Bunun sonucunda ilaçların kandaki seviyesinde artış ya da azalma olabildiğini belirten Dr. Keskineğe, bu ürünleri kullananların diğer hastalıklar için aldıkları ilaçların etkisizleşebileceğini unutmamaları gerektiği uyarısında bulundu. Dr. Keskineğe, konuyla ilgili sorulara şu yanıtları verdi:
Bazı herbal ürünler kan ölçümlerine ve ya diğer testlerin ölçümlerine etki ederek testlerin normalden daha düşük veya daha yüksek ölçülmesine sebep oluyor. Herbal ürünlerin bilinçli kullanımı büyük önem arz etmektedir. Bu konuda merkezimizde uyguladığımız testlerden bir tanesi de kişinin hangi herbal ürünü kullanıp hangi herbal ürünü kullanamayacağını göstermektedir. Bu sayede bilinçli bir şekilde herbal ürünlerin tüketimi mümkün olabilecektir.
Son yıllarda herbal ürünlerin özellikle Asya ülkeleri başta olmak üzere kullanımı artmaktadır. Kuzey Amerika ve Avrupa’nın bazı ülkelerinde de herbal ürünler ve türevleri gıdalarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Birçok hastalıkta şifa bulmak amaçlı kullanılan bu ürünlerin pazar payı da ciddi rakamlara ulaşmış bulunuyor. Yapılan istatistikler Amerika’da yaklaşık 4 milyar USD’lık bir pazar olduğunu göstermektedir.
İlaçların aksine kullanılan herbal ürünler genelde karışımlar halinde bulunuyor ve standardize edilmediğinden içerisindeki etken madde miktarını bilmek çok zor olmaktadır. Buna en çarpıcı örneklerden biri olarak keten tohumunu verebiliriz. Kalbe iyi geldiği söylenen keten tohumunun daha sonra erkeklerde prostat kanseri riskini arttırdığı saptanmıştır. Bu yüzden de birçok kişi keten tohumunu kullanmayı bırakmıştır. Örnek verecek olursak yine karaciger icin kullanilan kuzukulagi icerdigi okzalat yüzünden böbrek taşina sebep olur.
Bilinçsizce kullanılan bitkisel ürünler ölümcül sorunlar yaratabilir
Dağ kavunu sinuzit icin kullanilir. Oysa ciddi sekilde boğazi tahriş eder. İlaçlar kullanılmaya başlamadan önce herbal ürünler yüzyıllar boyu ilaç niyetine kullanılmıştır. Milattan önce 2700 yılında Çin’de Shen Nong bu cins maddeleri hastalıkların şifasında kullanmaya başlayarak Kampo tıbbının temellerini atmıştır. Daha sonra Hindistan’da Ayurveda, İslam ülkelerinde Unani yöntemleriyle hastalar tedavi edilmeye çalışılmıştır. Avrupa’da MS 100 yıllarında Roma İmparatorluğu döneminde Galen adlı bir bilim adamı kullandığı herbal karışımları lisanslayarak reçete haline getirmiş ayrıca bu maddelerin etkileri ve yan etkileri hakkında da detaylı araştırmalar yapmıştır.
Şifalı otları kullanmaya başlamadan önce bunları iyice araştırmak gerekmektedir. Doğal diye her otun faydalı olduğuna inanmak veya bunları bilinçsizce tüketmek ileride daha ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. Herbal ürünlerden hangisinin sizin için faydalı hangisinin zararlı olduğunu anlamak için son derece kolay bir kan testi yaptırabilirsiniz.
Çocuklarda gıda alerjisi ve aşırı duyarlılık: Belirtileri ve tedavisi
Bu sayede kullanabileceğiniz ve kullanmamanız gereken herbal ürünler nelerdir öğrenebilirsiniz. Ayrıca yüksek dozda veya uzun süre kullandığınız herballere karşı vücudunuzda bir reaksiyon gelişmişse bunu da testler yardımıyla öğrenebilirsiniz.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?