Karaciğer kanserinde yeni bir tedavi seçeneği: Radyoembolizasyon

14 Kasım 2011 | 7 Haziran 2021 | Kategori: Onkoloji Print

162 Paylaşım

Radyoembolizasyon tedavisi karaciğer kanserinde sağkalımı artırıyor

Amerikan Karaciğer Hastalıkları Çalışma Birliği’nin yayını organı olan Hepatology dergisinde yayınlanan bir çalışmada, 90Y-resin mikrosfer radyoembolizasyon ile hepatoselüler karsinom (HCC) hastalarının sağkalım süresinin uzatılabileceği gösterildi. Avrupa’da çeşitli merkezlerde yürütülen çalışma, bu işlem sayesinde, tümörler farklı evrelerde olsa bile, ilerlemiş karaciğer kanseri olan ve tedavi seçeneği sınırlı olan hastalar dahil, tüm hastaların sağkalımının iyileştirilebileceği saptandı.

8 merkezde 325 HCC hastasının katıldığı çalışmada, araştırmacılar karaciğere yönelik bir tedavi olan radyoembolizasyonun sağkalım üzerindeki yararlı etkilerini araştırdı. Eylül 2003-Aralık 2009 tarihleri arasında, hastaların birçoğuna tek mikrosfer uygulanırken, %6’sına iki; %0.9’una üç seans tedavi uygulandı. Uygulanan tedavilerin medyan aktivitesi 1.6 GBq olarak belirlendi. Hastaların yaklaşık %45’ine tam karaciğer ve %39’una sağ lob infüzyonu yapıldı. Çalışmaya katılan HCC hastalarının %83’ünde Child-Pugh sınıf A; %792unda altta yatan siroz mevcuttu. %88’inin ise, Doğu Onkoloji İşbirliği Grubu (ECOG) performans statüsü iyi durumdaydı. HCC’nin şiddetini belirlemek ve karaciğer fonksiyonunu değerlendirmek için, araştırmacılar Barselona Klinik Karaciğer Kanseri (BCLC) evreleme sistemini kullandı. Bu sisteme göre, hastaların yarıdan fazlasında hastalık ileri (BCLC C); çeyreğinde ise orta (BCLC B) evredeydi.

Çalışma bulguları, radyoembolizasyon yapılan hastaların medyan genel sağkalımının 13 aya yaklaştığını ortaya çıkardı. Sağkalım oranları, BCLC sınıfına göre değişiyordu. Bununla birlikte, hastalığı ilerlememiş ve karaciğer tutulumlu (BCLC A) kişilerin sağkalım süresi 24 ay; hastalığı BCLC B evresinde olanların 17 ay ve BCLC C evresinde olanların 10 aydı. Prognozu etkileyen en önemli faktör ECOG performans statüsü, tümör yükü, koagülasyon test skoru (>1.2 INR) ve karaciğer dışında başka bir organı tutan hastalıktı. Araştırmacılar, radyoembolizasyon ile en sık görülen advers olayların yorgunluk, bulantı, kusma ve abdominal ağrı olduğunu gözlemledi. Yüksek riskli hastalarda tüm nedenlere bağlı mortalite oranı %0.6; 30 ve 90. günde %7 civarındaydı. İspanya Clinica Universitaria de Navarra öğretim üyesi Dr. Bruno Sangro, çalışma bulgularının birkaç tedavi seçeneği olan ve hastalığı ilerlemiş olan kişilerde bile radyoembolizasyonun sağkalım açısından güçlü yararlı etkileri olduğunu ve bu hasta popülasyonunda daha fazla çalışma yapılması gerektiğini belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, 2008 yılında dünyadaki ölümlerin 700.000’i HCC ile ilişkiliydi. Bu hastaların %80’inden fazlasında hastalığın nedeni hepatit B ve C enfeksiyonlarıydı. Yapılan çalışmalar, ABD gibi gelişmiş ülkeler de dahil, karaciğer kanseri insidansının tüm dünyada yüksek olduğunu ve hastalığın en çok gençleri hedef aldığını göstermektedir. Dr. Bruno Sangro, hepatoloji uzmanlarının, tümörün ilerlemiş olup olmadığını veya sirozun yaşamı tehdit eden boyutlara ulaşıp ulaşmadığını göz önünde bulundurarak, hastanın altta yatan hastalığına ve tümörün evresine göre tedavi verdiğini belirtti. Dr. Sangro, karaciğer hastalığı olan, ancak cerrahi veya transplantasyona uygun olmayan hastalara, tümör yükünü azaltacak, semptomları rahatlatacak ve sağkalımı artıracak karaciğere yönelik tedaviler verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

KAYNAK: Survival after Yttrium-90 resin microsphere radioembolization of hepatocellular carcinoma across barcelona clinic liver cancer stages: A European evaluation. Bruno Sangro, Francesco Fiore, Mark Van Buskirk, Giuseppe Maria Ettorre, Rita Salvatori, Ralf Thorsten Hoffmann, Francesco Izzo, Carlo Urigo, Alberta Cappelli, Alessandro Vit, Hojjat Ahmadzadehfar, Tobias Franz Jakobs, Secondo Lastoria. Hepatology, 2011; DOI: 10.1002/hep.24451

Makalenin tam metnine aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.