Circulation’da yayımlanan retrospektif bir çalışmada, biyoprotez kapakçık takılan diyabetiklerde yapısal kapakçık dejenerasyon riskinin artmış olduğu belirlendi. Çalışmaya göre, doku replasman kalp kapakçıkları, diyabetik olmayanlara kıyasla, tip 2 diyabet hastalarında vücut yapısını önemli düzeyde bozuyor.
İtalya Brescia Toplum Sağlığı Hastanesi çalışanlarından Dr. Roberto Lorusso ve meslektaşları tarafından yapılan bu retrospektif çalışmada, biyoprotez kapakçık takılan iyi düzeyde kontrol edilebilen hafif diyabetiklerde yapısal kapakçık dejenerasyon riskinin artmış olduğu belirlendi. Risk, en fazla glike hemoglobin düzeyi >%6.5 olan ve açlık plazma glukozu >142 mg/dL olan hastalarda yüksekti.
Çalışma kapsamında tip 2 diyabetik 1731 hasta dahil, biyoprotez implant yapılan toplam 6184 hasta İtalya’daki 12 merkezde 21 yıl süreyle izlendi. 7 yıl sonra diyabetik hastaların %7.8’inde ve diyabetik olmayan hastaların %2.9’unda erken (30 günlük) mortalite görüldü. Diyabetik hastaların %26.8’inde yapısal kapakçık dejenerasyonu görülürken, bu oran diyabetik olmayanlarda yalnızca %4.6’ydı.
Kapakçıklar neden yırtılıyor?
Araştırmacılar, kalp kapakçığı değiştirilen hastaların %30’unun tip 2 diyabetik olduğunu ve daha önceki birçok çalışmada da kapakçık dejenerasyonu ve ateroskleroz risk faktörleri arasında bir ilişkinin saptanmış olduğunu açıkladı. Örneğin, Çok Etnikli Ateroskleroz Çalışması (MESA) tip 2 diyabet ve metabolik sendromun kapakçık kalsifikasyon riskini artırdığını göstermişti.
Araştırmacılar statin tedavisinin biyoprotez dejenerasyonun ilerlemesini yavaşlatabileceğini göz önünde bulundurdu, fakat yapılan çok değişkenli analizlerde metabolik sendromun kapakçık dejenerasyonunun bağımsız bir göstergesi olduğu bulgusuna rastlanamadı. Metabolik sendrom ve yapısal kapakçık dejenerasyonu arasında bir ilişkinin olmaması ve diabetes mellitus ve yapısal kapakçık dejenerasyonu arasında güçlü bir ilişkinin mevcut olması, insülin direncinden ziyade hipergliseminin biyoprotez dejenerasyonunda önemli bir rol oynayabileceğini düşündürttü.
Total kolesterol düzeyleri ve total kolesterol/HDL oranları da, bu çalışmada kapakçık dejenerasyonunun bağımsız ve güçlü bir göstergesiydi. Bu da, hiperglisemi ve hiperkolesteroleminin aterosklerotik süreci hızlandırdığını gösteren daha önceki bir çalışmayı doğruluyordu.
Tip 2 diyabette dejenerasyonun muhtemel mekanizması, halen kesin olarak bilinmiyor; ancak araştırmacılar DNA hasarına yol açan oksidatif stresin de, diyabete sekonder progresif kronik dejeneratif hastalıkta rol oynayabileceğini ve hiperglisemide yüksek düzeyde agresif reaktif oksijen türlerinin dejeneratif kapakçık hastalığı gibi ciddi kronik omplikasyonları tetikleyebileceğini belirtiyor. Diyabetik hastalar da bu enfeksiyon hastalıkları açısından yüksek risk grubunda. Mekanizmaların başka çalışmalarda da araştırılması gerekiyor.
KAYNAK: Type II diabetes mellitus is associated with faster degeneration of bioprosthetic valve: results from a propensity score-matched Italian multicenter study. Lorusso R, Gelsomino S, Luca F, et al. Circulation 2011; DOI: 10.1161/ CIRCULATIONAHA.111.025064. Available at: .
Makalenin tam metnine aşağıdaki linkten ulaşılabilmektedir:
http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/22203696
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?