Kadınlarda gizli gelişen kalp krizine karşı yeni bulgular saptandı

11 Ocak 2012   |    5 Ocak 2020    |   Kategori: Kardiyoloji Print

Anjiyografide KAH saptanmayan hastalarda kalp krizi geçirebilir

Langone Tıp Merkezi Kalp ve Damar Hastalıkları Enstitüsü tarafından yapılan ve Circulation Dergisinde yayımlanan bir çalışmada kadınlarda kalp hastalığına neden olan gizli bir bulgu olduğu saptandı. Çalışmada önemli düzeyde koroner arter hastalığı (KAH) olmayan bazı kadınlarda miyokard infarktüsünün (kalp krizi) arkasındaki mekanizmanın plak erozyonu (plak rüptürü veya kolesterol plakların ülserasyonu) olduğu belirlendi.

New York Universitesi Langone araştırmacıları, koroner arterleri açık olan 50 kadında, intravasküler ultrason (IVUS) ve kardiyak manyetik rezonans (MRI) aracılığıyla kalp krizinin nedenini araştırdı. Çalışma sonunda anjiyografi sonuçları normal olan ve kalp krizi geçiren kadınların %38’inde kalp krizinin, anjiyografide görülemeyen plak erozyonu sonunda meydana geldiği saptandı. Bu çalışma, anjiyografi sırasında KAH saptanmayan, ancak ani miyokard infarktüsü geçiren kadınların değerlendirilmesinde IVUS ve kardiyak MRI teknolojilerinin kullanıldığı ilk prospektif çalışma olma özelliğini taşıyor. Bu görüntüleme teknikleri sayesinde bu tür kalp krizi olgularının kaynağı saptanabiliyor. Ayrıca bu teknikler ileriye dönük tedavi hedeflerinin geliştirilmesinde de kullanılabiliyor.

Çalışmanın araştırmacılarından, Langone Kardiyovasküler Klinik Araştırma Merkezi Kardiyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Harmony Reynolds, bu hastalarda da, kalp krizinin tıpkı anjiyografide koroner arterleri açık görünen kadın ve erkek hastalarda olduğu gibi geliştiğini belirtti. Çalışmada anjiyografide normal görülen arterlerdeki plak rüptürleri, intravasküler ultrason aracılığıyla saptandı. Prof. Dr. Reynolds, kalp krizi geçiren ve anjiyografi sonuçları normal görünen kadın hastalara bu sonuçlar nedeniyle kalp krizi geçirmediğinin söylenmiş olabileceğini belirtti. Bu çalışmada plak erozyonunu saptamak ve kalp krizi geçiren hastaları teşhis etmek için kullanılan başka bir görüntüleme tekniğinin başarısı da ortaya konmuş oldu.

Araştırmacılar, çalışma sonuçlarının önemli olduğunu, çünkü anjiyografide koroner arter hastalığı saptanmayan hastaların da kalp krizi geçirebileceğini ve bu hastalara ileride görülebilecek kalp hastalıklarına karşı koruyucu antitrombotik ve statin gibi hayat kurtaran ilaçların verilememe olasılığı olduğunu vurguladı.

Kalp krizlerinin birçoğuna tamamen ya da ileri düzeyde tıkalı arterler neden olur. Bu hastalarda koroner arter hastalığı, bir kardiyolog tarafından yapılan anjiyografi ile saptanabilir. Anjiyografi mevcut koroner arter tıkanıklıklarını görüntüleyen bir yöntemdir. Ancak, başta kadın hastalar olmak üzere, kalp krizi geçiren bazı hastaların anjiyografi sonuçlarında tıkalı damara veya ileri düzeyde koroner arter hastalığına rastlanmadığı biliniyor. Bu hastalarda arter, aşınmış kolesterol plağı nedeniyle aniden ve ileri düzeyde tıkanır ve sonrasında kanın tehlikeli düzeyde pıhtılaşmasına neden olur. Kalp krizi geçiren bazı hastalara anjiyografi yapılırken, kan pıhtısı kendiliğinden dağılabilir ve arterin normal görünüm kazanmasına neden olabilir.

Prof. Dr. Reynolds, anjiyografi ile saptandığı üzere, KAH’ın eşlik etmediği miyokard infarktüsünün sanıldığından daha sık meydana geldiğini ve hem hastaların hem de hekimlerin bu tür bir kalp krizi türünden haberdar olması gerektiğini vurguladı. Dr. Reynolds, bu tür kalp krizlerinin de aslında gerçek bir kriz olduğunu ve ileride gelişebilecek kalp hastalıklarını önlemek için gerekli adımların atılması gerektiğini hatırlattı.

KAYNAK: Mechanisms of Myocardial Infarction in Women Without Angiographically Obstructive Coronary Artery Disease. H. R. Reynolds, M. B. Srichai, S. N. Iqbal, J. N. Slater, G. B. J. Mancini, F. Feit, I. Pena-Sing, L. Axel, M. J. Attubato, L. Yatskar, R. T. Kalhorn, D. A. Wood, I. V. Lobach, J. S. Hochman. Circulation, 2011; DOI: 10.1161/CIRCULATIONAHA.111.026542

Makalenin tamamına erişmek için aşağıdaki linke tıklayınız.

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/21900087

YAZIYI PAYLAŞ

YORUMUNUZ VAR MI?

guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Araç çubuğuna atla