Panik atak, bir korku kuşatmasıdır. O anda algılanan bir tehlikeye karşı birden bire gösterilen bir tepkidir ve bir takım yoğun bedensel duyumlar buna eşlik eder. Bu belirtiler; çarpıntı, kalp atımlarını hissetme, terleme, titreme, nefes darlığı ve nefes açlığı, boğuluyormuş gibi hissetme, soluğun kesilmesi, göğüste ağrı ya da sıkışma hissi ve yine göğüste bir şey baskı yapıyor hissi, baş dönmesi, sersemlik hissi, bayılacakmış gibi olma, uyuşma ya da karıncalanma, içinde bulunduğu durumu gerçek dışıymış gibi algılama, benliğinden ve bedeninden ayrılıyormuş hissi, kontrolünü kaybedeceği, çıldıracağı hissi, ölüm korkusu. Panik atak ta bu belirtiler birbiri ardı sıra artarak ortalama 10-15 dakika kadar sürüp, tekrar azalarak sonlanır. Kişi panik atağın sonunda halsizlik ve yorgunluk yaşar. Bazı zamanlar panik atak çok kısa sürüp, ağır yaşanabilir. Bazen de saatlerce hatta günlerce sürüp bu belirtileri hissedebilir.
Öncelikle panik bozukluk ve agorafobili panik atak nedir ondan bahsedelim. Panik bozuk; birden bire, beklenmedik bir biçimde, her hangi bir nesne ya da durumla ilişkili olmadan, görünür her hangi bir tetikleyici neden olmadan panik atakların olmasıdır. Bu panik atakların tekrar olacağı korkusu kaygısı ve kişinin bedenini dinlemeye başlaması panik bozukluğu oluşturur. Agorafobili panik atak ise kişinin panik atağı yaşayacağını düşündüğü yer ve mekandan korkma kaçınma davranışı ve maruz kaldığında ataklar yaşamasıdır.
Örneğin eğer uçakta panik atak yaşarsam kimse bana yardım edemez deyip, uçağa binmekten kaçınma, binmek durumunda kaldığında panik atağı yaşaması. Bir diğer örnekte evde yalnız kalmaktan korkma, uzun yola çıkmaktan kaçınmak, metro-otobüs gibi toplu taşıma araçlarından panik atak gelirse çıkamam korkusu yaşamak gibi.
Bunun haricindeki panik ataklar bazı tıbbi hastalıklarda kalp, beyin, troid ve karaciğer hastalıkları gibi panik atak belirtilerini gösterebilen hastalıkların yaşandığı andaki korku, dehşet, her hangi bir madde kullanımının etkisine bağlı tıbbi ve ruhsal sorunlar panik atak benzeri belirtiler gösterebilir. Aynı zamanda panik ataklar özgül fobi dediğimiz o anki durumla karşılaşıldığında da görülebilir; örümcek fobisi, asansör fobisi, kapalı mekan fobisi, kan fobisi, dişçi fobisi gibi. Ayrıca bazı kaygı bozuklukları sosyal fobi, takıntı hastalığı, kuruntu hastalığı, travma sonrası stres bozukluğu
Beynimizin bir alarm sistemi vardır. Bu alarm sistemi vücudu korumaya ve savunmaya yöneliktir. Panik atak beynin yanlış alarmıdır ve kişi bu yanlış alarma bağlı olarak korku yaşar. Örneğin; apartman yöneticisi kimseye haber vermeden yangın tatbikatı için yangın alarmına bastı. Apartmanda yangın çıktığını düşünen apartman sakinleri bulunduğu yerden bir an önce dışarı çıkmak için harekete geçer. Ama bu aniden beklenmedik gelen alarmdan dolayı ne yapacağını şaşırır. O sırada o kadar korkmuştur ki hiçbir şey düşünmeden bir an önce dışarı çıkmaya çalışır. İşte savunmaya yönelik sarf edilen efor vücudumuzun ve beynimizin alarm sistemiyle sağlanır.
Burada salgılanan adrenalin panik atakta başka bir yoldan salgılanır. Gerçek bir sorun olmadığı halde beynimiz hayati organları korumaya yönelik oksijen ihtiyacını karşılamaya çalışır. Kalp hızlıca çarparak kan yoluyla oksijeni pompalamaya, akciğer dışardan sık sık nefes aldırarak oksijen ihtiyacını karşılamaya vücuttaki sıvılar ana damarlara çekilerek uyuşma karıncalanma oluşmasına ve sonuçta panik atak buna benzer bedensel belirtilerle açığa çıkar. Kişi bu durumu kontrolümü yitiriyorum, boğulacağım, kalp krizi geçireceğim, felç olacağım gibi algıladığı için o anı travmatik yaşar. Panik atak kendisi bir psikolojik travma haline dönüşür.
Panik atakta yaşanılan durumlar olumsuz anı ağı olarak beynimizin korku kaygı merkezinde tutulur. Beynimizin sözelleştiremediği bu işlenmemiş korku anları her hangi bir durumdan tekrar tetiklenebilir. EMDR dediğimiz bir psikoterapi yöntemi bu işlenmemiş korku anlarının yeniden işlenerek duyarsızlaştırılmasını sağlar. Kalıcı ve ileriye dönük olarak da beynimizin çözüm üretme sistemini geliştirdiği için panik atakta uygun bir terapi yöntemidir.
Psikiyatrist Uzman Dr. Zengibar Özarslan
www.adeldanismanlik.com
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?