Yaşamak için gerekli tüm fizyolojik ve kimyasal işlemler kanın dolaşımı ile sağlanmaktadır. Kalpte özelleşmiş elektrik üreten ve üretilen elektrik akımının iletimini sağlayan hücreler kimyasal değişiklikleri elektriğe ve mekanik bir uyarıya dönüştürülerek kalp kasının kasılması ve gevşemesi ile kanın dolaşımını sağlamaktadır. Aritmi; şok, bayılma, epilepsi benzeri nöbetler, geçici görme ve konuşma bozuklukları, inme, felç, ani kardiyak ölüm gibi çok ciddi tabloların dışında çarpıntı, duraklama, boşluk hissi gibi silik iyi tanımlanamayan şikayetlere neden olabilmektedir. Bazen ise başka nedenlerle yapılan bir incelemede rastlantısal olarak tanı alacak kadar sessiz seyredebilmektedir. Aritmi yaş ve cinsiyet ayırt etmeksizin birçok kişide görülmektedir.
Bazı aritmiler ciddi bir tehlike göstermese de çok fazla şikayet nedeni olabilmektedir. Bunun yanında çok sessiz ama ‘’ Atrial fibrilasyon’’ gibi kendisi şikayet nedeni olmadığı halde hiçbir yakınması olmayan bazı hastalarda ölüme ya da sakat kalmaya neden olan inme riski taşıyan bir hastalık veya ailesel geçişli çok tehlikeli ilk bulgusu ani kardiyak ölüm olabilen başka bir grup hastalıkta aritmik hastalıklar içinde yer almaktadır.
Aritminin hissedilmesinde kişisel faktörler belirleyicidir. Öncelikle bazı hastalar olağanüstü doğrulukla kalp ritimlerindeki hafif değişiklileri bile algılarken bazıları ise çok ciddi aritmik değişiklerin bile farkında olmayabilmektedir.
Kalple ilişkili birçok hastalık aritmi nedeni olabilmektedir. Kalbin yapısal düzenlenmesini belirleyen genetik ve gelişim aşamalarındaki defektler ( doğumsal kalp hastalıkları) sonradan gelişen yapısal donanımını(damarlarını, kas yapısını ya da kalbin zarını ) etkileyen hastalıklar da aritmi nedenidir. Bütün kardiyak yapı normalken yalnız elektrik merkezi ve iletim sistemi ile ilişkili olan doğumsal ya da edinsel hastalıklarda aritmi nedenidir.
Bir atağın başlama şekli aritminin tipi veya tercih edilecek tedavi için ipuçları verebilmektedir. Kalp boşluklarında büyüme olan kalbin kasılma gücünde azalma olan bir grup hastanın da hayatı tehdit eden aritmiler için aday olduğu bilinmektedir. Aritmi ile tanı alan hastaların incelenmesinde hipertansiyon, akciğer hastalıkları, tiroid hastalıkları, kalp kapak ve damar hastalıkları da sıklıkla saptanmaktadır.
İskemik kalp hastalığı (sessiz göğüs ağrısı) belirtileri ve tedavisi
Aritmilerin ilaçla tedavisi bir zamanlar tek seçenek iken şu anda çoğu vakada destekleyici bir rol oynamaktadır. Kateter ablasyonu, radyofrekans (RF) dalgaları verilerek yapılan ritim bozukluğu tedavisidir. Kateter ablasyon yöntemiyle tedavide başarı oranı % 60-80 seviyelerine kadar yükselmektedir. EPS ile tespit edilen noktalara verilen radyofrekans dalgaları ile kalpte çarpıntıya neden olan ve normalde olmaması gereken odak ve ileti yolları yakılarak sonlandırılmaktadır ve başarı oranı yüksektir.
Öte yandan kalp bloklarında kalbin uyarılması için dizayn edilen kalp pilleri çok ciddi gelişmeler göstererek tedavide önemli yer almaktadırlar. Ayrıca CRT adı verilen kardiyak resenkronizasyon cihazları ise seçilmiş uygun hastalarda(sol dal bloğu olan medikal tedaviye yanıtsız kalpte büyüme olan ileri kalp yetersizliklerinde) kalpte mevcut olan asenkronik çalışmayı düzelterek hastaların fonksiyonel kapasitelerinde düzelme yaratmaktadır. Tedavi sırasında verilen ilaçlar dikkatli seçilmelidir. Aksi takdirde yan etkileri fazla olan bu ilaçlar aritmiyi artırabilmektedir.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?