Yüksek kan basıncı, yüksek kolesterol ve sigara içmek, inmenin en önemli risk faktörleridir. Türk halkının yaklaşık yarısı bu üç risk faktöründen en az birini taşımaktadır. Kilo fazlalığı ve obezite Türk halkının % 60-70’ini etkilemektedir. Kilo fazlalığı veya obezitesi olanlarda bu risk faktörleri daha yüksek sıklıkta görülmekte, dolayısı ile bu kişilerde inmeye bağlı ölüm ve sakatlık riski artırmaktadır.
Obezite aşırı yağ dokusu varlığında ortaya çıkan inflamasyona bağlı olarak inme riskini artırabilir. Bu durum damar içi kan akışını engelleyerek ve pıhtı oluşma riskini artırarak inmeye yol açabilir. Artmış yağ dokusu ile inme / geçici iskemik atak riski arasında, diğer damarsal risk faktörlerinden bağımsız anlamlı bir ilişki vardır. Artmış yağ dokusunun önemli bir göstergesi olan artmış bel çevresi ölçümü, vücut kitle endeksinden daha iyi bir inme belirleyicisidir. Vücut kitle endeksi, bel çevresi ölçümü ya da bel- kalça oranına göre belirlenen obezite derecesi, cinsiyet ve ırktan bağımsız olarak inme riski ile ilişkilidir.
Yüksek kan basıncı inmenin başlıca nedenlerinden biridir. Doğru beslenerek ve fiziksel aktivite yaparak, sağlıklı kilo ve kan basıncı değerlerine sahip olmak inme riskini azaltabilir. Amerikan Kalp Derneği, yetişkinler için haftada 150 dakika orta derecede ya da 75 dakika kuvvetli derecede fiziksel aktivite yapılmasını önermektedir. Haftada 5 kez 30 dakikalık fiziksel aktivite hedeflemek, gerekli beden hareketliliğinizi sağlayacaktır.
Obeziteden etkilenen kişilerde uyku apnesi diye bilinen uykuda solunum sıkıntısı görülme sıklığı artmaktadır. Uyku apnesi olanlarda yüksek kan kasıncı, kalp ritim bozuklukları ve inme riski daha yüksektir. Diyabet inme için ayrı bir risk faktörüdür. İyi beslenme ve düzenli fiziksel aktivite ile sağlıklı kiloda kalmak diyabet ve inme riskini azaltır.
Kilo fazlalığı ya da obez olan kişilerde “sol ventriküler hipertrofisi” olarak adlandırılan kalbin sol tarafında büyüme olasılığı artmaktadır. Bu durum yüksek kan basıncı nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Araştırmalar sol ventriküler hipertrofisi ve yüksek kan basıncının çocuklarda ve yetişkinlerde kalp rahatsızlıkları ve inmenin habercisi olduğunu gösteriyor.
Aşırı kilolu ya da obez olan 5 kişiden biri X sendromu olarak da adlandırılan metabolik bir durum göstermektedir. Bu sendrom ile ilişkili yüksek kan basıncı ya da insülin direnci gibi faktörler kişilerde kalp hastalıkları, diyabet ve inmeyi içeren önemli sağlık sorunları gelişmesinde risk oluşturmaktadır.
Doğru beslenme ve hareket inme riskini önemli oranda azaltıyor!
Sağlıklı vücut kitle indeksi ve bel kalça oranına sahip olma, inmeden korunma yollarından biridir. Bel –kalça oranı bel çevresi ile kalça çevresi ölçümünün karşılaştırılmasıdır. Bu oranın 1 den fazla olması erkek ve kadınlarda kalp hastalıkları ve inme gibi istenmeyen sağlık sonuçları için risk oluşturmaktadır. Bu oranın düşük kalmasını sağlayarak, inme riskinizi de azaltabilirsiniz. Sebze ve meyve ağırlıklı, ideal porsiyonlarda kalp dostu beslenme (sağlıklı kalp diyeti) ve düzenli fiziksel aktivite yapmak inme riskinizi azaltan en iyi yoldur. Kalp dostu beslenme ve düzenli günlük aktivite ile sağlıklı kilonun korunması, gelecekte çocuklarınızın inme ve diğer kronik hastalık riskini azaltmaya yardımcı olacaktır. Amerikan Kalp Dermeği çocuklar için günde 60 dakikalık aktivite öneriyor.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?