Otizm, bebeklerin ilk üç yılında görülen ve yaşam boyu devam eden, sosyal etkileşim, sözel ve iletişimde problemler, tekrarlayıcı davranış ve kısıtlı ilgi ile kendini gösteren, karmaşık gelişimsel bir bozukluktur. Otizm erken evrede basit belirtileri dikkate alındığında kolayca teşhis edilebilir. Bebeklere uygulanacak iyi bir rehabilitasyon programı ile etkileri önemli oranda azaltılabilir. Gebelik döneminde folik asit katkısı kullanmak otizm gelişme riskini önemli oranda azaltmaktadır. Otizmin tedavisi yoktur, fakat konuşma ve dil terapisi, mesleki terapi, eğitim desteği ile otizmli çocuklar ve ailelerinin hayatlarını oldukça kolaylaşır.
İçindekiler
Otizm veya Otizm spektrum bozukluğu, iletişim ve sosyal etkileşim sorunları ile kendini gösteren bir dizi nörogelişimsel bozukluğu tanımlamak için kullanılan geniş bir terimdir. Otizmin birçok alt tipi vardır ve otizmli her bireyin kendine özgü güçlü yanları ve zorlandıkları alanlar olabilir.
Otizm gelişimini genetik ve çevresel faktörler etkiler. Bu hastalığa sıklıkla gastrointestinal bozukluklar, nöbetler ve uyku bozuklukları gibi tıbbi sorunlar eşlik eder.
Otizm belirtileri! Otizmin teşhisinde 10 temel belirti yeniden tanımlandı!
Çocuklarda otizm belirtileri üç yaşından önce ortaya çıkmaktadır, ancak bazen tanı üç yaşından sonra da konulabilir. Tahmini olarak 110 çocuktan birini etkilemektedir ve erkeklerde kızlara oranla 4 kat daha fazla görülmektedir.
Otizmin nedeni henüz tam olarak tespit edilememiştir. Otizmin tek bir nedeni yoktur. Pek çok nedeni olduğu artık bilinmektedir. Otistik bireylerde beyin hücreleri farklı çalışmaktadır. Hücreler arasında mesaj taşıyan kimyasal ileticilerde eksiklik yada fazlalık olduğu düşünülmektedir. Bazı genetik hastalıklar otizme yol açabilir.
Genetiğin otizmin nedenleri arasında önemli bir yeri vardır. Kardeş ve ikiz çalışmaları bunu doğrulamaktadır. Otistik bir çocuğun kardeşinde otizm görülme riski genel popülasyona göre 50-100 kat daha fazladır. Tek yumurta ikizlerinde her ikisinin birden otistik olma oranı çift yumurta ikizlerine göre daha fazladır. Bütün bunlar genetiğin etkisini gösterir.
Otizm tedavisinde çok önemli gelişme: Tarihte ilk kez bir ilaç başarılı oldu
Fakat sadece genetiğin tek neden olmadığı noktasına da ulaştırıyor. Sadece genetik etkili olsaydı tek yumurta ikizlerinde her iki bebeğin de her zaman otistik olması gerekirdi.
Yapılan çalışmalar bir tek gen değil birden çok genin etkileşimi sonucu hastalık yapıcı etki oluştuğunu ortaya koymuştur. Klinik tablodaki davranışsal çeşitlilik çevresel faktörlerin de etkili olduğunu düşündürmektedir. Doğum öncesi, doğum ve doğum sonrası faktörler ile otizm arasında anlamlı bir ilişki saptanmamıştır.
Eldeki bulgular genetik olarak otizme yatkınlığı olan çocukların doğum sırasında sorun yaşama riskinin daha fazla olduğunu göstermektedir. Ayrıca, anne karnında geçirilen kızamıkçık virüsünün, pek çok anormalliğin yanında otizme de yol açabildiği bilinir.
Otizm erkeklerde kızlara oranla 4 kat daha fazla görülür fakat genelde kızlarda daha ağır seyreder. Otizme eşlik eden hastalıklar arasında en sık rastlanılanlar dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, duygudurum bozuklukları ve epilepsidir. Her üç çocuktan biri epileptik anlamda risk taşımaktadır. 0-5 yaş arası ve ergenlik döneminde epilepsi nöbetlerinin görülme olasılığı artar.
Hayır. Günümüze kadar yapılan çalışmaların hiçbirinde kızamık-kızamıkçık-kabakulak (KKK) aşısı ile otizm arasında bir bağlantı bulunamamıştır. Bu tartışmanın ortaya atılma başlangıcı 1998 yılında Lancet dergisinde yayımlanan Dr. Andrew Wakefield’ın yaptığı araştırmaya dayanmaktadır. Dr. Wakefield bu makalesinde MMR aşısı ile otizm veya bağırsak hastalığı arasında bir bağlantı olduğunu iddia etmiştir.
Bu araştırmanın yayımlanmasının ardından pek çok ebeveyn çocuklarına aşı yaptırmayı reddetmiş ve hastalık sayısında ciddi bir artış yaşanmıştır. Kısa bir süre sonra bu makaleyi destekleyen 12 bilim insanından 10’u desteğini geri çekmiş ve araştırmanın sonuçlarını reddetmiştir. 2010 yılında ise Lancet dergisi Dr. Wakefield’ın bu araştırmasının bazı unsurlarının yanlış olduğunun kesinleştiğini belirterek araştırmayı arşivinden çıkarmıştır.
Dünyanın pek çok ülkesinde KKK aşısıyla otizm arasında bir bağlantı bulabilmek için yüz binlerce çocuğun katıldığı geniş kapsamlı araştırmalar yapılmasına rağmen buu ikisi arasında herhangi bir bağlantıya rastlanmamıştır.
Bu belirtiler otizm tanısı için gerekli olan en temel belirtilerdir. Çocuğunuzda bu belirtilerden herhangi biriyle karşılaşırsanız veya çocuğunuzun gelişimi ile ilgili endişeleriniz varsa bir sağlık uzmanına mutlaka danışın.
Konuşma dili
Folik asit nedir? Folat vitaminin faydaları ve gebelikte kullanımı
Başkaları ile etkileşim
Davranış
Otizm tanılı bireyler yukarıdaki tipik davranışların en az yarısını gösterirler. Bu semptomlar çok hafif ya da çok şiddetli olabilir. Her bir semptomun etkisi de diğerinden farklı olabilir. Ayrıca, bu davranışlar birçok farklı sebeple ortaya çıkarak, gelişimine uygun olmayacak şekilde sergilenebilir. Ayrıca bknz: >>>
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?
Otizim türkçesi
bence Türkçede otizm
otizm arama yerine yazınca da otizm diye çıkıyor
evet aynen öyle
otizimin türkçesi otizim
Bu otizm kelimesi hangi dilden dilimize girmiş bilmiyorum ama söylemekte zorlanıyorum. Lütfen bu kelimeyi Türkçe’ye uygun hale getirin. Otizim mi diyeceksiniz, Otoz mu diyeceksiniz, bir an önce bir şeyler yapın. Seyfi Günaçtı