IL-1β aktivasyonu vücudu saldırılardan koruyabilir

0 Paylaşım

İmmün sistemin her zaman bir yedek plan vardır!

Kaliforniya Üniversitesi, San Diego Tıp Fakültesi tarafından yapılan ve Nature Immunology dergisinde yayınlanan yeni bir çalışmaya göre, vücudun ‘doğal immünitesi’ iflas ettiğinde, immün sistemin vücudu enfeksiyonlardan korumak için bir yedek mekanizması bulunuyor.

Doğal immünite, vücudu bakteri ve virüslerin yol açtığı enfeksiyonlara karşı korur; fakat kontrol altında tutulamazsa inflamasyona ve kalp hastalığı, artrit, tip 2 diyabet ve kanser gibi kronik hastalıklara yol açabilir. Nükleer faktör kapa B (NF-ĸB) olarak bilinen molekül, vücudun doğal immün yanıtının ‘ana düzenleyicisi’ olarak kabul edilir. Bu molekül, enfeksiyon sinyallerini alır ve inflamasyonu yok etmek için genleri aktive eder.

San Diego Tıp Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Michael Karin tarafından yürütülen çalışmada, genetik özelliklerinin NF-ĸB aktivasyon yolağını bloke ettiği laboratuvar farelerinin immün fonksiyonları incelendi. Bu fareler bakteriyel enfeksiyona yüksek düzeyde yatkın olmakla birlikte, araştırmacılar NF-ĸB’si olmayan farelerin, normal farelerden daha hızlı bir şekilde, cilt enfeksiyonuna yol açabilecek bakterileri yok edebildiklerini buldu. Prof. Dr. Karin, NF-ĸB’si olmayan farelerin interlökin-1 beta (IL-1β) olarak bilinen immün sistemi aktive edici bir molekül ürettiklerini ve bu molekülün de nötrofil denilen beyaz kan hücrelerinin sayısını önemli düzeyde artırmak için kemik iliğini stimüle ettiğini ifade ediyor. Nötrofiller, enfeksiyona karşı ana savunma mekanizmasını oluşturur ve doğal antibiyotik enzimleri ve proteaz enzimleri ile bakterileri yutma ve yok etme özelliklerine sahiptir.

Bu çalışma, doğal immün sistemin istilacı bakteriyel enfeksiyonlara karşı aslında iki savunma stratejisinin olduğunu gösteriyor. Kısacası, IL-1β de, NF-ĸB olmadığı zamanlarda oldukça etkin bir güvenlik sağlıyor. Çalışmanın araştırmacılarından Prof. Dr. Victor Nizet de, bakteriyel patojenlere karşı immün sistemin yedek bir stratejiye sahip olmasının önemli olduğunu ve çok sayıda bakterinin NF-ĸB aktivasyonu için gerekli yolakları baskıladığını bildiklerini ve bu tür durumlarda IL-1β’nin tehditlere karşı vücudu koruyabileceğini öğrendiklerini dile getirdi.

Kısa süreli savunma mekanizmasında etkili olmakla birlikte, NF-ĸB aktivasyonu olmayan farelerde nötrofillerin sayısında da önemli düzeyde bir artış görüldü. Bu aktivesi olan immün hücreler çeşitli organlarda inflamasyona neden oldu ve hayvanlarda prematür ölümlere yol açtı. Antiinflamatuvar ve antikanser tedavilerinde biyoteknoloji ve ilaç endüstrisi şunu göz ardı ediyor: NF-ĸB sinyalinin uzun süreli bloke olması sonucunda yeni tedaviler geliştirilebilse de, bu çalışmada kaydedilen riskler de göz ardı ediliyor.

Dr. Karin, aşırı nötrofil yanıtına karşı, tedaviye ikinci bir IL-1β inhibitörü eklenirken çok dikkatli davranılması gerektiğini ve ne yazık ki NF-ĸB ve yedek IL-1β yolağının olmaması durumunda, farelerin bakteriyel enfeksiyona oldukça yatkın olabildiklerini ifade etti. Tüm bu veriler göz önünde bulundurulursa, UC San Diego Tıp Fakültesinin yaptığı bu çalışma, yüksek düzeyde etkin doğal immünite için gerekli karmaşık ve düzenleyici yolaklara bir ışık tutuyor. Bilim adamları, inflamatuvar hastalıklara karşı yeni ilaçların geliştirilmesi için yapılacak araştırmalarda bu yolakların birbirleriyle olan ilişkilerinin de dikkate alınması gerektiğini vurguladı.

KAYNAK: Li-Chung Hsu, Thomas Enzler, Jun Seita, Anjuli M Timmer, Chih-Yuan Lee, Ting-Yu Lai, Guann-Yi Yu, Liang-Chuan Lai, Vladislav Temkin, Ursula Sinzig, Thiha Aung, Victor Nizet, Irving L Weissman, Michael Karin. IL-1ß-driven neutrophilia preserves antibacterial defense in the absence of the kinase IKKß. Nature Immunology, 2010; DOI: 10.1038/ni.1976