Kolesterol kontrolü pankreas kanseri tedavisinde işe yarayabilir mi?

Kategori: Güncel / Literatür, Onkoloji Print

90 Paylaşım

Oncogene dergisinde yeni yayımlanan bir çalışmanın sonuçlarına göre, kolesterol metabolizmasını kontrol ederek, pankreas kanser hücrelerinin metastaz yapmasının azaltabileceği keşfedildi. Bu yeni tedavi için daha önceden ateroskleroz (damar yağ bağlaması) için geliştirilen ilaçların kullanılma olasılığı olduğu belirtiliyor. Çalışma ile ilgili bir değerlendirme yapan Purdue Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ji-Xin Cheng elde ettikleri bulgularla ilgili şu saptamayı yapıyor: “İlk kez kolesterol metabolizmasının kontrolüyle, pankreas kanserinin diğer organlara yayılmasını engelleyebileceğimizi gösterdik. Bu yaklaşımı test etmek için pankreas kanserini seçtik, çünkü kanser türleri arasında en agresifi pankreas kanseridir” diyor

Prof. Dr. Cheng daha öncesinde de prostat kanserinin agresifliği ile kolesterolün hücrelerde metabolize olması nedeniyle biriken bir bileşik arasında bağlantı bulmuştu. Bu bulgular sayesinde yeni teşhis ve tedavi metotları geliştirilebilir. Yeni araştırmada ise Purdue Kanser Araştırmaları Merkezi ve Biyomedikal Mühendislik Okulu, the Indiana Üniversitesi Simon Kanser Merkezi, Purdue Üniversitesi Karşılaştırmalı Patobiyoloji ve Biyokimya Bölümü’nden araştırmacılar yer aldı.

Karaciğer kanserinde onkogeni bloke etmek tedavi seçeneği olabilir

Daha öncesinde ateroskleroz tedavi için geliştirilen bir ilaç grubunun pankreas kanserinin ve diğer kanserlerin tedavisinde kullanılması amaçlanıyor. Ateroskleroz, arterlerde yağ birikimi, kolesterol ve diğer maddelerin kan akışını kısıtlaması ile oluşuyor. Araştırmacılar insan pankreatik kanser numunelerinde ve hücre dizilerinde kolesteril esteri bularak, kolesterol esterleşmesi ve metastaz arasında bağlantı olduğunu gösterdi.

Esterleşmenin kolesterolün hücrelerde depolanmasına imkan tanıyan biyokimyasal bir proses olduğunu söyleyen İndiana Üniversitesi’nden Prof. Jingwu Xie, buygularla ilgili yaptığı analizde şunları belirtti: “Yüksek miktarlarda kolesterol, kolesteril esterinin kanser hücreleri içinde lipid damlacıkları halinde depolanmaların neden oluyor. Araştırmada elde edilen bu sonuçlar, metastatik pankreas kanserinin kolesterol esterleşmesini inhibe ederek tedavi etmek için yeni bir strateji sağlıyor.”

pankreas-kanser

Araştırmanın baş yazarı olan Dr. Junjie Li, Raman spektromikroskopisi adı verilen analitik enstrümanı kullanarak yaşayan hücrelerdeki lipid damlacıklarının tek tek bileşimsel analizine imkan tanıdığını belirterek şunları söylüyor: “İnsan kanser pankreatik kanser numuneleri ve hücre serilerinde normal olmayan kolesteril esteri birikimi tanımladık. Farelerde kolesterol esterleşmesi yoksunluğunda pankreatik tümör büyümesinde ve metastazında önemli derecede düşüş gözlemledik”

Elde edilen bulgular ateroskleroz tedavisi için geliştirilmiş avasimibe gibi ilaçların kolesteril esteri birikimini azalttığını gösteriyor. Pankreas kanseri genelde teşhisten birkaç ayında içinde hastanın ölümüne neden oluyor. Fakat bu yeni tedavi sayesinde pankreatik kanser hastalarının ömrünü bir yıla kadar uzatmak mümkün olabilir.

Kolesteril ester birikimi ACAT-1 enzimi ile kontrol ediliyor ve bu enzimin ifadesinin yükselmesiyle birlikte hastalarda hayat kalma oranı zayıflıyor. Araştırmacılar pankreatik kanser hastalarından doku örneklerini analiz ettiler. Sonra ilaç tedavisini ortotopik fare modelime uygulandı. Elde edilen görüntülerde Raman spektral analizinde lipid damlalarının sayısının azaldığı ve lipid damlalarında kolesteril ester önemli miktarda düşüşü tespit edildi.

Tümör analizi kanser tedavisinde çok önemli bir işleve sahip olabilir

İlacın kilo kaybına yol açmadığı ve karaciğer, böbrek, akciğer ve dalakta toksisite gözükmediğini belirten Prof. Cheng, “Elde edilen bulgular kolesteril ester depolanmasının engellemesiyle, özellikle endoplazmik retikulumun hasarına yol açarak, protein ve lipidin sentezinin asıl anahtarını engelleyerek kanserli hücreleri öldürdüğünü gösterdi. Avasimibe kullanarak, yani ACAT-1 potent inhibitörüyle, pankreatik kanser hücrelerinin ACAT-1’e normal hücrelerden daha fazla duyarlı olduğunu gördük” diyor.

Yapılan ek araştırma ile ACAT-1 inhibisyonunun anti-kanser etkisinin avasimibeye spesifik olduğunu onayladı. Purdue Kanser Araştırmaları Merkezi’ndan yardımcı yazar ve Direktör Robert Wallace Miller ise şu analizi yapıyor: “Elde edilen sonuçlar, dört haftalık avasimibe tedavisinin, kayda değer şekilde tümör büyüklüğünü baskılayarak, büyük oranda tümör büyüme hızını azalttığını gösterdi. Lenf düğümlerindeki metastatik lezyonlar ve uzantılı organlar çalışmanın sonunda değerlendirildi.

Avasimibe tedavi edilen grupla karşılaştırılan kontrol grubunda, lenf düğümlerinde çok daha fazla metastatik lezyon saptandı. Kontrol grubundaki her farenin karaciğerinde en azından bir metastatik lezyon olduğu gösterildi. Buna karşın, avasimibe ile tedavi edilen grupta, karaciğerde tek bir lezyon gösterildi. Araştırmacılar tedaviyi klinik kullanıma kazandırmak için çalışmalara devam ediyor.”

Kaynak: Abrogating cholesterol esterification suppresses growth and metastasis of pancreatic cancer, J Li et al, Oncogene (2016). DOI: 10.1038/onc.2016.168

Türkçe orjinal kaynak; GerçekBilim