Teknoloji kullanımının hızla yaygınlaşması ile birlikte, geleneksel el yazısı yerini dijital cihazlara bırakıyor. Ancak bu değişimin öğrenme ve beyin fonksiyonları üzerindeki olumsuz etkileri hala tam saptanabilmiş değil. Frontiers in Psychology dergisinde yayımlanan yeni bir çalışma, el yazısının öğrenme için ne kadar kritik bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre, el yazısı beyinde daha geniş ve güçlü bağlantılar oluştururken, klavye kullanımı bu etkiden yoksun kalıyor. Özellikle hafıza ve dikkat süreçlerini destekleyen paryetal ve merkezi beyin bölgeleri, yazı yazma sırasında daha aktif hale geliyor. Çalışma, eğitimde el yazısının dijital uygulamalarla dengeli bir şekilde kullanılmasının önemine dikkat çekiyor ve el yazısının sadece bir beceri değil, aynı zamanda bilişsel gelişim için vazgeçilmez bir araç olduğunu vurguluyor.
Norveç Teknoloji ve Bilim Üniversitesi’nden (NTNU) bir araştırma ekibi tarafından yürütülen çalışmada, yazı yazmanın beyinde daha geniş bağlantılar oluşturduğu ve bu bağlantıların öğrenme süreçlerini desteklediği saptandı. Çalışmada, 36 sağ elini kullanan üniversite öğrencisi, dokunmatik ekran ve dijital kalemle yazı yazma ile klavye kullanarak yazı yazma işlemlerini gerçekleştirdi. Beyin aktiviteleri, yüksek çözünürlüklü elektroensefalografi (HD EEG) cihazı ile kaydedildi.
Çocuk gelişimi ve psikolojisi: Gelişimini etkileyen faktörler
Araştırmada, el yazısının beynin paryetal ve merkezi bölgelerinde daha yoğun bağlantılar oluşturduğu tespit edildi. Bu bölgelerde kaydedilen theta (3,5-7,5 Hz) ve alfa (8-12,5 Hz) frekans bantlarındaki artış, dikkatin odaklanması, hafıza oluşumu ve duyusal-motor entegrasyonu gibi bilişsel süreçlerle ilişkilendirildi. Klavye kullanımında ise bu bağlantıların çok daha sınırlı olduğu belirlendi.
El yazısı sırasında, beynin farklı bölgeleri arasında daha güçlü ve yaygın bağlantılar kurulduğu görüldü. Özellikle görsel ve duyusal geri bildirimlerin, el hareketleriyle birleşerek öğrenme için optimal koşulları sağladığı saptandı. Bu durum, el yazısının öğrenme ve bilgi kaydetme süreçlerini neden daha etkili bir şekilde desteklediğini açıklıyor.
Araştırma, el yazısının öğrenme üzerindeki önemli etkilerini ortaya koyarken, eğitimin tamamen dijitalleşmesinin ciddi risklere neden olabileceğini gösteriyor. Çalışmanın yazarları, el yazısının çocukların beyin bağlantılarını geliştirmek için erken yaşta teşvik edilmesi gerektiğini özellikle vurguluyorlar. Ancak teknolojik gelişmelerin de göz ardı edilmemesi gerektiği, bu yüzden yazı yazma ve klavye kullanımının farklı bağlamlarda dengeli bir şekilde uygulanması gerektiği ifade edildi. Araştırma, eğitim politikalarının şekillendirilmesinde önemli bir rehber niteliğinde olup, el yazısının öğrenme süreçlerinde ne kadar değerli bir araç olduğunu yeniden hatırlatıyor.
Yeni bir araştırma, el yazısının öğrenme ve hafıza süreçleri için klavye yazımına göre çok daha etkili olduğunu ortaya koydu. Çalışma, 36 üniversite öğrencisinin beyin aktivitelerini yüksek yoğunluklu EEG ile analiz ederek, el yazısının beyin bağlantılarını genişlettiğini ve güçlendirdiğini gösterdi. El yazısı sırasında beyinde özellikle paryetal ve merkezi bölgelerde theta ve alfa frekanslarında belirgin bir aktivite artışı gözlemlendi. Bu bağlantılar, dikkat, hafıza ve öğrenme süreçleri için kritik öneme sahip. Klavye yazımında ise bu tür yaygın ve güçlü bağlantılar görülmedi. Araştırmacılar, el yazısının görsel ve proprioseptif geri bildirimle beynin öğrenme için ideal koşulları oluşturduğunu belirtti. Çalışma, eğitim sisteminde el yazısının dijital araçlarla dengeli bir şekilde kullanılmasının ve el yazısının erken yaşlardan itibaren teşvik edilmesinin önemini vurguluyor.
Kaynaklar ve Referanslar:
1- Handwriting but not typewriting leads to widespread brain connectivity: a high-density EEG study with implications for the classroom. Front. Psychol. doi: 10.3389/fpsyg.2023.1219945.YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?