Sigaranın yüzlerce olumsuz etkisi tabiî ki yadsınamaz bir gerçeklik. Ancak sigara kullanımına bağlı olarak bir uyuşmanın meydana gelmesi söz konusu değildir Dolayısıyla ayak parmaklarında ortaya çıkan uyuşmalar akla direkt olarak diyabeti getirilmelidir. Başlıklar halinde saymak gerekirse;
Diyabet (şeker hastalığı) nedir? Neden olur? Belirtileri ve tedavisi
Gibi çok sayıda önemli ve hayati sorun dışında vücudumuz üzerinde tahribatlar yapan şeker hastalığının çok iyi tanımak zorundayız. Ortaya çıkan bulguların iyi değerlendirilmesi ve şeker hastalığının başlangıç evresinde yakalanabilmesi tedavide önemli bir avantaj sağlar. Diyabetin erken fark edilerek kontrol altına alınması kişinin gelecekteki yaşam kalitesini oldukça önemli bir şekilde etkilemektedir. Çünkü diyabete bağlı gelişen deformiteler maalesef çoğunlukla geri dönüştürülemeyen hasarların vücutta kalıcı hale gelmesine neden olmaktadır.
Birçok insan üşendiğinden veya ihmal ettiğinden eczanelere kadar birçok sağlık kuruluşu tarafından basit bir şekilde yapılan tokluk şeker ölçümünü yaptırmamaktadır. Normal standartlarda açlık kan şekerinin baz alındığı ölçümlerde amaç sizin açken kanınızdaki şeker oranının tespit edilmesidir. Aslında ilk etapta buna hiç gerek yoktur. Sağlık ocaklarında bile kolayca yapılan kan şekeri ölçümü küçük bir aletin strip adı verilen çubuğunun uç kısmına bir damlanın çok altında kan bırakılması ile gerçekleşmektedir.
Dolayısıyla sabah aç karnına bir yere gitmek sizin için zor geliyorsa yemekten iki saat sonra yapacağınız tokluk kan şekeri testi size önemli fikir verecektir. Çünkü tokluk kan şekeri iki saat içinde 140 üzerinde bir rakamda ulaştıysa bu sizin yeterli düzeyde insülin salgılayamadığınız anlamını taşır. Dolayısıyla tokluk kan şekeri yaptırarak diyabete yatkın olup olmadığınızı anlamanız her zaman mümkündür.
Her ne sebepten ortaya çıkarsa çıksın pankreastaki bir bozulma İnsülin hormon salınımını engeller. Vücudumuza aldığımız şekerin hücre içerisine alınarak enerjiye dönüştürülmesini sağlayan insülin yeterli miktarda salgılanmadığında hücre içerisine alınamayan şeker bu kez serbest radikal gibi davranarak hasara yol açmaya başlar. Maalesef uzun bir süre farkına varmadan ilerleyen diyabet vücuttaki çeşitli aksamalar ortaya çıkınca da bunların farklı rahatsızlıklara yorumlanması tedavi geç kalınmasına neden olmaktadır.
Başta dahiliye ve endokrinoloji bölümleri olmak üzere birçok farklı tıbbi alanı ilgilendiren diyabet ve buna bağlı gelişen deformasyonların giderilmesi başlı başına komplike bir tedavinin uygulanmasını gerektirir. Multidisipliner metodoloji ile fizyoterapi, osteopati, manuel terapi, PNI (psikonöroimmünoloji), ortopedi, nöroloji ve göz hastalıkları gibi çok sayıda tıbbi bölüm uzmanlarınca her biri kendi alanında deformasyonları gidermeye çalışan bu bölümler hastanın genel yaşam kalitesini en üst seviyede tutmaya çalışır.
Diyabet ve beslenme: Tip 1 ve Tip 2 diyabet hastaları için önerileri
Bu noktada hemen bir hatırlatma yapalım hangi yöntemle tedavi edilmeye çalışılırsa çalışılsın şeker hastalığı yani diyabetin kontrolde tutulmasını zorunlu kılıyor. Dolayısıyla kontrolsüz bir şeker baskılaması ile vücut karşı karşıya kaldığı sürece uygulanan metotlardan hiç birinden kalıcı olarak sonuç alınamaz demek yanlış olmayacaktır.
Tip 1 ve Tip 2 diyabet olarak ayrılan şeker hastalığında Tip 1 sınıfına giren kişilerin insülin kullanmaları zorunludur. Çünkü pankreasın hiçbir şekilde insülin üretmemesi durumunda ortaya çıkan Tip 1 diyabet dışarıdan vücuda insülin enjekte edilmesini zorunlu kılar. Ancak Tip 2 diyabette bu zorunluluk uzman tarafından önerilmediyse yoktur. Bunun nedeni pankreasın kısmen işlevini yerine getirmesinden kaynaklanır.
Sonuç itibariyle diyabet hastalığına yakalanmış bir kişinin ömrünün geri kalanında şekerden belli ölçülerde uzak durması yani diyet yapması gerekecektir. Ayrıca şekerin kontrol altında tutulabilmesinde önemli rol oynayan hareketli bir yaşam tarzı benimsenmesi ve bu iki faktörün sürekli uygulanması yaşam kalitesinde son derece olumlu bir yansıma olarak size geri dönüş sağlayacaktır. Sağlık ve mutluluk sizlerle olsun.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?