Kronik yorgunluk sendromu altta yatan tıbbi bir durumla açıklanamayan aşırı yorgunluk ile karakterize komplike bir hastalıktır. Viral enfeksiyonlardan psikolojik birçok sebebe bağlanmaya çalışılsa da asıl sebebi bilinmeyen bir hastalıktır. Kronik yorgunluk sendromunun sebebi bilinmediği için tedavisi de bilinememektedir. Bu yüzden tedavisinde semptomların hafifletilmesine odaklanılır.
Kronik yorgunluk sendromunun bağırsak florası ile bağlantılı olduğu keşfedildi
Kronik yorgunluk sendromunun belirtileri; konsantrasyon eksikliği, hafıza kaybı, boğaz ağrısı, boyunda ve kol altında büyümüş lenf düğümleri, açıklanamayan kas ağrıları, şişkinlik veya kızarıklık olmadan eklemden ekleme geçen ağrılar, baş ağrısı, sürekli bir uyku hali, fiziksel veya zihinsel aktivitelerden sonraki 24 saat boyunca süren tükenmişlik hissi. Bu tarz belirtileriniz varsa bir doktora danışmanızda fayda var.
Her yaşta açığa çıkabilecek olan bu sendrom en çok 40’lı 50’li yaşlarda görülmektedir. Kadınlarda bu hastalığa daha çok rastlanır, sebebi kadınların doktora daha çok başvurması da olabilir. En önemli faktör ise strestir. Stres yönetimi zorluğu yaşan kişiler ve yoğun strese maruz kalan kişilerde gelişimi daha hızlı olabilmektedir.
Kronik yorgunluk sendromunda stres, üzüntü gibi durumların hastaların şikayetlerini arttırdığı biliniyor. Kişide major depresyon, anksiyete gibi psikiyatrik sorunlar görülüyor. Hastalığın etkileri birçok kaynakta sosyal izolasyon, psikolojik çöküntü, yaşam biçiminde meydana gelen değişiklikler, işten ayrılmalar olarak söyleniyor.
Dikkat! Depresyon kronik yorgunluk sendromuna neden olabilir
Ancak tüm bu faktörler bir araya geldiğinde depresyonda olan bir kişinin hayattan bir beklentisi, hayata karşı mücadele etme isteğinin kalmamasına sebep olabileceği düşünülebilir. Bu durumda intihar kaçınılmaz bir son olabilir.
Kronik yorgunluk sendromunda hastalığı geçirmekten çok hastalığın belirtilerini azaltmaya odaklanılır. Bu hastalık için birçok tedavi yöntemi denenmiştir. İlaç tedavileri, fizik tedavi, doğal bitkisel içerikli destekleyiciler… Hiçbirinin somut bir faydası olmamıştır. Ancak hormonal dengesizlikleri ve serotonin hormonundaki düzensizliğin psikolojik ve fiziksel olarak etkilerini kronik yorgunluk sendromunda görmekteyiz.
Refleks Terapi yöntemi ile uzun soluklu bir tedavi sonrasında hem bedenen hem de ruhen bir denge sağlayarak KYS’nin etkilerini somut olarak azaltmak mümkündür. Refleks Terapi hormonal çalışmaları kapsadığından dolayı kişideki dengesizlikleri düzenleme konusunda oldukça yardımcı olacaktır.”
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?