Konu hakkında açıklama yapan, Okan Üniversitesi Hastanesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Başak Bostancı, ‘’Görme yetisi ve öğrenme performansı arasındaki bu ilişki herkesçe kabul edilmesine rağmen, pek az veli, çocuklarının okul performansı beklenenin altında olduğunda bunun bir göz probleminden kaynaklanabileceğini akıllarına getirmektedir. Okul öncesi dönemdeki çocukların yüzde 10’unun; okul çağındaki çocukların ise yaklaşık yüzde yirmi beşinin görmeyi bozan bir kusuru olduğu düşünüldüğünde, bu dönemlerde yapılacak göz muayenelerinin ne denli önemli olduğu anlaşılabilir.’’ dedi.
Bebek ve küçük çocukların görme sistemi gelişimini tam olarak tamamlamamıştır ve her iki gözden gelecek olan duysal uyaranların beyne düzgün iletimi görme merkezinin normal gelişimi için gereklidir. Eğer küçük bir çocuğun gözlerinden biri veya her ikisi beyne berrak görüntüler yollayamaz ve bu durum zamanında fark edilip tedavi edilmez ise, çocuğun görme potansiyelini kalıcı olarak azaltabilir. Dr. Bostancı, ‘’Bu gibi problemlerin hayatın erken dönemlerinde fark edilerek uygun tedavinin başlatılmasının, görmenin iyileştirilmesi, vücut dengesinin sağlanması, göz ve motor koordinasyonun gelişmesi; dolayısıyla başarılı bir öğrenim hayatı, oyun ve spor başarısı açısından önemli’.’ olduğunu bildirdi.
Yrd. Doç. Dr. Başak Bostancı, ‘’Çocuklar görmelerindeki bozukluğun çoğu zaman farkına varmazlar, yaşıtlarının da dünyayı kendileri gibi görmekte olduğunu varsayarlar. Sınıf içerisindeki eğitsel faaliyetleri takip etmek için yeterli görme keskinliği sağlanamadığı durumlarda çocuklarda akademik performans yeterli düzeye çıkamaz. Özellikle akıllı tahtalar gibi yeni eğitim teknolojilerinin kullanılması çocuklarda gizli kalmış görme kusurlarının ortaya çıkmasını sağlar. Bir öğrencinin görmesi bozulduğunda sadece okul başarısının değil, duygusal durumunun da etkileneceği akılda tutulmalıdır. ‘’ dedi.
Yrd. Doç. Dr. Başak Bostancı, çocuklardaki tehlikeli belirtileri açıkladı:
Televizyona çok yakından bakma, gözleri sık kırpma veya ovuşturma, kitap okurken parmakla takip etme ihtiyacı duyma veya sık satır atlama, ışığa aşırı hassasiyet, gözlerde sulanma, gözlerden birini kısarak veya hep aynı yöne doğru baş pozisyonu yaparak bakma gibi belirtiler çocuklarda göz problemi olduğuna işaret edebilir. Uzak görme bozukluğu olan çocuklar sınıfta arka sıralardan tahtayı görmede problem yaşarken, hipermetroplar okuma yaparken baş ağrısı ve bulanık görme yaşarlar.
Bu ve benzeri şikâyetlerin olduğu çocukların en erken dönemde, diğer okul çağı çocuklarının ise yıllık olarak rutin göz muayenesi ile değerlendirilmesi, görme fonksiyonlarının ortaya konmasına, yeni başlayan görme kusurlarının düzeltmesine fayda edecek, böylelikle çocuklar dış uyaranlara, dolayısıyla keyifle okumaya, sportif aktiviteleri dengeli bir şekilde yapmaya ve merakla öğrenmeye hazır hale gelecektir.
Yrd. Doç. Dr. Başak Bostancı, ‘’Çocukların göz sağlığının korunması okul başarılarını, spor performanslarını, hatta oyundan aldıkları zevki bile etkileyen bir durumdur. Bu noktada, ara yıl ve yaz tatili döneminin çocuğunuzun eksik göz muayenelerinin tamamlanması için ideal bir dönem olabileceğini hatırlatır ve hem çocuklarımıza hem de sizlere sağlıklı günler dileriz. ‘’ dedi.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?