Kronik hastalıkların çözümü koruyucu hekimlikten geçer!

Yazan Hüseyin Kandemir
Kategori: Aile Hekimliği, İç Hastalıkları Print

TURDEP II ve CREDIT sonuçları örtüşüyor
bobrek_diyaliz_fosfatCREDIT Çalışması’nın sonuçlarına göre,  Türkiye’de kronik böbrek hastalığının (KBH) insidansı alarm veriyor ve hastalık epidemi boyutlarına ulaşmış durumda. CREDIT verileri, ülkemizde erişkinlerin % 15’sinin çeşitli evrelerde kronik böbrek hastası olduğunu ve 60 bin hastaya diyaliz uygulandığını gösteriyor. Hastalığın ülkemizdeki insidansının gelişmiş ülkelerin iki katı olduğu ve yıllık % 10 artış oranı ile 2015 yılında 100 bin kişilik bir prevelansa ulaşacağı belirtiliyor. Halen 1.5 milyar dolar olan tedavi maliyetinin iki katına çıkacağı tahmin ediliyor.

TURDEP II ve CREDIT Çalışmaları’ndan elde edilen sonuçların örtüştüğünü belirten Türk Nefroloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Ecder, “Veriler karşı karşıya olduğumuz tehlikeyi çok net bir şekilde ortaya koyuyor. CREDIT verileri, diyabet ve hipertansiyon oranlarındaki artışı gösteren çalışmalarla da uyuşuyor. Bu, sorunun ciddiyeti karşısında acil önlem alınması gerektiğini net şekilde ortaya koymaktadır. Kronik hastalıklar açısından oldukça önemli bir risk faktörü olan obezinin hızlı artışı durumun ciddiyetini arttırıyor. Oldukça karanlık bir tabloyla karşı karşıyayız ama karamsar olmaya gerek yok. Çünkü tüm bu sorular, uzun vadeli primer koruma tedbirleriyle etkili şekilde çözülebilir” dedi.

Uzun dönemli önlemler almak zorundayız
Giderek yaşlanan bir toplumda bu tür kronik hastalıkların artmasının kaçınılmaz olduğunu dile getiren Prof. Dr. Ecder, sözlerini şöyle sürdürdü: “70 yaş üstü kişilerin önemli bir kısmında kronik böbrek hastalığı sıklığı artıyor. Bu sorunların önemli bir kısmı tarama testleri,  erken teşhis ve etkili farkındalık yaratılarak azaltılabilir. Biz tüm bu konularda toplumu bilinçlendirmek istiyoruz. Sonuçta tüm kronik böbrek hastalarının diyaliz hastasına dönüşmesi gerekmiyor. Bu hastalar gelişim evresinde bilgilendirilir ve iyi takip edilirse sorun önemli oranda hafifler. Ayrıca sorunun çözümünde sistemli önlemler almak durumundayız. Burada primer koruyucu hekimlik gerçekten çok önemli bir işleve sahip olacaktır. Koruyucu hekimlik sorunun büyümesini önemli oranda azaltırken, tedavi maliyetlerini de ciddi şekilde azaltacaktır. Tabii bu önlemlerin karşılığının ancak uzun dönemde alınacağını bilmemiz gerekiyor.”

Koruyucu hekimlik neden geri planda kaldı?
aile_hekimi_logosuTürkiye’de sağlık sistemi içerisinde koruyucu hekimliğin zaman içerisinde geri planda kaldığını söyleyen getiren Prof. Dr. Ecder,  “Aslında sağlık sistemimiz buna çok uygun değil. Ama bunun çok sayıda sebebi var. Hekimlerin bu konuda çok iyi eğitilmesi ve aynı zamanda bu konuda ciddi bir devlet politikası oluşturmak gerekiyor. Sadece hekimlerin sorunla mücadele etmesi tek başına yeterli değil. Bakın sigara konusunda hekimler olarak yıllarca mücadele ettik ancak istediğimiz oranda bir gelişme sağlayamadık. Fakat bu bir devlet politikası haline getirilip kapalı ortamlarda sigara yasaklandığında bir günde ciddi bir mesafe alındı. Bu sorununun çözümü konusunda da ciddi bir devlet politikası oluşturmamız gerekiyor. Ayrıca toplumsal boyutlu farkındalık çalışmaları yapmak zorundayız. Yoksa kişisel çabaların pek önemli bir etkisi olmaz” dedi.

Tarama testleri önemli bir işleve sahip
Kronik böbrek hastalığının erken evrede tespiti için tarama testlerinin çok önemli bir işleve sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Ecder, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlar çok ucuz yöntemler ve erken aşamada pek çok hasta ortaya saptanabilmektedir. Ayrıca risk grubundaki hastalar için tansiyon ölçümü ve idrar testi gibi belirli kesin kurallar konulabilir. Özellikle aile hekimleri ve pratisyenlere yönelik eğitim çalışları yapılarak daha büyük sorumluluklar verilebilir. Ancak şunu da kabul etmek lazım, son zamanlarda koruyucu hekimlik konusunda çok başarılı adımlar atıldı. Belirli bir takım aşılama programları belirli hastalıkların yıllar içerisinde ortadan kaldırılmasında çok etkili oldu. Aslında ciddiye aldığımızda ağır sorunları bile kolayca çözebileceğimizi gösterdik.”

bobrek-hasta-sembolHer dönemin kendine özel sağlık sorunları yarattığının dile getiren Prof. Dr. Ecder, “Eskiden enfeksiyon hastalıkları çok daha ön plandaydı. Şimdi ise kronik hastalıklar önem kazanıyor. İnsan hayatının uzamasıyla birlikte hastalık sıkalası da değişiyor. Dolayısıyla bizimde sağlık sistemimizi bu yeni duruma göre yeniden yapılandırmamız gerekiyor. Bu ülkede istendiğinde önemli sorunlar bile belirli programlarla çözülebiliyorsa kronik hastalıklarda zaman içerisinde etkili önlemlere sorun olmaktan çıkarılabilir. Bence kara bir tablo var fakat karamsar olmamalıyız” dişe konuştu.

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla