Tekrarlayan üst solunum yolu enfeksiyonlarında geniz eti problemini düşünmek gerekiyor. Yine yüksek ateşli boğaz enfeksiyonun altında kronik bir bademcik rahatsızlığı yatabileceği gibi TV ekranına yaklaşıp bazı cümleleri işitemeyen çocuklarda kulakta sıvı birikmesi söz konusu olabilir.
Vücudun bağışıklık sisteminde önemli bir rolü olan bademcikler, her ne kadar vücudu üst solunum yollarından giren mikroplara karşı koruyor olsa da, bazı durumlarda hastaya yarar değil, zarar veriyor. Öyle ki bazı durumlarda bademcikler kalp ve eklem romatizmasından, böbrek hastalıklarına, ağız kokusundan horlamaya, nefes alma zorluğu ve apneye kadar birçok probleme neden oluyor. Bademcikler ancak gerekli olduğunda alınmalıdır. Bu nedenle ameliyat edilme şartları ve gereklilikleri çok iyi bilinmelidir.
Eğer çocukta;
– Sık tekrarlayan bademcik enfeksiyonları (son 3 yılda, yılda 3 atak ve fazlası)
– Uykuda nefes almada durma (apne varlığı)
– Aşırı büyük bademciğe bağlı solunum ve beslenme zorluğu
– Bademciklerinden birinin boyutunda diğerine göre anormal artış
– Bademcik absesi varlığı
gibi durumlar var ise vakit kaybetmeden cerrahi operasyon yapılması gerekebilir.
Her ne kadar geniz her çocukta olsa da bazı çocuklarda geniz eti, burun tıkanıklığı, yutma ve konuşma problemi, horlama, gece nefes almada zorluk ve hatta nefes almada duraksama gibi problemlere neden olabiliyor. Tekrarlayan çocuk sinüzitleri, geniz eti enfeksiyonları, orta kulak enfeksiyonları, diş, çene ve damak gelişim bozukluğuna neden olan geniz eti varlığı durumlarında ve gelişme ve büyümede geriliği olan çocuklarda geniz etinin ameliyatla alınması gerekmektedir.
Çocukların sık sık hastalanmasına neden olan diğer bir rahatsızlık da orta kulakta sıvı birikmesidir. Kulak zarının arka kısmında yer alan orta kulak, östaki borusu sayesinde hava almaktadır. Ancak östakide fonksiyon bozukluğunun meydana gelirse hem orta kulak havalanamaz hem de negatif basınç nedeniyle zarda çökme meydana gelir. Zarda oluşan bu çökme, orta kulak içinde sıvı birikiminin başlamasına neden olmaktadır. Bu sıvının miktarının ve kıvamının giderek artması da işitme kaybını başlatmaktadır.
Çocuklarda orta kulağın gerek çapının dar olması gerekse daha yatay pozisyonda olması nedeniyle burun ve boğazdan enfeksiyon yapıcı ajanlar daha kolaylıkla kulağa gelirler. Bu tip geçirilmiş enfeksiyonlar, östakide yapışıklıklara ve çalışma bozukluklarına yol açabilir. Tekrarlayan orta kulak enfeksiyonlarında ise özellikle ilaçlara rağmen yanıt alınamıyorsa kulak tüpü ameliyatının yapılması gerekiyor. Geniz etinin kulak enfeksiyonlarının tekrarına neden olduğu için geniz etinin var olup olmadığının araştırılması gerektiğini vurgularken, yılda dörtten sık orta kulak enfeksiyonu geçiren çocukların muhakkak kulak tüpü ameliyatı olmaları gerektiğini belirtiyor.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?