Bu nedenle sigorta sözleşmeleri her zaman gelecek (bilinmeyen) dönem için yapılır. Bununla birlikte kimi durumlarda geçmişe etkili sigorta yaptırmak da mümkündür. Bu durum malpraktis sigortaları bakımından da geçerlidir.
Bu husustaki temel kural Türk Ticaret Kanununun 1458 inci maddesidir. Bu maddeye göre, malpraktis sigortaları sigorta himayesi sözleşmenin yapılmasından önceki bir tarihten itibaren başlayacak şekilde yapılabilir. Bir diğer ifade ile bugünden geçmiş yılı kapsayacak şekilde malpraktis sigortası yapılması mümkündür.
Ancak, burada önemli bir husus atlanmamalıdır.Geçmişe etkili sigortada rizikonun gerçekleştiği sözleşmenin yapıldığı tarihte biliniyorsa bu sigorta geçersizdir.Örneğin bir doktor kendisine karşı malpraktis davası açıldığını öğrendikten sonra, malpraktis olayının meydana geldiği tarihi kapsayacak şekilde geçmişe etkili sigorta yaptırır ise bu sigorta sözleşmesi sigorta şirketi bakımından bir borç doğurmaz. Ancak doktor kendisine karşı dava açıldığını biliyor olması sebebiyle yaptırdığı sigortadan kaynaklanan prim borcunu sigortacıya ödemek zorundadır. Yargıtay’ın yaklaşımı da bu yöndedir.
Burada rizikonun ne zaman gerçekleştiğinin belirlenmesi gerekmektedir. Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.1 maddesi uyarınca, sigortalının kendisinden tazminat talebinde bulunulduğunu öğrendiği ya da zarar görenin doğrudan doğruya sigortacıya başvurduğu anda riziko gerçekleşmiş sayılır.
Bu hüküm uyarınca doktordan dava yoluyla ya da bir ihtarname ile tazminat talebinde bulunulduktan sonra yapılan sigorta geçersiz olacaktır. Bununla birlikte bir malpraktis davası açılacağı iddiası ya da tehdidi rizikonun gerçekleşmiş olduğu anlamına gelmez. Bu nedenle bir hastanın doktora karşı tazminat davası açacağı söyleminde bulunması halinde doktorun geçmişe etkili sigorta yaptırması mümkündür. Bu ihtimalde yapılan sigorta sözleşmesi geçersiz sayılamaz.
Burada bir diğer önemli husus da kamuda çalışan doktorların durumudur. Anayasa ve Devlet Memurları Kanunu uyarınca kamuda çalışan doktorlara karşı doğrudan tazminat davası açılması mümkün değildir. Bu tür davaların öncelikle kamu idaresine karşı açılması gerekir. Bu durumda acaba bir doktor kendisinin eyleminden dolayı kamu idaresine karşı dava açıldığı bilgisine ulaştıktan sonra geçmişe etkili sigorta yaptırır ise bu sigorta sözleşmesi geçerli olur mu?
Bu ihtimalde henüz doktora karşı açılmış bir tazminat davası olmadığından Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.1 maddesi anlamında riziko gerçekleşmemiştir. Zaten kamu idaresine karşı açılan bu davanın genel olarak sağlık hizmetinin planlanması, örgütlenmesi, tertibi ve düzenlenişi ile ilgili bir kusur nedeniyle idare aleyhinde sonuçlanması da mümkündür. Bu durumda doktorun idareye karşı bir sorumluluğu da olmayacağından idare doktora karşı rücu davası da açamayacaktır. Bir diğer anlatımla kamu idaresine karşı tazminat davası açıldığı anda hala doktorun bir kusurunun ve rücu sorumluluğunun olup olmadığı meçhuldür.
Bu nedenle kamu çalışanı doktorların kendi eylemlerinden dolayı kamu idaresine karşı tazminat davası açıldığını öğrendikleri tarihte geçmişe etkili malpraktis sigortası yaptırmalarının mümkün olacağı düşüncesindeyiz.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?