Bu konuda en kapsamlı araştırmaların ABD’de bulunan National Istituate of Health (NIH) tarafından yapıldığını dile getiren Prof. Dr. Yel, şu bilgileri verdi: “Bu kuruluş ayrıca özelliği olabilecek bitkilerin incelenmesi amacıyla bir başka alt birim oluşturulmuştur. Burada immün sistemini güçlendirebilecek bitkiler araştırılmaktadır. Araştırılan bitkiler arasında zencefil, yeşil çay, aleo vera, gingseng, gingko, astralagus, goldenseal ve ekinezya bulunuyor. Günümüzde en popüler olan bitkilerin başında ekinezya geliyor.
Bu bitki üzerine yapılmış üç yüzün üzerinde çalışma var. Ancak bunların içinde sadece 9 tanesi kontrollü çalışma durumunda. Ekinezyanın üst solunum yolu enfeksiyonlarında ki etkisi üstüne 2- 11 yaş grubunda 524 çocukla yapılan araştırmada; ateşli gün sayısı ve semptom şiddeti beklenenin tam tersine ekinezya grubunda daha fazla görülmüş. Ayrıca ekinezya grubunda anlamlı düzeyde döküntü ve kaşıntı gibi yan etkilerle karşılaşılmış. Sonuç olarak ekinezya çocukların üst solunum yolu semptomlarının tedavisinde etkili bulunmamış.”
Günümüzde bitkiler üzerine çok sayıda araştırma yapıldığının söyleyen Prof. Dr. Yel, bu araştırmaların çok azının bilimsel olduğunun bilinmesi gerektiğini belirtti. Kontrollü araştırmaların sonuçlarına bakıldığında verilerin kamuoyundaki beklentinin tersi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Yel, “Araştırmalar popüler hale gelmiş bitkilerin yaranın çoğunlukla çok yetersiz olduğunu göstermekle kalmıyor bunlardan birçoğunun önemli sayılabilecek yan etkileri olduğunu da saptıyor.
Bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünler ölümcül sorunlar yaratabilir
En popüler olan ekinezya bitkisiyle ilgili 148 üniversite öğrencisi üstünde yapılmış başka çalışma da bu bitkinin soğuk algınlığına etkisine bakılmış. Sonuç olarak böyle bir tedavinin saptanabilir yararının olmadığı yargısına varılmıştır. Bu çalışma deneysel olarak soğuk algınlığı oluşturulmuş bir grup hastada uygulanmıştır. Ekinezya verilen 3099 gönüllü denekle yapılan çalışmada ekinezyanın soğuk algınlığını önlediğine veya tedavi ettiğine dair hiçbir bulgu saptanamamış” dedi.
Bitkilere ve mucizevi olduğu iddia edilen bazı çözümlere yönelik olarak oluşun ilginin bazı kötü niyetli kişilerce sömürüldüğünü dile getiren Prof. Dr. Yel, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu alanda ‘doğal’ olduğu iddia edilen çok sayıda ürün eczane raflarını doldurmuş durumda ancak bunların neredeyse hiç birinin bilimsel faydası kanıtlanmış değil. Birçoğunun faydası ise çok sınırlı ve yoğun yan etki nedeniyle sakıncalı. Bir başka örneğimi oral yolla alınan bir bakteri ekstresi üstüne vermek istiyorum.
Sekiz değişik bakteri ekstresi içeren ve immünolojik etkileri olduğu öne sürülen preparatla ilgili laboratuar koşullarında kanıtlanmış hiçbir bulguya rastlanamamış. Bu bakterial ekstre ile üretici firma tarafından da çok sayıda araştırmalar yaptırılmıştır. Çocuklarda yapılmış bir araştırmada, bu ekstrenin yaz aylarında solunum yolu enfeksiyonu insidansında azalmaya neden olduğu belirtilmiştir. Ancak bilindiği üzere yaz aylarında solunum yolu enfeksiyonu çok sık karşılaşılan bir durum değildir.”
Bilinçsizce kullanılan ‘şifalı bitkiler ve otlar’ tehlike saçıyor!
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?