“Kanguru Bakımı, yenidoğanların annelerinin göğsünde, yüzleri anneye dönük bir şekilde, bebeğin sıcaklığını, anne sütü ile beslenmesini ve anne ve bebek bağlanmasını esas alan anne ve bebek arasında ten temasının sağlandığı ve sürdürüldüğü bir bakım yöntemidir. Kanguru bakımı ilk olarak, 1970′ lerin sonlarında, Martinez ve Rey tarafından Bogota Colombia’ da uygulanmıştır. Rey ve Martinez Bogota Colombia Da dağ köylerinde bulundukları sırada bir büyükannenin torununu göğsünün üzerinde ten tene temas olacak şekilde taşıdığını gördüklerinde kanguruya benzetmişler ve bu yöntemin özellikle küvöz sıkıntısı yaşanan ve hipotermi riski olan prematür bebeklerin sıcaklığını korumak için uygun olacağını düşünerek uygulamaya başlamışlardır. Çalışmaları sonucunda bebek ölümlerin yüzde 80 oranında azaldığını görmüşlerdir. 1980´li yıllardan itibaren Dünya Sağlık Örgütü, UNİCEF ve USAİD tarafından da desteklenmeye başlanan kanguru bakımı hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde uygulanır hale gelmiş, ülkeler kanguru bakımını uygulanabilir kılmak adına faaliyetlerde bulunmaya başlamışlardır. 1990’dan bu yana kanguru bakımı dünyanın birçok topluluklarında yaygın uygulamalardan biri haline gelmiştir. Teknolojinin ulaşmadığı dünyanın bazı gelişmekte olan ülkelerinde, kanguru bakımı, prematür bebeklerin yaşama şansını arttırmaktadır. Gelişmiş ülkelerde ise, anne ve bebek arasındaki iletişimi ve bağlanmayı sağlamak ve yenidoğanı taşımak için en iyi yöntemdir”
Kanguru bakımının fizyolojik etkilerinın olduğunu söyleyen Doç. Dr. Oran, “Kanguru bakımı sırasında yenidoğanların kalp atım hızı, solunum sayısı ve vücut ısıları daha stabil devam etmektedir. Apne atakları kanguru bakımı sırasında azalmaktadır” dedi.
Yapılan çalışmalarda kanguru bakımı alan bebeklerin büyüme ve gelişmelerinin daha iyi olduğunun görüldüğünü ifade eden Doç. Dr. Oran, “Bu bakımı alan bebeklerde ağırlık artışı ve boy uzaması almayan bebeklere göre daha hızlıdır. Bazı çalışmalarda kanguru bakımı uygulanan bebeklerde hastane enfeksiyonları insidansının daha düşük olduğu gösterilmiştir. Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde bebeklere ağrıya neden olan bir takım tanı ve tedaviye yönelik uygulamalar yapılır. Topuğun sıkılarak kan örneği alma en ağrılı işlemlerden biridir. Kanguru bakımı sırasında ağrılı girişimlere maruz kalan bebekler ise daha az ağrı hissedebilir ve buna bağlı olarak daha az ağlayabilirler. Bunun nedeni olarak kanguru bakımı sırasında salgılanan hormonların ağrı eşiğini yükseltmesi ve bu nedenle daha az ağrı hissine yol açmasıdır. Ayrıca kanguru bakımı sırasında bebekler daha derin uyuyabildikleri için ağrılı uyaranlara karşı daha az tepki gösterebilirler. Kanguru bakımı alan bebeklerin uyku periyodlarının daha uzun olduğu görülmektedir. Ayrıca hem annenin hem de bebeğin kanguru bakımı sırasında daha huzurlu ve sakin olduğu, bu durumun davranışlarına da olumlu yönde yansıdığı gözlenmektedir. Çalışmaların bazılarında ise kanguru bakımının stres hormonu ve kortizol seviyesinde azalmaya neden olduğu, bebeğin gevşeyip derin uykuya dalabildiğinden söz edilmektedir. Yapılan çalışmalar, prematür doğum yapan annelerin daha yüksek düzeyde psikososyal stres yaşadıkları bildirilmektedir. Annenin bebeğini kucaklamaması ve ona bakım verememesi bebeğine karşı bağlanmanın yeterince sağlanamamasına neden olmaktadır. Mümkün olan en kısa sürede kanguru bakımına başlanması ile bu olumsuzluklar aşılmaktadır” dedi.
Anne sütü almaya etkisi olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Oran, “Yapılan çalışmalar kanguru bakımı alan bebeklerin almayan bebeklere oranla daha erken emmeye başladığı, daha uzun süre sadece anne sütü aldığı, annelerin emzirme konusunda daha istekli olduklarını, süt üretiminin daha fazla olduğu, emzirme sürelerinin daha uzun olduğu görülmektedir. Kanguru bakımı sırasında bebeklerin emme konusunda istek gösterdikleri görülmektedir” diye konuştu.
Kanguru bakımının birçok yararının olduğunu sıralayan Doç. Dr. Oran, “Bebeğin ihtiyacı olan konforu ve sıcaklığı sağlar. Bebek dikey pozisyonda tutulduğunda için nefes alıp vermesi kolaylaştırır. Bebeğin memeyi kavramasını ve emmesini kolaylaştırır. Bebek ve ailenin ayrı kalma sürelerini azaltır ya da önler. Bebeğin kendini güvende hissetmesini sağlar. Bebeği sakinleştirir ve yatıştırır. Ailenin kendilerini rahat ve huzurlu hissetmelerine yardımcı olur. Hastaneden erken taburculuğu sağlar” dedi.
Amerika’da ‘kanguru bakımı’ ile ilgili çalışan Susan Ludington ile iletişime geçerek Colombos’a giden Araş. Gör. Emine Serap Sarıcan da, kanguru bakımı konusunda Türkiye’deki ilk sertifikalı kişi oldu.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?