Erkeklerde 40, kadınlarda ise 50 yaş sonrasında özellikle ailesinde kalp rahatsızlığı öyküsü bulunanlar kalp ve damar hastalıkları açısından risk altındadır. Bunlar değiştirilemez ve önlenemez faktörlerdir. Ancak şişmanlık, kan basıncı yüksekliği (hipertansiyon), sigara (tütün ürünleri), şeker hastalığı, hareketsiz yaşam, kan yağlarının yüksekliği (kolesterol yüksekliği) diğer risk faktörleri arasındandır ve pek çoğu önlenebilmekte ya da yaşam tarzı değişiklikleri ile kontrol altına alınabilmektedir.
Kalp hastalıklarının temeli çocukluk çağlarında atılmaktadır. Çocuklara doğru davranış örnekleri gösterilmeli ve onlara sağlıklı yaşama prensipleri aşılanmalıdır. Çocukken edilen alışkanlıklar kalıcıdır ve tüm hayatı etkilemektedir.
Ağır yağlı yiyecekler, yağda kızarmış besinler, katı yağlar ve şekerli besinlerden uzak durmak gerekmektedir. Doymuş yağ gereksinimi (katı yağlar) genelde diğer besinlerden sağlanmalı bu nedenle ekstra katı yağ alınmamalıdır. Özellikle aşırı doymuş olan margarin gibi yağlardan uzak durulmalıdır. Şekerli besinler hem aşırı kalori değerlerine sahiptir hem de insülin yanıtını artırarak şişmanlama nedeni olup kan yağlarının kontrolünü güçleştirmektedir.
Günlük beslenme düzeninde öğün atlanmaması çok önemlidir. Çünkü vücut öğün atlandığında daha sonra da aç kalabileceğini düşünerek vücuttaki cimri genler aracılığıyla alınan besinlerden depolama yoluna gidecektir.
Ülkemizde ekmek tüketimi oranı çok yüksektir. Ekmeğin bir diliminin 70-100 kalori olduğu unutmamalıdır. Her öğünde ince bir dilimden fazla ekmek yenmemelidir.
Hareketsiz yaşamla kalp ve damar hastalıkları arasında doğrudan bir ilişki bulunmaktadır. Haftada 1 saatin altında hareket, kalp rahatsızlığına davetiye çıkarmaktadır. Düzenli ve sürekli fiziksel aktivite hem kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlar, kilo kontrolünü kolaylaştır hem de kan şekerinin düzenlenmesine katkıda bulunur.
Sigara ile kalp damar hastalıkları gelişimi ve ölümler arasında matematiksel bir ilişki vardır. Sigara damar sertliği hastalığının gelişmesi ve ilerlemesine neden olurken diğer yandan kalp krizini tetiklemektedir. Az miktarda sigara içmenin dahi zararlı olacağı akılda tutulmalıdır. Aşırı alkol tüketimi de hem aşırı kalori kaynağı olarak kilo kontrolünü engellemekte hem de kan yağlarını bozmaktadır.
Kalp hastalığı riskini bilmek ve olası ciddi hrahatsızlıklara karşı önlem almak için düzenli sağlık kontrollerinin yaptırılması çok önemlidir. Erkekler 40, kadınlar 50 yaşından sonra yılda en az bir kez doktora giderek gerekli tetkikleri yaptırmalıdırlar. Tansiyon ilaçları konusunda doktor önerileri uygulanmalıdır. Tansiyon ilaçları alışkanlık yapmaz fakat tansiyon ancak ilaçlarla kontrol altına alınabilmektedir. Kan şekeri için ilaçların yanında diyet ve sporun öneminin de unutulmaması gerekmektedir. Kan yağlarını düşürmenin ve kontrol altında tutmanın birinci adımı, sağlıklı beslenme ve hareketli yaşamdır. Ancak gerekli olduğunda doktor kontrolünde kan yağlarını düşürücü ilaç kullanılabilmektedir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?