26. Ulusal Kardiyoloji Kongresi’nde pek çok ilke imza atıldı
Türk Kardiyoloji Derneği tarafından düzenlenen ve Türkiye’nin en büyük tıp kongresi olma özelliği taşıyan 26. Ulusal Kardiyoloji Kongresi 4 binin üzerinde kardiyologun katılımı ile gerçekleştirildi. 22-24 Ekim 2010 tarihinde İstanbul Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan kongrede Global Interventional Summit ve 7.Türk Dünyası Kardiyoloji Birliği Kongresi’nin de aynı tarihlerde yapılması nedeniyle ayrı bir canlılık yaşandı. Giderek uluslararası boyut kazanan kongreye başta Balkan ülkeleri ve Ortadoğu’dan olmak üzere dünyanın farklı coğrafyalarındaki kardiyoloji uzmanları da büyük ilgi gösterdi.
Kalp hastalıklarında artış var
Kongre öncesinde düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulunan TKD Yönetim Kurulu üyeleri önemli saptamalarda bulundular. Türk toplumunun giderek yaşlanmasıyla tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaşa bağlı kalp hastalıklarının görülme oranının arttığını belirten TKD Başkanı Prof. Dr. Oktay Ergene, şu bilgileri verdi: “Türkiye nüfusunun yaklaşık beş milyonunun 65 yaş ve üstünde olduğu biliniyor. Nüfusun iki milyonunu ise 75 yaş ve üzerinde. Ülkemizde ortalama yaşama süresi gelecek on yılda kadınlarda ortalama 79, erkeklerde ise 73 olması bekleniyor. Yaşlanan nüfus ile birlikte buna bağlı kalp hastalıklarının sıklığı da giderek artacak.”
Girişimsel kardiyolojide önemli gelişmeler var
Türkiye’de kardiyoloji alanında çok önemli gelişmeler sağlandığını dile getiren Prof. Dr. Ergene, “Önümüzdeki yıllarda kalp ameliyatlarında neştersiz yöntemler giderek artacak. Ameliyatsız, anjiyo ile uygulanan yapay kalp kapakları ve mandallama gibi yeni yöntemlerin yakın geleceğe yön vermesini bekliyoruz. Klasik yöntemlerle göğüs kafesi açılarak yapılan ve yüksek risk taşıyan ameliyatlar giderek tarihe karışacak. Son on yıldır geliştirilen ancak yaygın olarak 2007 yılında uygulanmaya başlanan ameliyatsız, anjiyo ile uygulanan yapay kalp kapakları ve mandallama gibi yeni yöntemler gelecek 5 yıla damgasını vuracak. Önümüzdeki yıllarda yüksek riskli hastalarda ameliyatsız yöntemler açık kalp ameliyatının yerine geçecek ve bu yöntemler yüksek risk taşıyan hastalarda hayat kurtarıcı olacak.”
Aşk, müzik, ritim ve dans
Avrupa Kardiyoloji Derneği Başkanı Michel Komajda ‘nın da konuşmacı olarak katıldığı kongrenin bu yılki teması da ilgi çekiciydi. “Kalp-Aşk-Tasavvuf” olarak belirlenen tema kapsamında Mercan Dede “kalp ritmi üzerine kurgulanmış” bestesini Ulusal Kardiyoloji Kongresi’nin açılış günü için yeniden düzenledi. Mercan Dede’nin kareografisini Modern Dans Topluluğu Kareografı Beyhan Murphy hazırladığı kalp ve aşk temalı Modern Dans Topluluğu dans gösterisi eşliğinde sunduğu performans büyük ilgi gördü. Gece Mercan Dede’nin ‘Secret Tribe’ projesi ve semazen gösterisi ile devam etti.
Pek çok ülkeden yüzlerce uzmanı buluşturan zirve
Kongre kapsamında bu yıl TKD ve SCAI (Kardiyovasküler Anjiografi ve Girişimler Derneği) tarafından işbirliği içinde düzenlenen SCAI Global Interventional Summit (Küresel Girişimsel Zirvesi) dünya çapında girişimsel kardiyologları bir araya getirdi. 26. Ulusal Kardiyoloji Kongresi ile bir arada düzenlenen Zirve, girişimsel kardiyoloji alanında dünyanın bilgi zenginliğinin farklı bölgelerden gelen girişimsel kardiyologlar tarafından tartışılıp paylaşıldığı benzersiz bir platform yarattı.
22-24 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen üç günlük zirve süresince bölgesel girişimsel dernekler ve çalışma grupları tarafından organize edilen yuvarlak masa toplantıları, soru cevap oturumları, didaktik sunumlar, vaka sunumları ve sempozyumlar düzenlendi. Buna ek olarak 12 farklı ülkeden girişimsel kardiyologlar tarafından gerçekleştirilen ilgi çekici canlı operasyonlarda kongre boyunca tüm dünyadan izlenebilecek şekilde yayınlandı.
Düzenlenen etkinliklerle ilgili bir değerlendirme yapan Girişimsel Zirve Direktörü Prof. Dr. Ziyad Hijazi, “Bu zirve dünya çapında en iyi girişimsel kardiyologları bir çatı altında toplayan inanılmaz bir fırsat sundu. Bugüne kadar böylesine büyük mesleki ve eğitimsel ortamda yüz yüze gelme fırsatı yakalayamamıştık. Zirve fevkalade bir öğrenme ortamı, uzmanlık alanımızın daha da gelişmesi için önemli bir fırsat oldu. Girişimsel Zirve 20’den fazla uluslararası derneğin olağanüstü çabalarının bir sonucudur” diye konuştu.
Başarıyla düzenlenen zirve sayesinde dünyanın pek çok yerinden çok sayıda uzmanın bilgi paylaşma imkanına kavuştuğunu söyleyen Zirve Eş-Direktörü ve North Shore Üniversitesi Kardiyak Kateterizasyon Direkötürü Prof. Dr. Ted Feldman, şöyle konuştu: “Zirve dünyanın farklı bölgelerinden ve farklı uygulama alanlarından profesyoneller olarak bir araya gelerek bilgi ve tekniklerini paylaşmamıza, birbirimizden yeni bilgiler öğrenerek bizi birbirimizden ayıran kültür ve coğrafi ayrılıkları ortadan kaldırmamıza imkan tanıdı. Bu bilgi paylaşımı mevcut teknikler ile yeni teknikleri bir araya getirip hastalarımıza mümkün olan en iyi bakımı sunmamızı sağlayacak geniş bir perspektif kazanmamıza yardımcı oldu.”
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?