D vitamini, insan sağlığı için hayati öneme sahiptir. Güneşe maruz kaldığımızda vücudumuz tarafından üretildiği için güneş vitamini olarak bilinir. En önemli işlevi, bağışıklık sistemini güçlendirmektir. Kalsiyum ve fosfor emilimini düzenler. Yeterli miktarda D vitamini almak; kemikleri güçlendirir, kanser, diyabet ve osteoporoz gibi hastalıklara karşı korur. D vitamini eksikliği, çocuklarda raşitizm gibi kemik deformasyonuna, yetişkinlerde kemik ve kas güçsüzlüğüne neden olabilir. Güneş ışığının yetersiz olduğu durumlarda, kanda yeterli D vitamini seviyesini sağlamak için takviye almak gerekebilir. Ancak aşırı kullanımı zehirlenmeye yol açabilir.
İçindekiler
D vitamini aslında vitamin değil, hormon olarak kabul edilir. D vitamininin hormonal aktif formu kalsitriol, vücuttaki diğer hormonlarla (östrojen, kortizol, testosteron) benzerlik gösterir. Vitaminler vücudun üretemediği, gıdalardan alınan besinlerdir. D vitamini, güneş ışığı sayesinde vücudumuzda sentezlenir.
Yağda çözünen dört vitaminden biridir (A, D, E, K) ve vücutta uzun süre kalabilir. D2 ve D3 olarak iki şekli vardır: Ergokalsiferol olarak bilinen D2 vitamini, takviyeli gıdalar, bitkisel gıdalar ve vitamin takviyelerinden alınabilir. D vitamini açısından zengin gıdalar arasında yumurta sarısı, yağlı balıklar ve karaciğer bulunur.
Kolekalsiferol denen D3 vitamini, takviyeli gıdalar, hayvansal gıdalar ve vitamin takviyelerinden alınır, ultraviyole ışınları etkisiyle deride sentez edilebilir. Ciltte sentezlenen veya gıdayla alınan formu biyolojik olarak etkisizdir. Karaciğer ve böbrekteki çeşitli reaksiyonlardan sonra aktif hale gelir. İnsanlar D vitaminini genel olarak 3-4 ay yetecek kadar depolayabilmektedir.
A Vitamini nedir? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları ve eksikliği
D vitamini, vücuttaki çeşitli sistemlerde ve 200’den fazla gen üzerinde güçlü etkileri olan önemli bir vitamindir. Vücudunuzun kalsiyumu emmesini ve kemiklerinizin sağlıklı büyümesini desteklemeye yarar. Eksikliği çocuklarda kemiklerin sertleşmemesine ve kolay kırılmasına, yetişkinlerde ise şekilsiz kemiklere (osteomalazi) sebep olur.
Diğer önemli vücut fonksiyonları için de gerekir. Bağışıklık sistemini ve kas ve sinir sistemini düzenler. Ayrıca insan hücrelerinin yaşam döngüsünde önemli rol oynar.
Bağışıklık sistemini güçlü tutarak, hastalığa neden olan virüs ve bakterilerle savaşabilir. Lupus, fibromiyalji, tiroid, inflamatuvar bağırsak hastalığı, metabolik sendrom, romatoid artrit, Crohn hastalığı, böbrek hastalıkları, multipl skleroz gibi kronik hastalıkların yanı sıra; grip, tüberküloz gibi bulaşıcı hastalık riskini azaltmaya yardımcıdır.
Ruh halini düzenlemede, kronik yorgunluk, anksiyete ve depresyonu önlemede önemli rol oynayabilmektedir.
Araştırmalar ekstra kalsiyum ve D vitamininin iştahı bastırıcı bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir.
Kemiğin yapı taşı olan kalsiyumun düzenlenmesinde etkilidir; bağırsaklardan kalsiyumu emmek ve böbrekler yoluyla atılan kalsiyumu geri almak için gereklidir. Kas ve kemik hastalıklarını önleyebilmekte ve tedavi edebilmektedir.
Fosfor nedir? Hangi yiyeceklerde bulunur? Sağlığa faydaları nelerdir?
D vitamini seviyeleri düşük olan çocuklar ve yetişkinler astım, alerjik hastalıklar, soğuk algınlığı veya üst solunum yolu enfeksiyonları için daha yüksek risk altındadırlar.
İnsülin seviyelerini düzenleyerek diyabet yönetimine yardımcı olur. Araştırmalarda D vitamininin seviyeleri, kan şekeri ve azalan insülin direnci ile ilişkili bulunmuştur.
D vitamini eksik olan hamilelerde preeklampsi gelişme riski ve sezaryen ihtiyacı daha fazladır. Bu nedenle hamilelere folik asit ile birlikte doktorlar tarafından önerilmektedir.
Hücreler arasındaki iletişimi düzenlemeye yardımcıdır. Araştırmalar kalsitriolün, kanser hücresi ölümünü artırarak, hücre çoğalmasını ve kanserin ilerlemesini azaltabileceğini göstermektedir. Özellikle kolon, prostat, pankreas ve meme kanserlerinin önlenmesinde ve tedavisinde önemli rol oynayabilmektedir.
K vitamini neye yarar? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları ve eksikliği
Kan basıncı kontrolünde ve arter hasarını önlemede etkilidir. D vitamininin eksikliği hipertansiyon, miyokard enfarktüsü, hiperlipidemi, kalp yetmezliği ve felç ile ilişkilidir.
Beynin gelişiminde ve fonksiyonlarının düzenlenmesinde, sağlıklı bir sinir sisteminde önemli rol oynar. Yaşam boyunca yeterli düzeyde D vitamininin muhafaza edilmesi, yaşa bağlı nörolojik rahatsızlıkların önlenmesine yardımcıdır. Parkinson, Alzheimer, demans ve bilişsel gerileme olan yaşlılarda D vitamini eksikliği yaygındır.
Araştırmalar, artan D vitamini seviyeleriyle birlikte, iltihabın işareti olan C-reaktif protein seviyelerinde azalma olduğunu göstermiştir.
Devit-3 nedir? Niçin ve nasıl kullanılır? Yan etkileri nelerdir?
Bu vitamin derinin fonksiyonunu etkilemekte; sedef ve egzama gibi deri hastalıklarının tedavisinde yardımcı olmaktadır.
Araştırmalar, birçok hastalıkla coğrafi konum arasında ilişki olduğunu göstermektedir: Güneşin UV-B ışınlarının zayıf olduğu yüksek enlemlerde D vitamininin düşük düzeyleri nedeniyle, multipl skleroz veya kolon kanserine yakalanma riski, ekvatora yakın yaşayanlardan daha yüksektir. Ekvatora yakın yaşayan ve sık güneşe maruz kalanlar, yeterli miktarda D vitamini ürettiklerinden, bazı hastalıklara yakalanma ihtimali daha düşüktür.
Az miktarda gıda doğal olarak bu vitamini içerir. Bu nedenle, bazı gıdalara takviye yapılır.
B12 vitamini nedir? Hangi besinlerde bulunur? Faydaları ve eksikliği
D vitaminini üç şekilde alabiliriz: Güneşten, gıdalardan ve takviyelerden. İhtiyacımız olanın yalnızca %20’sini gıdalardan, %80’lik kısmını güneş ışığından karşılıyoruz. Nisandan Ekim sonuna kadar, ihtiyaç duyulan miktarın tamamını güneş ışığından almak mümkündür. Güneşe çıkamıyorsanız, uzman kontrolünde takviye almaktır. İhtiyacınız olan miktar yaşınıza bağlıdır.
D vitamini alımı iki şekilde ölçülebilir: Mikrogramlarda (mcg) ve (IU).
Kandaki D vitamininin düzeyinin 30 ng/mL’nin üzerinde tutulabilmesi için günlük alım bebeklerde ortalama 1000 IU, diğer gruplarda 1500-2000 IU civarına çıkabilmektedir.
Başlıca doğal D vitamini kaynağı güneştir. Güneşe bağlı olarak derinin bu vitamini sentezlemesi ekvatordan uzaklığa, mevsime, saate, derinin rengine, kiloya, yaşa, güneş kremlerine, hava kirliliğine göre değişmektedir. Güneşten yeterli miktarda almak için; her gün saat 10:00 -15:00 arası, kol ve bacaklar açık halde güneş kremi kullanmadan, 15-20 dakika güneş altında kalmalıdır.
Koyu tenliler biraz daha uzun süre kalabilir. Daha uzun güneşte kalmak için koruyucu önlemler alınmalıdır. Çok fazla güneşe maruz kalmak cilt yaşlanmasına ve cilt kanserine neden olabilir.
D vitamini, bitkisel besinlerden D2, hayvansal besinlerden D3 şeklinde gıdalardan da alınabilir. Magnezyum, A ve K vitamini, D vitamininin emilimini kolaylaştırdığı için beslenmeye kuruyemiş, ıspanak, Brüksel lahanası, kuşkonmaz, havuç, bal kabağı, kuru kayısı gibi vitamin ve mineraller açısından zengin kaynaklar da eklenmelidir.
Havuç, kuşburnu, muz, üzüm, karpuz, çilek, kivi, şeftali, kavun, kayısı ve böğürtlen.
D vitamini eksikliği basit bir kan testiyle teşhis edilebilmektedir. Bu test, kanınızdaki 25 (OH) D seviyesini ölçer ( D2 ve D3 kan dolaşımında 25 (OH) D olarak bilinen D vitamini formuna dönüştürülür). Anormal seviyeler kemik hastalıkları, beslenme sorunları, organ hasarı gibi tıbbi durumları gösterebilir.
D vitamini eksikliği, sağlıklı kalmak için yeterli D vitaminini alamadığınız anlamına gelir ve olması gereken seviyenin 20 ng/mL’nin altında olması demektir. 21-29 ng/mL arası D vitamini yetersizliği olarak kabul edilir.
Alopesi areata, baş ve vücuttan ciddi saç dökülmesi ile karakterize otoimmün bir hastalıktır. Saç dökülmesi genellikle stresle ilişkilendirilir, ancak hastalık veya besin eksikliğinin sonucu da olabilir. Düşük vitamin D seviyeleri hastalığın gelişimi için risk faktörüdür. Bir araştırmada, vitamin D reseptörlerinde sorun olan bir hastada vitaminlerin sentetik formunun topikal uygulamasının saç kaybını tedavi ettiği görülmüştür.
Saç dökülmesi neden olur, nasıl önlenir? En etkili tedavi yöntemleri
Vitamin D eksikliği ve yetersizliği yaygın görülen küresel bir sorundur. Bu ihtiyacımızı karşılayan güneş ışığı, D vitamini içeren besinlerin aktifleşebilmesi açısından da önemlidir. Güneşten yeterince faydalanılamıyor ise takviye olarak almak gerekebilir.
Genellikle 8 hafta boyunca haftada 50.000 IU yükleme dozu önerilir, sonrasında günlük 1500-2000 IU idame tedavisine geçilir. Her hasta için genel bir tedavi yoktur, etkileri hastaya göre değişebilir. Düşüklük derecesine göre değişen aralıklarla ama sürekli D vitamini replasmanı alınmalıdır. Kalsiyum, magnezyum, A ve K vitaminlerinin düzeyi ölçülmeden, tedaviye başlanmamalıdır. Üç ayda bir kandaki D vitaminine ve kalsiyum düzeylerine bakılarak yeterli seviyelere ulaşıldığının kontrol edilmesi önerilmektedir.
D vitamininin 50.000 IU’lik damla formu, 300.000 IU’lik ampul formu, genelde 1000 IU’lik hap formları ve sprey formları mevcuttur.
Yeterli miktarda üretemediğimiz durumlarda, takviye haplar, vücut bağışıklığının desteklenmesine katkı sağlamak üzere D vitamini eksikliğini gidermeye yardımcı takviye ilaçlardır. Kemik erimesi tedavisinde destek sağlar. Dozu ve kullanım süresi kişinin yaşına, ihtiyacına göre değişiklikler gösterir. Genellikle günlük maksimum 1000 IU doza sahip piyasadaki ilaçlar orta derecede düşüklüklerin tedavisinde yardımcıdır.
D vitamini yağda eriyen bir madde olduğu için, damlasının ekmek gibi katı yiyeceklere damlatılıp yenmesi önerilir veya direkt ağza damlatılarak da kullanılabilir. Suya dökülmemelidir, çünkü bardağa yapışır. Genellikle günlük idame tedavilerinde etkilidir.
E vitamini, hangi besinlerde bulunur? Faydaları ve eksikliği
Anne sütü ile beslenen bebeklere kemik gelişimi için günde 400 IU oral takviye alınması önerilmektedir; özellikle bebekler için yapılan damlalar mevcuttur, besin maddelerine karıştırılarak uygulanabilir.
D vitamini ampul; sindirim kanalındaki emilim bozukluğuna bağlı D vitamini eksikliğinin önlenmesi ve tedavisinde kullanılır. Ampul formları çok yüksek düzeyde (300.000 ünite D3) D vitamini içerdiği için yeterli beslenmesine rağmen D vitamini eksikliği olanlara önerilir. Kemiklerde oluşan osteomalazide, raşitizmde, kemik erimesi tedavisinde ve hiperparatiroidizm tedavisinde 6-12 hafta boyunca, haftada bir 300.000 IU verilir.
Doktorun tavsiyesine ve hastanın tercihine göre oral veya iğne olarak kullanılır ancak, bağırsak problemi olanlarda, kalsiyum emilimi bozukluğunda emilimin daha kolay olması için adaleye enjekte edilir. Oral yoldan alınacaksa; bir peçete yardımıyla ampul kırılarak ekmeğe veya başka gıdalara damlatılabilir, az miktarda zeytinyağı veya süte karıştırılabilir. D vitamini ampul yağ içerikli olduğu için suya dökülünce bardak kenarlarına yapışır.
Yüksek dozda D vitamini takviyesinin uzun süreli kullanımı hipervitaminoz D olarak bilinen zehirlenmeye yol açabilir. Belirtileri baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, iştahsızlık, ağız kuruluğu, metalik tat, kabızlık, halsizlik ve kilo kaybıdır. Aşırı güneşe maruz kalma, zehirlenmeye neden olmaz çünkü vücut ürettiği vitamin miktarını sınırlar.
Aşırı D vitamini, kandaki kalsiyum seviyesinin çok fazla yükselmesine neden olur. Hiperkalsemi denilen bu durum, organ ve damarlarda kireçlenmeye neden olarak böbrek taşına ve kalp krizine neden olabilir. Bknz: Vitamin D
Kaynaklar ve Referanslar:
1- Vitamin D Deficiency2- Vitamin D Test3- Sources of vitamin D4- Vitamin DYAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?