El, ayak ve ağız hastalığı, ağızdaki kabarcıklar veya yaralar, eller ve ayaklarda döküntü ile kendini gösterir. Enfeksiyon her yaştan insanı etkileyebilir, ancak genellikle 10 yaşın altındaki çocuklarda görülür. Genellikle birkaç gün içinde kendi kendine iyileşen, hafif seyreden bir hastalıktır. El-ayak-ağız hastalığı oldukça bulaşıcı bir enfeksiyondur. Enterovirüs cinsinden virüsler, çoğunlukla koksakivirus neden olur. Bu virüsler, yıkanmamış ellerle veya dışkıyla kirlenmiş yüzeylerle doğrudan temas yoluyla kişiden kişiye bulaşır. Ayrıca, enfekte kişinin salyası, dışkısı veya solunum salgılarıyla da bulaşabilir.
El-ayak ve ağız hastalığı, en yaygın olarak bez kullanan ya da tuvalet eğitimi alan çocuklarda görülür. Çünkü küçük çocuklar genellikle ellerini ağızlarına sokarlar. Bu sebeple de kreşlerde çok yaygındır.
El-ayak-ağız hastalığının ilk haftası en bulaşıcı olduğu dönemdir. Ancak belirtiler geçtikten sonra bile virüs haftalarca çocuğunuzun vücudunda kalabilir. Bu da hastalığı hala başkalarına bulaştırabileceği anlamına gelir.
Semptomlar ilk enfeksiyondan üç ila yedi gün sonra görülmeye başlar. Bu süre kuluçka dönemi olarak bilinir. Ateş genellikle el-ayak-ağız hastalığının ilk belirtisidir. Ateş başladıktan bir veya iki gün sonra, ağız ve boğazda ağrılı yaralar, el ve ayaklarda ve muhtemelen kalçada döküntü oluşabilir. Ardından boğaz ağrısı ve bazen iştahsızlık ve halsizlik görülebilir.
Ağzın ve boğazın arkasında oluşan yaralar çocuğunuzun herpangina adı verilen bir viral hastalık ile enfekte olduğunu düşündürebilir. Herpangina‘nın diğer ayırt edici özellikleri ani yüksek ateş ve bazı durumlarda nöbettir. Eller, ayaklar veya vücudun diğer kısımlarında oluşan yaralar ise nadir görülür.
Doktorunuz el-ayak-ağız hastalığını diğer viral enfeksiyonlardan ayırt edebilmek için öncelikle fiziksel muayene ile hastanın yaşını, hastalığın belirti özelliklerini ve döküntü ve yaraların görünümünü değerlendirir. Ardından hastalığa hangi virüsün yol açtığını belirlemek için boğazdan veya dışkıdan örnek alarak laboratuvara gönderebilir.
El-ayak-ağız hastalığı genellikle 7 ila 10 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Hastalığın bir tedavisi ya da aşısı yoktur. Önemli olan çocuğunuzun semptomlarını hafifletmektir. Bunun için birkaç önerimiz var:
• İbuprofen (Advil) veya asetaminofen (Tylenol) veya ağzı uyuşturan spreyler gibi reçetesiz ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
Ağrı için kesinlikle Aspirin kullanmayın. Aspirin çocuklarda ciddi hastalıklara neden olabilir.
• Buzlu dondurma, yoğurt veya smoothies gibi soğuk yiyecek ve içecekler ağız ve boğazı serinleterek rahatsızlığı hafifletebilir.
• Kalamin gibi anti-kaşıntı losyonu, döküntülere karşı yardımcı olabilir.
Çin’de El-Ayak-Ağız hastalığına karşı %90 etkili aşı üretildi!
El ayak ağız hastalığında su kaybı ciddi bir sorun olabilir, çünkü ağızdaki yaralar ve kabarcıklar yemek yemeye ve sıvı almaya engel olacak düzeyde aşırı ağrılı hale getirebilir. Dondurulmuş hindistancevizi suyu küpleri, ağrı ve rahatsızlığı hafifletmeye yardımcı olabilir, ancak daha da önemlisi, yüksek potasyum seviyeleri ve içerdiği elektrolitler nedeniyle, dehidratasyona karşı durmak için mükemmel bir yoldur.
Sert veya gevrek yiyecekleri çiğnemek çok acı verirken, sağlıklı soğuk yaz çorbaları vücudun, virüsün iyileşmesine yardımcı olması için ihtiyaç duyduğu besinleri almasını sağlamaya yardımcı olur.
Tuzlu, baharatlı veya asitli gıdalardan kaçının. Portakal ya da greyfurt gibi bazı meyveler çok asidiktir ve daha fazla tahrişe ve acıya neden olabilir.
Ağızdaki herhangi bir tahriş edici maddeden kurtulmak için ½ çay kaşığı pembe Himalaya tuzunu bir bardak ılık suda karıştırın. Ağzınızı çalkalayın ve tükürün. Bunu tekrarlayın. Bu şaşırtıcı tuz, bağışıklık sistemini destekleyerek pH seviyelerini dengelemeye yardımcı olur.
Kızarıklık ve kabarcıklara nazikçe hindistan cevizi yağı uygulamak iyileşmeyi hızlandırmaya yardımcı olabilir. Hindistan cevizi yağındaki antimikrobiyal ve antiviral bileşikler rahatlama sağlayabilir ve hastalığın yayılmasını önleyebilir.
Ev yapımı kemik suyu içmek iyi beslenmenizi ve daha çabuk iyileşmenizi sağlar. Kemik suyunun yüksek kollajen içeriği cildinizi besler ve güçlendirir. Böylece el-ayak-ağız hastalığı sonrası zarar gören cildiniz çok daha çabuk toparlanır.
Zencefil, yaraları ve ülserleri iyileştirmek için 1000 yıldır kullanılmaktadır. Serinletici bir soğuk içecek hazırlamak için: 1.5-2 cm kestiğiniz soyulmuş zencefil kökünü 1 litre suyla 20 dk. kadar kaynatın. Daha sonra süzün ve oda sıcaklığında soğumaya bırakın. Ardından, isterseniz biraz lezzet katmak için bal da ekleyebilirsiniz.
Zencefil neye iyi gelir? Nasıl tüketilmeli? Besin değeri ve faydaları
Yaygın bir antiviral, antiseptik, antifungal ve antibakteriyel bileşik olarak bilinen çay ağacı yağından birkaç damla evde kullandığınız sıvı el sabununun içine karıştırarak hastalığın bulaşmasını engelleyebilirsiniz. Bu inanılmaz esansiyel yağ, el, ayak ve ağız hastalıkları sırasında iyileşmeyi hızlandırabilir. Hamile olan çocuklar ve kadınlar çay ağacı yağı kullanmamalıdır.
Günümüzde mevcut olan en güçlü ve etkili bitkilerden biri olan ekinezyanın, bağışıklık sistemini güçlendirdiği, antiinflamatuar faydalar sağladığı, cilt problemlerini iyileştirdiği ve enfeksiyonlarla savaştığı kanıtlanmıştır. Bazı çalışmalar, kapsül ya da hap olarak değil, ekinezya ekstrelerinin bağışıklık sistemi desteği için daha etkili olduğunu göstermektedir.
Ekinezyanın faydaları nelerdir? Ekinezya çayı neye iyi gelir?
Antiviral bitkilerin başında gelen mürver, bağışıklık sistemini güçlendirmek, virüslerle savaşmak, sağlıklı glikoz düzeylerine yardımcı olmak ve cildi desteklemek için 1000 yıldır kullanılmaktadır. El, ayak ve ağız hastalığı için, acıyı yatıştırmak ve hızlı bir iyileşme sağlamak için ev yapımı mürver şurubu yapın. Mürver’in faydaları ve mürver şurubu tarifi için: bkz
Kaynaklar 1- Hand-foot-and-mouth disease 2- Facts About Hand-Foot-and-Mouth Disease 3- What is hand, foot, and mouth disease?
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?