Psikodrama sözcüğü, “pysche” ve “drama” dan oluşur. Ruh dünyasının eyleme dökülmesi anlamına gelir. Psikodrama sahnesinde rüyalar, geçmişte yaşantılar, gelecekle ilgili hayaller, ilişkiler, günlük yaşantılar, korkular gibi aklınıza her ne gelirse çalışılabilir. Psikodramada işlenen konu ve sorunlar geçmiş, şimdi ve gelecekle ilgili olabilirler. Çocukların duygusal ve davranış sorunları, ergenlerin bu döneme özgü yaşadıkları ruhsal sorunlar ve yetişkinlerin aile, iş ve ruhsal dünyalarıyla ilgili sorunları psikodramada ele alınabilir. Psikodramaya kendini geliştirmek isteyen, psikolojik tarihi ile karşılaşmak isteyen, sorunlarıyla baş etmekte zorlanan herkes ve her yaştan kişi katılabilir.
İçindekiler
Psikodrama sözcüğü, “pysche” ve “drama” dan oluşur. Kelime olarak da ruh dünyamızın eylemle anlatım bulması anlamına gelir. Psikodrama tiyatro tekniklerini ruh sağlığı ile birleştiren doğaçlama ve yaratıcılık üzerine kurulu bir psikoterapi yöntemi olarak da tanımlanabilir. Ayrıca insanın dramatik canlandırmalar yoluyla kendisini tanıyabileceği, geliştirebileceği, şimdi ve burada ilkesiyle anı yaşayabileceği, spontanlığıyla yaratıcı eylemde bulunabileceği bir yöntemdir.
Kişi yaşantısını sahnede ortaya koyduğu zaman, ruhsal yaşamını belli bir biçim ve tavır içinde somutlaştırmakta, dışa aktarmaktadır. Yaşantının grup tarafından yeniden sahnelenmesi ile kişinin ruhsal dünyası iyileşir. Toplumsal boyutu olan konularda geniş gruplarla yapılan çalışmalar, “Sosyodrama” olarak adlandırılır.
Borderline kişilik bozukluğu nedir, neden olur? Belirtileri ve tedavisi
Psikodrama grupları ortalama 12 kişiden oluşur. Genellikle sonradan üye katılımının olmadığı kapalı grup uygulaması şeklinde yapılmaktadır. Bir oturum yaklaşık 2,5 saattir. Haftada bir olmak üzere toplam 12 oturum olarak düzenlenir.
Psikodrama sahnesinde rüyalar, geçmişte yaşantılar, gelecekle ilgili hayaller, ilişkiler, günlük yaşantılar, korkular gibi aklınıza her ne gelirse çalışılabilir. Psikodramada işlenen konu ve sorunlar geçmiş, şimdi ve gelecekle ilgili olabilirler. Herkesin hikayesine sahnede bir yer vardır ve ilgilenen herkes katılabilir. Süreç, oyunculuk gibi herhangi bir profesyonel beceri gerektirmemektedir.
Oturumlar ısınma ile başlar. Çeşitli dramatik oyunlar başlatıcı olarak kullanılabilir. Ardından grubun ihtiyacı doğrultusunda ya da öne çıkan bir grup üyesinin (Protagonist) ihtiyacıyla içsel yaşantının canlandırıldığı oyun/eylem olarak tanımlanabilecek süreç ile devam edilir ve son olarak da yaşantının ve deneyimin paylaşıldığı aşama ile oturumlar sonlandırılır.
Anksiyete nedir? Kaygı neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri
Çocuk, ergen ve yetişkin olarak düşünürsek herkes psikodramadan fayda görebilir. Çocukların duygusal ve davranış sorunları, ergenlerin bu döneme özgü yaşadıkları ruhsal sorunlar ve yetişkinlerin aile, iş ve ruhsal dünyalarıyla ilgili sorunları psikodramada ele alınabilir. Ayrıca kişilerin psikodramaya katılmaları için problemleri olması gerekmez. Psikodramanın eğitimsel ve geliştirici bir yönü de vardır
Bunun dışında rol eğitimleri, davranış geliştirme ve mesleki eğitimlerde kullanılır. İş yerinde ekip olmak, verimi arttırmak, çalışanlar arasında iletişimi geliştirmek ya da yeni bir işi öğrenmekle ilgili rol eğitimleri psikodrama aracılığıyla yapılabilir.
Paranoya nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri
İnsanın üç temel ilişki kurma biçimi olan empati, tele ve tranferans (aktarım), tüm ilişkilerde varlığını gösterdiği gibi grup sürecinde de yeniden yaşantılanır:
Psikodramada oyunlar ve canlandırmalar sırasında rol alma ve rol değiştirme sayesinde yaşanan yoğun etkileşimler bireyin yeni durumları, yeni deneyimleri yaşayıp tanımasına yardım eder.
Şizofreni nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri
Oturumlara katılan kişilerin kimliğinin gizlenebilmesi için rumuz kullanılmış yaşantı, olay yer ve diğer ayrıntılar değiştirilmiştir.
Bugün oturuma Lal ve Kartanesi mazeretleri nedeniyle gelemedi. Oturum toplam dokuz kişiyle başladı. Grup üyelerini ayağa alıp serbestçe yürümelerinin ve selamlaşmalarının ardından eşleşmelerini istedim. Önce bir kişinin nasıl geldiğini, duygusunun ne olduğunu bedeniyle sözcük kullanmadan anlatacağını, diğer kişinin de anlatılanı ne anlıyorsa ve nasıl istiyorsa öyle resmedeceğini söyledim. Ardından da eş değiştirerek bu kez bir önceki turda çizen kişinin nasıl geldiğini ve duygusunun ne olduğunu anlatacağını, diğerinin de çizeceğini anlattım.
Paylaşım sırasında kolaylık açısından eşleriyle yan yana oturmasını istedim. Çalışma boyunca nasıl hissettiklerine ve kendilerini bedenleriyle anlatmanın nasıl bir şey olduğuna bakmalarını ya da karşı tarafı resmederken neler duyumsadıklarını konuşmalarını ve bir de birbirlerini nasıl anladıklarına bakabileceklerini söyledim. Grup üyelerim de genel olarak birbirlerini anlayabilmişlerdi. Hemen hepsi gruba gelmeden önceki telaşlarını anlatmışlardı
Bugün yine kendimizi farklı yollarla anlatmaya devam edeceğimizi anlattım. Grubun ortasına enstrümanları koydum. Herkesin kendisini ifade edeceğini düşündüğü bir aleti seçebileceğini söyledim. Ardından da herkesin enstrümanıyla tanışmasını ve onu tanımaya çalışmasını istedim. “O halde şimdi sırayla seslerinizi duyabiliriz.” dedim.
Depresyon nedir? Neden olur? Belirtileri, türleri ve tedavisi
Her bir üye gruba ses verdikten sonra kendilerini birbirlerine müzik aletleriyle anlatabileceklerini, hatta enstrümanlarıyla sohbet edebileceklerini söyledim. Önemli olanın katılmadan önce dinlemek olduğunu ve karşılıklı uyum göstermelerinin ve birbirlerine eşlik etmelerinin değerini anlattım. “Belki biraz, sağlıklı iletişim kurmak gibi,” dedim.
Ardından Jale ile Çam ağacı ikili konuşmayı denediler. Eş zamanlı olarak Bez Bebek de katılınca üçlü sohbetler başladı. Ardından grup kendi sesleriyle uyumlu şekilde eklemlendi ve bir süre sonra henüz kurduğumuz müzik grubumuz kulağa hoş gelen enfes bir doğaçlama çalışma ortaya çıkardı.
Paylaşımlar sırasında yaşantıladıkları deneyimin nasıl olduğunu sordum. Kum daha önce de belirttiğim gibi çocukluk yıllarına geri dönmüş gibi hissettiğini söyledi. Ben de “Oyunlar nasıl da aslında sırf çocukluğumuzda kalmış değil mi?” dedim. “Oysa oyunlar bizlere de gerekli. Nasıl çocuk oyunla gelişip büyüyorsa, bizler de, oynayarak değişiyoruz ve gelişiyoruz. Hatta psikodrama tam da bunu yapıyor, bizi eylemde tutarak oyunla değiştiriyor,” dedim.
Bir yeni yıl ağacı yapacaklarını söyledim. Tüm oyuncakları kullanabileceklerini hatırlattım. Bir süre bekleyip ağacın gövdesini oluşturmalarının ardından süslemeye başladıkları sırada “Yeni yıldan beklentileriniz neler? Bu yıl size ne getirsin istiyorsunuz? Şöyle bir içinize bakın. Neler var gönlünüzde? Şimdi yeni yıl dileklerinizi de bu ağacın altına koyun.” dedim. Bitirmelerini bekledikten sonra paylaşımlarını almak için hep beraber ağacın etrafında, ayakta olacak şekilde grup halkamızı oluşturmamız için yönlendirdim.
Çok eğlenceli, rengarenk ve gösterişli bir ağaç yapmışlardı. Paylaşımlar sırasında grup genel olarak yeni yıldan sağlık, huzur ve mutluluk beklediğini ifade etti. Huzur, mutluluk ağaçta kurdelelerle, pullu mendillerle, Bahçeden topladıkları dallarla ve çiçeklerle anlatım bulmuştu. Son kez nasıl gittiğimizi yine hareketle anlatacağımızı, ama bu defa hareketin yetmeyeceğini aynı zamanda hareketi abartarak kendimizi anlatacağımızı söyledim. Herkes coşkulu ve keyifli şekilde hareketlerini yaptı. Birbirimize sarılarak ayrıldık.
Psikodrama pek çok kişi için yararlı olabilir ve bireysel terapi, grup terapisi ve hatta organizasyonel ve eğitimsel bağlamlar dahil olmak üzere çeşitli ortamlarda başarıyla kullanılmıştır. Ancak psikodramanın etkinliği, bireyin özel ihtiyaçları ve hedefleri, terapistin eğitimi ve becerisi ve seanslarda kullanılan belirli teknikler ve yaklaşımlar gibi çeşitli faktörlere bağlıdır.
Psikodramanın ilk aşaması gevşeme tekniklerini de içeren ısınmadır. Ardından psikodramanın odak noktası olacak belirli bir konu seçilir ve katılımcılar sahne içinde çeşitli roller üstlenerek spontane ve doğaçlama etkileşimlere girerler. Rol oynama tamamlandıktan sonra, terapist ve katılımcılar deneyimlerini paylaşırlar. Son aşamada ise deneyimlerden öğrendiklerini günlük yaşamla bütünleştirme paylaşımı yapılır.
Çoğu durumda, psikodrama eğitmeni olmak isteyen bireylerin öncelikle psikodrama alanında kapsamlı eğitim ve sertifika programlarını tamamlamaları gerekir. Ayrıca birçok psikodrama eğitmeninin terapi veya danışmanlık geçmişi vardır. Psikodrama eğitmenleri, hem bireysel hem de grup olarak psikodrama oturumları yönetme deneyimine sahip olmalıdır.
Psikodrama eğitiminin süresi, sertifika düzeyine ve eğitim programına bağlı birkaç aydan birkaç yıla kadar değişebilir. Temel eğitim programları genellikle 6 ay ile 2 yıl arasında sürer. İleri eğitim süresi ise genellikle 1-4 yıldır. Psikodramadaki sertifika programları genellikle en titiz ve yoğun eğitim seviyesidir ve tamamlanması birkaç yıl alabilir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?