Kadınların korkulu rüyası

8 Mayıs 2014 | Kategori: Kadın Hastalıkları, Kanser, Medyada Sağlık Haberleri Print

35 Paylaşım

Erken teşhis ve doğru tedavi planlaması ile rahim ağrı kanseri ile baş etmenin mümkün olabildiğini belirten Memorial Hizmet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Nadide Korkut, hastalığın en önemli nedeninin cinsel yolla gecen HPV, yani human papilloma virüs olduğunu söyledi.

Hastalık, HPV’nin neden olduğu anormal hücrelerin yayılması ile oluşuyor. Ancak bu anormal hücrelerin kansere dönüşmesi uzun yıllar sürebiliyor. HPV son derece yaygın, bulaşıcı ve bazen hiç belirti vermeyen, cinsel yolla gecen bir virüs. Belirti göstermediği için yayılması çok kolay olan HPV ‘nin 100’den fazla türü var ve hepsi kanserojen değil.

Her 10 kadından 8’inin bu virüsle 50 yaşına kadar karşılaştığını belirten Dr. Korkut, vücudun güçlü bağışıklık sistemiyle bu virüsleri yenebildiğini, ancak bazen kanserojen virüslerin rahim ağzında anormal hücreler oluşturarak; yıllar sonra rahim ağzı kanseri meydana getirebildiğini aktardı. Bazı HPV tiplerinin ise genital siğillere neden olabildiğini övurgulayan Korkut, şönları söyledi: “Bunların tedavisi cerrahi olarak siğili almak, koterize etmek(yakmak),kriyo yapmak(dondurmak) ve ilaç planlamasıdır. Genital siğiller kadında ciddi bir psikolojik yıkım yaratabilmektedir. Özellikle bulaşıcı olması; tedaviden sonra tekrar edebilmesi ve tedavinin ağrılı ve zaman alıcı bir süreç olması kadında ciddi psikolojik problemler yaratabilir.”

KİŞİSEL TEMİZLİK VE HİJYEN ÖNEMLİ
HPV %90 cinsel yolla; % 10 ise el ile temas, tuvalet ve kişisel hijyen malzemeleri ile bulaşabiliyor. Birden fazla partnerin bulunması, HPV bulaşıcılığı acısından riski artırıyor. HPV; cinsellik dışında bebeğe doğum esnasında da geçebiliyor ve bu nedenle bu gebeliklerde sezaryen gerekebiliyor. Çünkü bazı HPV virüsleri çocukta ilerleyen yıllarda farenks (boğaz) kanseri oluşturabiliyor. Virüs 72 saat yaşayabildiği için bebek bakıcılarının ellerinden de bebeklere geçebiliyor.

JİNEKOLOJİK MUAYENE VE SMEAR TESTİ HAYAT KURTARIR
HPV’nin 2 ay ya da 10 yıl önce vücuda girme ihtimalinin bulunduğunu, bir kez cinsel ilişkide bulunmanın bu kansere yakalanma olasılığını gösterdiğini vurgulayan Dr. Korkut, “Yani yıllar önceki bir ilişkiden kapılan virüs; karşımıza 10 yıl sonra rahim ağzı kanseri olarak çıkabilmektedir. Çoğu zaman hiçbir belirti vermez. Bu nedenle düzenli jinekolojik muayene ve smear testi yapılması önerilir. Çünkü papsmear, HPV ’nin hücrelere yaptığı erken hasarın anlaşılmasını ve hastanın kontrol altında tutulmasını sağlar. Ayrıca artık PRC tekniğiyle; kanserojen olan HPV tiplerini de tespit edilebilmesi mümkündür” diye konuştu.

‘45 YAŞINA KADAR KADIN VE ERKEKLERE AŞI UYGULANMALI’
HPV’ye karşı aşı yapılmasının da rahim ağzı kanserinden korunmada en önemli yollardan biri olduğunu söyleyen Op. Dr. Nadide Korkut, “Aşının cinsel ilişkiden önce tüm genç kızlara ve mümkünse 45 yaşa kadar tüm kadınlara ve erkeklere de yapılması gerekmektedir. Çünkü HPV erkeklerde de bazı kanser türlerine yol açmakta ve taşıyıcılıkla HPV aktarımına neden olmaktadır” ifadesini kullandı.