“Panik atak bir kaygı bozukluğudur. Panikler zaman zaman gelir. Arada kalan dönemler başlarda normaldir. Ancak ataklar arttıkça hastanın atak beklentisi ortaya çıkar. Ataklar arası dönemlerde de atak beklentisiyle oluşan bir kaygı durumu meydana gelir. Bu durumda ise gündelik işlevler kısıtlanmaya başlar. Hastanın aklında sürekli ‘Acaba atak gelir mi?’ sorusu dolanır.
Bir yere gidecek olsa, bir ulaşım aracına binecek olsa, metroyla yerin altına inecek olsa, asansöre binecek olsa hep aklında bu soru vardır. Hatta banyoya girdiğinde bile rahat edemez duruma gelir bir süre sonra. Atak ansızın gelecek ve kendisi çaresizce atağa maruz kalacak, bulunduğu ortamdan kaçıp kurtulamayacak ve kimse de yardımına koşamayacak şeklinde kurar.
Bu kurgu hastayı daha kaygılı ve çekinik kılar. Gündelik yaşam olaylarından o denli kaçınır ki evliliği ve cinsel hayatı bile olumsuz etkilenir. Zira atak o sırada bile gelebilir. Ya gelirse o halde çaresizce ne yapacaktır?”
Panik atağın ağır sonuçları olabilen bir hastalık olduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Evrensel, “Panik atak tedavisinde öncelikle bir psikiyatri hekiminden yardım alınmalıdır. Psikiyatri uzmanı kapsamlı şekilde hastayı dinleyecek, muayene edecek ve gerekli beyinsel ve bedensel tetkikleri planlayacaktır. Zaman zaman panik atakların tetikleyicisi guatr, şeker hastalığı, insülin direnci, böbrek üstü bezi tümörleri, kansızlık, kalp kapak bozuklukları, kalp ritim bozuklukları, uyarıcı ilaç kullanımı, bir takım ilaç yan etkileri, aşırı çay-kahve tüketimi gibi bedensel hastalık ya da durumlar olabilir” diye konuştu.
Psikiyatri uzmanı bütün bunları gözden geçirdikten sonra sorunun kaynağına ulaşacaktır. Sorun bedensel bir takım hastalıklar ise ilgili tıp bölümüne yönlendirilecektir. Zaman zaman hastalarımız acil servis, dahiliye ya da kardiyoloji gibi diğer branş hekimlerince psikiyatriye yönlendirilirler zaten.
Eğer sorun psikiyatrik ise gerekli ilaç ve terapi planı yapılacaktır. Hastanın önerilen bu tedaviyi dikkatle uygulaması gerekir. Hekimin önerdiği zaman takip randevusuna ve terapiye katılmalıdır. İlaçlarının dozları muayene bulguları ve ilaç kan düzeyi ölçümü ile ayarlanacaktır. Bu kan tahlili ile hastanın genetik yapısına uygun şekilde ilaç ve doz belirlenecektir. Tedavi süresince kafein alımının kısıtlanması faydalı olacaktır. Zira kafein yani çay, kahve ve kola uyarıcıdır ve vücutta alarm durumu meydana getirir. Bu durumda ise stresli yaşam olayları daha şiddetli algılanır.”
Yrd.Doç.Dr. Evrensel, panik atak hastalarına şu önerilerde bulundu:
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?