Döküntülü ve çoğu virüslerle bulaşan çocukluk hastalıkları, bazı istisnaları dışında çoğunun aşı ile önüne geçilebilen ve hastalığın bir kez geçirilmesiyle, ömür boyu bağışıklık kazanılan hastalıklardır. Kızamık, kızamıkçık, suçiçeği bu gruptandır. Farklı olarak Kızıl bir bakteri infeksiyonudur ve A grubundan kanı eriten bir streptekok ile bulaşır. Aşısı yoktur, penisilin veya benzeri antibiyotiklerle tedavisi mümkündür.
Kızamıkçık çocukluk çağında geçirildiğinde tehlikeli değildir, fakat gebeliğin ilk 3 ayında anne bu enfeksiyona yakalanırsa bebek, kalp, göz, karaciğer ve dalak gibi organlarda ciddi hasarlarla doğabilir veya anne düşük de yapabilir.
Bu hastalığın önlenmesinde çocukların aşılanması kadar, zamanında aşılanmamış anne adaylarının buluğ çağında aşılanması da önemlidir. 5. ve 6. hastalık, el-ayak-ağız hastalığı virüslerle bulaşan, genellikle hafif seyirli ve aşısı olmıyan bir hastalık grubunu oluşturur. Kawasaki hastalığı etkenin bir solunum yolu virüsü olduğu düşünülen, ani yüksek ateşle başlayan ve tedavi edilmediği takdirde kalp hastalıklarına yol açan bir diğer çocukluk çağı hastalığıdır. Kızamık ve suçiçeği damlacık yoluyla yayılan son derece bulaşıcı hastalıklardır. Kızamıkta hastalık ilerlerse orta kulak ve beyin iltihabı, zatürre gibi öldürücü tablolar görülebilir. Suçiçeğinde ölüm çok nadiren görülür.
Çocuklarda zatürreden korunma yöntemleri ve hastalık belirtileri
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Eliaçık, “Türkiye´de çocuk oyun parkları, evcil hayvan sahipleri tarafından kedi ve köpekleri için gezi alanı ve tuvalet ihtiyacını giderdikleri alanlar olarak kullanılmasının da çocuk sağlığı açısından açısından büyük risk taşır. Kedi ve köpek dışkıları ile bulaşabilecek birçok enfeksiyon hastalığı mevcut. Bu alanlar aynı zamanda çimenlik alanlardır ve buralarda keneler de bulunabiliyor. Bu açıdan da hastalık bulaşmaması için dikkatli olmak gerekiyor.
Çocuklar bu alanlarda oynadıktan sonra vücutlarını herhangi bir ısırık olup olmadığına dair dikkatli bir şekilde bir gözlemlemek gerekiyor. Enfeksiyon kapmaması için çocuklarımızı parka götürmeyelim mi diye soru aklınıza gelebilir. Çocuklarımızın zihinsel ve bedensel gelişimi göz önünde bulundurduğumuzda tabiiki götürmeliyiz.
Ancak ailelere parka giderken özellikle gribal enfeksiyon sezonunda kendine ve çocuğuna maske takması, ellerini sabunla yıkamadan herhangi bir yiyecek verilmemesi, park dönüşü çocuklarının ellerini mutlaka yıkamaları, vücut temizliğine dikkat etmeleri ve parkta üzerinde olan giysilerini değiştirmeleri mümkünse duş aldırmayı öneriyoruz. Ayrıca, çocuğunuzun vücudunda sıyrık, yara ve uçuk gibi enfeksiyona açık alanlar varsa bu alanlar iyileşinceye kadar parklara götürmemek daha uygundur” dedi.
Soğuk havalarla birlikte her geçen gün hasta insan sayısı artıyor. Sadece soğuk değil aynı zamanda bakteriyel ve virütik salgınların da varlığı çocuklarımızın sağlığını tehdit ediyor. Özellikle okul çağındaki çocuklarda daha dikkatli olmak gerekiyor. Çünkü aynı ortam içerisinde uzun süre kalan çocuklarda hastalığa yakalanma riski artıyor. Peki çocuklarımızı hastalıklardan korumak için nelere dikkat etmeliyiz? Medicana Bahçelievler Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Gülen Ecem Kalkan açıkladı.
Öncelikle dikkat etmemiz gereken şey çocuklarımızın bağışıklık sistemini korumak. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için sağlıklı ve dengeli beslenmek çok büyük önem teşkil ediyor. Ana öğünlerin tam yapılması, yeterli proteinin alınması ve mevsiminde sebze meyve tüketiminin günlük olarak doğru miktarda alınması dengeli beslenmenin önemli koşullarından. Bunun dışında bağışıklık sistemimizi güçlendiren besinler;
Probiyotikler: probiyotikler bağırsak floramızdaki yararlı bakterilerdir. Ve bağışıklık sisteminin korunmasında çok önemli rolleri vardır. Bu sebeple probiyotik içeren besinlerin tüketimi özellikle bu dönemlerde çok önemlidir. Ev yapımı yoğurtların tamamı probiyotik içeriği yoğun gıdalardır. Kefir de yoğurt gibi tüketilebilen ve probiyotik bir gıdadır. çVe aynı şekilde kışın çoğunlukla tükettiğimiz turşular da probiyotiklerden zengindir.
C Vitamini: Hepimizin bildiği gibi hasta olmadan önce korunmak için ve hasta olduktan sonra da dinç kalabilmek için C vitamini çok önemli. Şanslıyız ki kış aylarında tükettiğimiz portakal, mandalina, kivi içeriğinde bolca C vitamini barındırır. Bu sebeple posasının da alınabilmesi için çocuklarda taze meyve tüketimine kış aylarında çok dikkat edilmesi gerekir.
Grip, nezle gibi enfeksiyon hastalıklarından korunma ve tedavi yöntemleri
Ceviz, Fındık, Badem : Ceviz ,fındık ve badem yararlı yağlardan oldukça zengin ve çinko içeriği yüksek besinlerdir. Çinko proteinlerin enerjiye dönüşmesi için çok önemlidir. Ve bu sayede de bağışıklık sistemimiz için çok faydalıdır. Bu nedenle her gün en az 1 avuç ceviz, fındık ya da badem çocuklarımızın günlük beslenmesinde bulunmalıdır.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?