Miyokard infarktüsü, kalp kasının iskemik nekrozudur. Yani kalbin koroner kan dolaşımının belli bir bölgede yetersiz kalması sonucu, o bölgedeki kalp kası dokusunun ölmesidir. Miyokard infarktüsü sıklıkla koroner damarların atheroskleroz sonucu daralma ya da tıkanmalarına bağlıdır. Miyokard infarktüsü % 80 vakada kendisini göğüs ortasındaki şiddetli, sıkıştırıcı bir ağrı ile belli eder. % 20 vakada ise ağrı ortaya çıkmaz.
İçindekiler
Miyokard infarktüsü, yani kalp krizi, kalbin bir bölümünün zarar görmesi sonucu gelişir. Kalp krizi sırasında, kalbin kendisine kan taşıyan damarlardan biri veya birkaçı tıkanır. Bu tıkanıklık sonucu, kalbin bir bölümüne yeterince kan ulaşamaz. Kan, oksijen ve besinleri taşıdığı için, kan akışının kesilmesi kalp kasının yaşamsal desteğini keser. Kalp kası, oksijen ve besinler olmadan doğru şekilde çalışamaz ve zamanla zarar görmeye başlar. Eğer bu durum hızlı bir şekilde düzeltilmezse, kalp kasının o bölümü ölebilir. Kalp krizi, işte bu şekilde kalp kasının bir bölümünün ölmesiyle sonuçlanabilir.
Kalp krizi belirtileri nelerdir? Kriz anında acil müdahale yöntemleri
Diyabet (şeker hastalığı) nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavisi
Herkes bu belirtileri farklı şekillerde yaşayabilir. Özellikle göğüs ağrısı hisseden, nefes darlığı çeken veya diğer belirtileri yaşayan bir kişi acil tıbbi yardım almalıdır. Kalp krizi ciddi bir sağlık durumudur ve hızlı müdahale hayat kurtarabilir.
Göğüs ağrısı neden olur, nasıl geçer? Hangi hastalıkların belirtisidir?
Yaşlı ya da şeker hastalığı olan kimselerde, ağrısız miyokard infarktüslerine daha sık rastlanmaktadır, înfarkiüs ağrısı, angina pektorisin özelliklerini taşır. Genellikle göğsün ortasından başlar ve sol omuz ve kola, sırta, boyun ve enseye, sağ omuza ve karın bölgesine yansıyabilir. Ancak angina pektoris atağı geldiğinde hasta hareket etmeyi durdurduğunda, yani dinlendiğinde, angina ağrısı 3-5 dakikada geçer.
Buna karşılık miyokard infarktüsünde, ağrı geldiği zaman hasta dinlenecek olsa bile ağrıda bir azalma olmaz. Anginah hasta trinitrin aldığında ağrıdan kurtulur. Halbuki infarktüs ağrısı trinitrine ya çok az yanıt verir ya da hiç yanıt vermez. İnfarktüs ağrısı daha şiddetlidir, Hastayı adeta kıvrandım*. Buna karşılık angina ağrısında hasta hareketsizliği seçer, çünkü biraz istirahat etmesi halinde ağrının geçeceğini bilmektedir.
İnfarktüs atağı geldiğinde hasta, bir korku ve tedirginlik içindedir, ter döker, ani bir halsizlik çökmüştür. Bu sırada hasta bir hava açlığı içindedir, nefes darlığı (dispne) çekmektedir. Solunumu yüzeysel, fakat hızlıdır. Hastanın rengi solmuş ve morarmıştır. Bulantı-kusma gelişebilir. Çarpıntı sık rastlanan yakınmalardandır.
Yüksek tansiyonu olanlar nasıl beslenmeli? Tansiyona ne iyi gelir?
Yukarıda saydığımız bu belirtiler ortaya çıktığında gerek hastanın gerekse de yakınlarının bir miyokard infarktüsünden kuşkulanıp, hiç zaman kaybetmeksizin en yakın hastaneye başvurmaları gerekir. Hele ki hasta eski bir kalp hastası ise, bu belirtiler daha da uyarıcı olmalıdır. Angina pektorisi olan bu hasta dinlenmeye ve trinitrine karşın, birkaç dakika içinde angina atağını atlatmamışsa, zaman kaybetmeksizin en yakın hastaneye başvurmalıdır. Tedavi bölümünde bu konu ayrıntılarıyla incelenmektedir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?