Pankreas, başta kan şekeri düzenlenmesi olmak üzere hormonları ve sindirim için gerekli enzimleri salgılamaktadır. Akut pankreatitin en önemli nedenleri arasında alkol kullanımı ve safra yolu taşları gelmektedir. Yabancı ülkelerde alkol tüketimi akut pankreatitlerin birinci nedeniyken, ülkemizde safra taşlarına bağlı pankreatit daha sık görülmektedir. Fazla miktarda alkol tüketimi, pankreas dokusunda ödem ve akışın engellenmesine yol açarak hastalığa neden olabilmektedir. Safra taşları ise; safra kesesini bağırsağa bağlayan kanala geçerek burada kalıcı veya geçici tıkanıklığa neden olabilir. Pankreas kanalında tıkanıklık, ödem ve sonrasında da pankreatit tablosu ortaya çıkabilmektedir.
Başta bir kısım tansiyon ilaçları olmak üzere kişinin kullandığı ilaçlar, kanda trigliserid artışı, kalsiyum yüksekliğine neden olan hastalıklar da akut pankreatit yaratabilmektedir. Daha önceden akut pankreatit geçirmiş kişiler de tekrar ataklar için risk grubundadır.
Akut pankreatitin ilk ve en önemli belirtisi karın ve sırt ağrısıdır. Özellikle karnın üst bölgesinde başlayan ve sırta yayılan çoğu zaman kuşak tarzında karnı çevreleyen şiddetli bir ağrıdır. Ağrı genellikle akut ve ani başlangıçlı, giderek şiddetlenen tarzdadır. Ağrıya çoğu zaman bulantı ve kusma da eşlik etmektedir.
Bazı hastalarda idrar renginde koyulaşma, gözlerde sararma gibi bulgular da ortaya çıkabilir. Akut pankreatit oluşumu için risk taşıyan kişilerde bu bulgular ortaya çıktığında mutlaka en yakın hastaneye başvurulmalıdır. Kan tetkikleri ve ultrasonografik inceleme ile akut pankreatit tanısı konulabilmektedir. Tipik karın ağrısı, beraberinde bulantı ve kusma şikayeti de olan kişilerde kanda bakılan pankreas enzim (amilaz ve lipaz) düzeylerindeki yükselme akut pankreatit tanısının konulmasını sağlar. Tipik ağrısı olan, amilaz ve lipaz adı verilen değerleri yüksek olan kişilerde akut pankreatit tanısı konulduktan sonra sebebe yönelik olarak “karın ultrasonografik incelemesi” yapılmalıdır. Bu hem hastalığın nedeni hem de şiddeti hakkında bilgi sağlar. Bu sayede safra taşının olup olmadığı ve varsa kanalda tıkanıklığın devam edip etmediği hakkında bilgiler elde edilir.
Akut pankreatit hastalığında ilk olarak ilaç tedavisi uygulanır. Altta yatan sebebe göre endoskopik girişimler de gerekebilir. Hastada ilk olarak ağızdan beslenmenin kesilmesi, bozulan sıvı dengesinin yeniden sağlanması için serum tedavisi ve birtakım ilaçlar ile pankreas istirahate alınır. Altta yatan neden safra taşı ise ve safra yolu tıkanıklığı halen devam ediyorsa endoskopik olarak yapılacak müdahale (ERCP) ile safra kanallarının ağzı genişletilerek var olan taş dışarıya alınıp, akış yeniden sağlanarak hem safra kanalı hem de pankreas kanalındaki basınç düşürülmektedir.
Akut pankreatitte tedavi süresi hastalığın şiddetine göre değişkenlik gösterir. Hafif ve orta şiddetli pankreatitte birkaç gün içerisinde iyileşme sağlanırken, pankreas organında doku kaybı ile birlikte olan şiddetli pankreatitin tedavisi hem daha güçtür hem de daha uzun sürmektedir. Bu gibi durumlarda oluşan ölü dokuların temizlenmesi için endoskopik ve/veya cerrahi müdahale gerekebilmektedir.
Belirtisi sırt ağrısı olan 5 ciddi hastalık: Fibromyalji, Skolyoz, Osteoporoz…
Akut pankreatit hastalığı erken ve doğru teşhis edildiği takdirde uygun tedavi ile kontrol altına alınabilir. Ancak hastalığın nasıl seyredeceğini kesin olarak ön görmek her zaman mümkün olmayabilir. Bu nedenle hastaneye yatırılarak tedavi edilen kişide, belirli aralıklarla tekrarlanacak tetkikler sayesinde hastalığın gidişatı hakkında fikir sahibi olunarak tedavi yeniden şekillendirilir. Hafif ya da orta şiddetli pankreatitte çoğu zaman tam bir iyileşme söz konusu olmaktadır. Şiddetli pankreatit tablosu ise hayati risk taşıyan ciddi bir hastalıktır. Özellikle alkol kullanan, safra taşı tanısı konulmuş kişiler, trigiliserid değerleri yüksek olan ve bazı grup tansiyon ilaçlarını kullanan kişiler risk altında oldukları için karın ağrısı ortaya çıktığında akut pankreatit açısından değerlendirilmelidirler.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?