Covid-19’un oluşturduğu stres ve anksiyetenin vertigo hastalığını tetiklediğini ve görülme sıklığını artırdığını söyleyen Uluslararası Vestibüler Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Özgirgin, pandemiyle beraber artan çalışma saatlerinin, uykusuzluğun, yoğun endişe ve stresin vertigo vakalarında önemli şekilde artışa neden olduğuna işaret etti. Prof. Dr. Nuri Özgirgin, 15 Nisan Dünya Vertigo Günü nedeniyle “Vertigoda Hayat Yolunda” başlığıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Vertigo hastalığının dünya nüfusunun yaklaşık %10’unu etkilediğini, Türkiye’de ise 25 milyon kişinin vertigo olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özgirgin, baş dönmesi, zaman zaman bulantı-kusma, terleme kulak çınlaması, işitme kaybı, kulakta dolgunluk hissi, ateş, görme bozukluğu, halsizlik, kuvvet kaybı ve hissizliğin vertigonun belirtileri olduğunu ve salgının yaşandığı son dönemde daha fazla görüldüğünü kaydetti.
Abbott’un koşulsuz desteğiyle düzenlenen basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Özgirgin, hastaların baş dönmesi atakları yaşadığını hatırlatarak, “Hastalar bu baş dönmesinin gece uykudan uyandırabildiğini anlatmaktadırlar. Vertigoya kulak çınlaması ve mide bulantısı da eşlik edebilmektedir. Vertigo, sinir hastalıkları bulgusu da olabileceğinden beraberinde konuşma güçlüğü, baş ağrısı, bilinç kaybı da olabilir.
Vertigo nedir? Neden olur? Vertigonun belirtileri ve tedavisi
Bu durumda zaman kaybedilmeden doktora başvurulmalıdır. Meniere hastalığında ise baş dönmeleri kısa sürmemektedir. Hastalarda baş dönmesine mide bulantısı ve kusma şikayetleri eşlik etmektedir. İşitme kaybı ve kulak çınlaması diğer belirtileridir” dedi.
Vertigonun herhangi bir yaşta görülebileceğini ancak en fazla 20-60 yaş arasında ve daha sıklıkla kadınlarda görüldüğünü anlatan Prof. Dr. Özgirgin, vertigonun başka hastalıkların belirtisi olduğunu hatırlatarak, şu bilgileri verdi: “Vertigonun en sık görülen nedeni iç kulak kaynaklı sorunlardır. Bunun yanı sıra epilepsi, menenjit, migren, beyin tümörleri gibi ciddi hastalıklar da vertigonun nedeni olabilir. Çocukluk döneminde de benzer sorunlar olabilir.
Özellikle migren bağlantılı baş dönmeleri son yıllarda daha iyi anlaşıldı. Halk dilinde ‘kristal oynaması’ olarak bilinen BPPV en sık görülen periferik vertigo çeşididir. Bu hastalığı yorgunluk, stres, uykusuzluk gibi günlük yaşamın parçası birçok faktör tetikleyebilir.”
Tansiyonun stabil olmadığı kişilerde baş dönmesi görülebileceğini belirten Prof. Dr. Özgirgin diğer görülme nedenlerine ilişkin şu bilgiyi verdi: “Soğuk algınlığına neden olan virüsler iç kulağı ve onun beyinle olan sinir bağlantılarını etkileyebilirler. Bakteriler sonucunda oluşan iç kulağı etkileyen enfeksiyonlar da hem denge hem de işitme fonksiyonlarının bozulmasına neden olabilir. Hatta Multipl Skleroz, sifiliz, tümör gibi sinir sistemini etkileyen hastalıklar da dengenin bozulmasına neden olur.
Bazı hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar iç kulakta toksik etki gösterip denge sistemini bozar. Bunlar nadir nedenler olmasına rağmen baş dönmesi sıkıntınız varsa derhal bir KKB (Kulak Burun Boğaz) uzmanına ya da nöroloğa giderek tetkiklerinizi yaptırmanız ve doktorun verdiği tedaviyi aksatmadan uygulamanız vertigo ile sakin ve mutlu bir hayat sürdürebilmeniz için son derece önemlidir.”
Prof. Dr. Nuri Özgirgin, vertigonun tedavi edilebilir bir semptom olduğunu, ancak bu süreçte uzman bir hekimden destek almanın ve semptomlar geçti diye düşünüp tedaviyi yarıda kesmeden devam etmenin tedavi başarısı için kritik olduğunu vurguladı.
Kulak çınlaması (tinnitus) nedir? Nedenleri, belirtileri ve tedavisi
Prof. Dr. Özgirgin, “Vertigoyu kontrol altına almak için çeşitli yöntemlere başvurulmaktadır. İlaç tedavisi, çeşitli girişimsel (ameliyat dahil) yöntemler ve egzersizlerle vertigo kontrol altına alınır. Tedavide asıl amaç; vertigoya neden olan hastalığı bulup, bu hastalığı kontrol altına almaktır. Bununla birlikte bazı tip vertigo hastaları kafein, sigara, alkol, stres, tuz tüketimi vb. tetikleyici faktörleri yaşamlarından uzak tutmalıdır” dedi.
Basın toplantısında, yaşlıların baş dönmesi sonucu düşerek yaralanması vb. sorunlara yol açabildiği, yaşlıların vertigo konusunda nelere dikkat etmesi gerektiği yönündeki bir soruyu da yanıtlayan Prof. Dr. Özgirgin şu bilgileri verdi: “Özellikle yaşlı toplumda iki taraflı denge bozukluğu varsa, insanların en kolayına gelen gidip yatmak, istirahat etmektir ki bu hastalığın çok daha kötüye gitmesine yol açar. Bu nedenle biz bu durumda olan hastaların çok hareketli ortamlarda bulunmasını ve çok aktif olmasını isteriz.
Baş dönmeli ve denge problemi olan hasta ne kadar aktif olursa, ne kadar hareketli ortamda olursa beyne giden algılar denge sistemini besleyen algılar o kadar zengin olur.
Salgın döneminde yapılamıyor ama hastalara tavsiyemiz, gidin pazar yerlerine dolaşın, ıspanağın, kabağın fiyatına bakın. Burada amaç kalabalık bir ortamda kişilerin gözlerini belli noktaya odaklaması, Rehabilitasyon sürecinin temelinde de bu yatıyor. Pazar yerlerine, AVM’lere gidin. Ürünlerin fiyatlarına-etiketlerine bakın. Pazarın, AVM’nin en hareketli zamanında gidin çünkü vertigo yaşayanların kalabalık ortama ve çok yönlü uyarılmaya ihtiyaç var.”
Baş dönmesi sonucu insanların düşüp-yaralanabileceğini, özellikle yaşlılar için bu yaralanmaların ciddi sağlık riski oluşturduğunu belirten Prof. Dr. Nuri Özgirgin, bu konuda hastaları uyardıklarını anlattı.
Karanlık ortamda gözlerin devreden çıkmasıyla denge sağlamanın iyice güçleştiğin kaydeden Prof. Dr. Özgirgin, “Bir yerde, mesela yatak odasıyla tuvalet arasındaki koridorda ışık yansın. Mutlaka o koridora yaşlı kişinin, denge bozukluğu olan kişinin tutunacağı bir tırabzan veya korkuluk gibi düzenekler yapılmalı. Özellikle banyo gibi kaygan ortamlarda düşmeyi engellemek için küvetin veya duş teknesinin içinde tutamaklar olmalı. Yaşlı değilse bile vertigo riski altındaki kişi genç olsa bile baston kullanmalı” dedi.
Kulak zarı delinmesi neden olur? Zar yırtılmasının belirtileri ve tedavisi
Özellikle iç kulakta yetmezlik yaşayan bireyler veya yaşlı insanda tek tarafta bile olsa iç kulakta yetmezlik yaşanıyorsa, yaşlılığın getirmiş olduğu damarlardaki tıkanıklık, beynin iyi beslenmemesi gibi kronik sorunların baş dönmesini daha da zorlaştıracağını belirten Prof. Dr. Özgirgin, yine yaşlılıkla ortaya çıkan gözlerdeki görme zayıflıklarının denge sorunlarına yol açabileceğini belirtti.
“Gözler iç kulak denge sisteminin aynasıdır” diyen Prof. Dr. Özgirgin, gözlerin denge sisteminin yeniden yapılanmasında ve beynin yeniden denge sistemini algılamasında çok büyük rolü olduğunu hatırlattı.
Vertigonun çocuklarda da görülebileceğine, özellikle 1,5-2 yaş aralığında şikayetini söyleme imkanı olmayan çocuklara ebeveynlerin dikkat etmesi gerektiğine dikkati çeken Prof. Dr. Özgirgin şunları kaydetti: “Çocuk yürürken ayakları birbirine takılıyor düşüyorsa, bir şeye uzanırken, mesela masanın üzerindeki elmaya uzanırken eli elmaya değil de elmanın kenarına gidiyorsa, bu tip gözlemler mutlaka dikkatli değerlendirilmeli. Çocuk yaşta daha çok, iç kulaktan daha ziyade diğer sistemlerin tutulduğunu söylemek mümkün.
Bu özellikle gene aslında az bilinen bir boyutu ama çocuklarda migren hastalığı dikkate alınması gereken bir konu. Çocukların migren hastalığıyla birlikte baş dönmesi olabiliyor. Çok önemli bir ipucu, bunu çok rahatlıkla paylaşabiliriz toplumla, eğer kişinin araç tutma sorunu varsa, çocuğu araç tutuyorsa, bulantısı kusması oluyorsa, bu tip sorunlar da baş dönmesine yaklaşmak için önemli bir ipucu. Bunu mutlaka sorgulamak gerekir.”
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?