının şiddetinden bir rahatlama pozisyonu bulunamazsa, yüksek ateş ya da üşüme eşlik ederse ve deri ile gözlerde sarılık varsa kesinlikle vakit geçirmeden doktora gidilmeli, duruma göre hastanelerin acil servisine başvurulmalıdır.
Safra kesesi kanseri nadirdir. Erken evredeyken teşhis edildiğinde tedavi şansı çok yüksektir. Ancak teşhis edilmesi zordur, çünkü semptomları belirgin değildir. Bu yüzden safra kesesinin nispeten gizli yapısı, kanserin saptanmadan büyümesini kolaylaştırır. Safra kesesi kanseri genellikle özellikle karnın sağ üst kısmında ağrı, karında şişkinlik, ateş, kilo kaybı, mide bulantısı ve ciltte ve göz akında sarılık ile kendini gösterir.
Özellikle safra kesesi taşları için iyi bir tekniktir ve safra kesesi duvarını kontrol eder.
HIDA taramasında, koldaki bir damardan radyoaktif kimyasal veya izleyici enjekte edilir. İzleyici, karaciğer safra üretirken onu izler. Özel bir nükleer tıbbi tarama aleti (kamera), izleyicinin karaciğerden safra kesesine ve sonrasında ince bağırsağa gidiş sürecini takip eder. Bu yöntemin birkaç yan etkisi vardır. Bunlar; tarama için kullanılan, radyoaktif izleyicilere karşı alerjik reaksiyon, enjeksiyon bölgesinde morarma ve kaşıntıdır. Hamile ihtimali olan kadınlar ya da emziren anneler bu durumlarını doktora bildirmelidir.
Sintigrafi nedir, ne işe yarar? Nasıl çekilir, zararları nelerdir?
HIDA taraması gibi nükleer tıp testleri çoğunlukla fetüse zarar verme potansiyeli olduğu için hamile kadınlarda uygulanmaz.
Safra ve pankreas yollarında oluşabilecek taş, tıkanıklık, darlık, tümör ve safra çamuru tanısının konulmasında büyük rol oynar. Bu anjiyo yöntemi sadece girişimsel tanı konulması için kullanılan bir yöntemdir. Kan dolaşımına boya enjekte edilir, bu da safra kesesi ve kanallarına odaklanıp sorunun röntgen çekiminde ortaya çıkmasını sağlar.
Röntgen nedir, nasıl çekilir? Radyografik muayene ve zararları
Safra ve pankreas yollarında herhangi bir sağlık sorunu saptanırsa ERCP yöntemiyle tedavi süreci başlatılır. ERCP özellikle safra yollarına düşen taş durumlarında en güvenli yöntem ve safra yollarına yapılacak müdahalelerde ilk seçenek kabul edilir.
Ağız yoluyla mideden ince bağırsağa yerleştirilen esnek bir tüp kullanılır ve bu tüp aracılığıyla safra sistemi kanallarına boya enjekte edilir. Görüntüleme işlemine girilmeden önce alerjik reaksiyon söz konusuysa doktor bilgilendirilmelidir. ERCP genelde güvenli olsa da bazı yan etkileri mevcuttur.
Bunların en önemlisi pankreas bezinin iltihaplanması, elektriksel kesi esnasında ortaya çıkan kanama ve bağırsak delinmesidir. Genelde bu yan etkiler endoskopik müdahaleyle giderilse de cerrahi müdahale gerekebilir ve hastanede yatarak tedavi uygulanabilir. Ayrıca zerk edilen boyadan dolayı alerjik reaksiyonlar veya böbreklerde sağlık sorunlarıyla karşılaşılabilir; boyanın kullanılmadığı durumda herhangi bir yan etkiyle karşılaşma olasılığı çok düşüktür.
Esnek bir tüpün ucundaki küçük bir ultrason probu ağız yoluyla bağırsaklara sokulur. Bu yöntem, safra kanal taşı ve safra taşı pankreatitin teşhis edilmesine yardımcı olabilir. Endoskopik ultrason klasik endoskopiden farklı değildir. Benzer yan etkiler görülür. Bu işlem normal endoskopiden daha uzun sürebileceğinden (yaklaşık 30 dk.) işlem esnasında olanların hissedilmemesi için hastaya uyku verici ve ağrı kesici ilaçlar verilir.
Bu ilaçların etkisi işlem sonrası devam edebileceğinden yanında hastaya eşlik edecek birinin bulunması uygun olur. İşlem öncesinde eğer varsa düzenli kullanılan ilaçlar ve mevcut rahatsızlıklar ile ilgili doktorun mutlaka bilgilendirilmesi gerekir.
Teşhis yöntemi kullanılırken nadir de olsa kanama ve delinme gibi ciddi komplikasyonlar ve kullanılan ilaçlara bağlı yan etkiler görülebilir. Bu işlem için hastaneye ayakta gelen hastalar genellikle işlem sonrasında birkaç saat izlendikten sonra evlerine gönderilirler ve başka bir sorun çıkmadığı takdirde ertesi gün normal hayatlarına dönebilirler.
Batın bölgesindeki diğer sorunları tespit etmek için kullanılsa da, X-ışınları genelde safra kesesi hastalığını teşhis edemez, ancak safra taşlarını tespit edebilir.
Safra kesesi sorunları nadiren ölümcüldür ve tedavi edildiği taktirde sorunların kötüleşmesi kolaylıkla önlenebilir.
Safra kesesini çıkarmak için cerrahi müdahale genellikle ağrılı safra taşlarında veya safra kesesi kanserinde kullanılan bir tedavi yöntemidir. Safra kesesi çıkarmanın iki temel yöntemi vardır:
Laparoskopik (anahtar deliği) kolesistektomi: Karın bölgesine birkaç küçük kesik atılır ve safra kesesine erişip kaldırmak için ince cerrahi aletler kullanılır. Anahtar deliği ameliyatının etkisi uzun sürmez. Çoğu hasta aynı gün ya da ertesi sabah hastaneden ayrılabilir ve büyük olasılıkla normal aktivitelerin çoğuna iki haftada geri dönebilir.
Açık Ameliyat: Safra kesesine erişmek ve kaldırmak için karın bölgesine tek ve daha büyük bir kesi açılır. Açık ameliyattan sonra vücudun toparlanması daha uzun sürer. Üç-beş gün hastanede kalmak gerekebilir ve normale dönmek altı-sekiz hafta sürebilir. Her iki teknik genel anestezi altında gerçekleştirilir ve herhangi bir acı hissedilmez.
Safra kesesi çıkarma cerrahisi güvenli bir işlem olarak kabul edilir ancak yara enfeksiyonu, karın içine safra sızıntısı, safra taşıyan kanallarda hasar oluşumu ya da kan pıhtılaşması gibi bazı komplikasyonlar oluşabilir.
Safra kesesi iltihabının öncelikle ağrı kesici ilaçlarla tedavi edilir. Ağrı genellikle şiddetli olduğundan reçeteli ilaçlar kullanmak gerekebilir. Doktorunuz ilaçları kodein veya hidrokodon ile birlikte reçete edebilir. Hatta bazı durumlarda morfin gibi daha güçlü ağrı kesiciler kullanılabilir. İbuprofen ve naproksen gibi reçetesiz ilaçlar, sıklıkla bulantı ve kusmaya sebep olabilecekleri için çok tercih edilmez.
Ani ve şiddetli karın ağrısı safra taşı ve safra yolu hastalığı belirtisi olabilir
Ayrıca akut kolesistit gibi durumlarda enfeksiyon söz konusu olabilir. Antibiyotikler tipik olarak kolesistiti tedavi etmese de enfeksiyon yayılımını önleyebilirler. Deriden safra kesesine bir iğne sokulup safra taşlarını eriten kimyasal maddelerin enjekte edildiği bir tedavi de vardır fakat bu yöntem nadiren kullanılır.
Safra kesesi kanserinde ameliyat sonrası kanserin geri dönmesini önlemek için kemoterapi ve radyoterapi kullanılabilir.
Cerrahi müdahaleye uygun olmayan hastalarda safra taşları sorunu için ağız yoluyla alınan bir seçenektir. Bu ilaç, küçük kolesterol safra taşlarının çözünmesine ve semptomların azaltılmasına yardımcı olabilir. Başka bir oral çözüm, Chenix’dir.
Yüksek enerjili şok dalgaları, karın duvarından geçen bir makineden safra taşlarını parçalayarak yansıtılır. Bu yöntem, sadece birkaç küçük safra taşı varsa etkilidir.
Safra taşlarının yüzde 80’i kolesterolden, diğer yüzde 20’si kalsiyum tuzları ve bilirubinden yapılmıştır. Tam olarak bilinemese de safra taşlarının oluşumunda bir kaç faktör vardır. Safranızda çok fazla kolesterol olabilir. Eğer karaciğeriniz safranızın çözebileceğinden daha fazla kolesterol üretiyorsa safra kesenizde sarı kolesterol taşlarından oluşabilir. Vücudunuzda çözünemeyen bilirubin adı verilen fazla miktarda pigment bulunabilir. Bilirubin karaciğerinizin eski kırmızı kan hücrelerini yok ettiği zaman üretilen bir kimyasaldır. Karaciğer hasarı ve bazı kan bozuklukları gibi durumlar karaciğerinizin daha fazla bilirubin üretmesine neden olur.
Pigment ise safra kesesi fazla bilirubini parçalayamadığında oluşur. Bu sert taşlar genellikle koyu kahverengi veya siyahtır. Safra kesesi tamamen veya gerektiği kadar boş olmayabilir. Safra kesesinin sağlıklı olması ve düzgün çalışması için safrayı boşaltması gerekir. Safra içeriğini boşaltamazsa safra aşırı yoğunlaşır ve bu da taşların oluşmasına neden olur.
Endişelenecek bir şey yok. Safra kesesinin yokluğu vücuda olumsuz tesir etmez. Gayet normal bir hayat sürdürülebilirsiniz. Karaciğer yiyecekleri sindirmek için safra üretmeye devam eder ancak safra kesesinde depolamak yerine sindirim sistemine devamlı damlatır. Ameliyat öncesi özel bir diyet tavsiye edilse de sonrasında devam etmeye gerek yoktur. Genellikle sağlıklı ve dengeli bir diyet hedeflenmelidir. Bazı hastalar ameliyat sonrası şişkinlik veya ishal gibi sorunlar yaşayabilir ve bu ortalama birkaç hafta sürer.
Yapılan araştırmalarda deve dikeni ekstresi‘nin (günde iki kez 150 miligram) antioksidan özellikleri sayesinde safra akışını artırdığı ve karaciğer ve safra kesesinin temizlenmesine yardımcı olduğu gösterilmiştir.
Karahindiba çayı neye iyi gelir? Karahindibanın faydaları ve zararları
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?