Astım hastalarının önemli bir bölümünde reflü görüldüğünü ve bunun astım krizini tetikleyen önemli bir faktör olduğunu söyleyen Uz. Dr. Füsun Soysal, “Astım hastalarının % 82’sinde reflüde var. Bu hastalarda, öksürük ve reflü varlığı iyi araştırılmadır” dedi.
Yeni yapılan bir araştırmaya göre, otistik çocuklar bağımsızlık yetilerini geliştirirken görme becerilerini yitiriyorlar. Bu otistik çocukların görme yetisinin yüksek olduğunu gösteren önceki çalışmaların aksine, nesnelerin yerini bulamadıklarını ortaya koydu.
Canadian Medical Association Journal’da yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, proton pompa inhibitörü gibi asit baskılayıcı ilaçlar, pnömoni riskini artırabiliyor. Araştırmacılar, pnömoni riski olan hastalara bu ilaçların daha dikkatli reçete edilmesi gerektiğini hatırlatıyor.
Finlandiya Turku Üniversitesi araştırmacıları, süt sanayiinde yaygın kullanılan ‘monensin’ isimli antibiyotiğin prostat kanseri hücrelerinin artmasını önlediğini saptadı. Çalışmada, monensinin testosteron reseptörünü azaltarak, kanserli hücreleri öldürdüğü görüldü.
Aclasta 65 yaş ve üzeri kadın ve erkeklerde osteoporoz tedavisinde ve osteoporoza bağlı kırıkların önlenmesinde kullanılan bir ilaçtır.
Lasofoksifen’in, kemik dansitesi düşük, postmenopozal kadınlarda, meme kanseri riskini ciddi şekilde azalttığı saptandı. Çift kör, plasebo kontrollü PEARL çalışmasında, 8556 postmenopozal kadına lasofoksifen verildi ve meme kanseri riskinin %79 azaldığı görüldü.
Oxford Üniversitesi’nde yeni yapılan bir çalışmaya göre, kötü kolesterol düzeylerini düşürmek için statin içeren yoğun tedaviler, düzenli statin tedavisine kıyasla, kalp krizi ve inme riskini azaltıyor. Çalışmada 170 bin hastanın katıldığı 26 randomize çalışmanın analizi yapıldı.
Kardiyovasküler süreçte kalp hızının kliniğe etkilerini değerlendiren Prof. Dr. Oktay Ergene, “Kalp yetersizliği tedavisi oldukça yüksek maliyetlidir. Bunun %70’i yeniden hastaneye yatıştan kaynaklanır. Dolayısiyle kalp yetersizliği tedavisinde sağlanacak başarı önemli bir değere sahiptir” dedi.
Japonya’da yaklaşık 20 yıldır astım tedavisinde kullanılan tranilast isimli ilaçın, kemoterapiye dirençli meme kanserinin yayılmasını önlüediği saptandı. Çalışmada ilacın primer kanserli tümör dokularını %50 azalttığı ve kanserin akciğer sıçramasını önlendiği görüldü.
Hipertansif çocuklar, normal olanlara göre daha sık öğrenme bozukluğu yaşıyor. Sosyoekonomik düzey gibi değişkenler arasında, hipertansiyonun 4 kat daha fazla bilişsel sorunlara yol açtığı belirlendi. Buna göre hipertansif çocukların %18’inde öğrenme bozukluğu görüldü.
Araştırmacılar, demirin unstabil plaklarda sıkça görüldüğünü, bu nedenle kalp krizini tetikleyerek ani ölüme neden olabileceğini açıkladılar. Veriler, demir birikiminin MI riski için önemli bir gösterge olduğunu ve BT ile erken dönemde saptanabileceği gösteriyor.
ÇADD öncülüğünde ve Novo Nordisk’in desteğiyle gerçekleştirilen ‘Diyabetle Yaşamak’ belgeseli, düzenlenen özel bir toplantı ile tanıtıldı. Dağıtımına başlanan belgesel ile diyabet hastaları ve ailelerine diyabet hakkında kapsamlı bilgiler veriliyor.
GlaxoSmithKline’nın Atlas Dergisi ile birlikte düzenlediği ‘Hekim Gözüyle Hayatın KaDRajı’ fotoğraf yarışması sonuçlandı. Büyük ilgi gören yarışmada birinciliği Dr. Süleyman Çam, ikinciliği Dr. Gökalp Bilici ve üçüncülüğü Dr. Erdoğan Özer kazandı.
Akciğer kanserinde yeni bir inhaler kuru toz tedavisi, radyoterapiye daha az gerek duyarak, sağkalım süresini anlamlı düzeyde uzatıyor. Çalışmayı yapan Dr. Löbenberg, sıkça kullanılan ve nanopartikül içeren bir kemoterapi ilacından yola çıkarak, inhaler kuru toz geliştirdi.
Yeni sunulan bir bildiriye göre, öksürük ilaçları, meme kanserinin tedavisinde hastaların tamoksifeni nasıl metabolize ettiğini öğrenmek için kullanılabilir. Araştırma, hekimlerin yöntemi tamoksifenin değişken metabolizmasını takip etmek ve tedaviyi optimize etmede kullanılabileceğini gösteriyor.
Yeni yayımlanan bir çalışmaya göre, ameliyat edilemeyen ilerlemiş karaciğer kanserinin doksorubisin artı sorafenib ile tedavisi, doksorubisin monoterapisi ile tedavi edilen hastalara kıyasla, genel sağkalımı ve progresyonsuz sağkalımı iyileştiriyor.
Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil ve arkadaşları, süt ürünlerinde bulunan trans palmitoleik asitin diyabet riskini önemli ölçüde azalttığını keşfetti. 3.736 kişiyi kapsayan çalışmaya göre, trans palmitoleik asit seviyeleri yüksek olanların diyabete yakalanma riski çok düşük.
Günümüzde kolesterol düzeyini düşürdüğü için sıkça reçete edilen statinlerin önemli başka bir yararı saptandı. California Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışmaya göre statinler, pnömoni ve sepsis gibi ciddi bakteriyel enfeksiyon riskini azaltıyor.
Yeni bir araştırmaya göre hedeflenmiş tedaviler, düşünülenden daha fazla kanser türünde kullanılabilir. Araştırmada mevcut tedavilerle 20 gen üzerinde çalışan uzmanlar çeşitli tümörlerde bu genlerde anlamlı değişiklikler buldu.
Diyabet hastalarının kansere yakalanma riskinin, diyabet olmayanlara oranla daha fazla olduğunu söyleyen Prof. Dr. Nilgün Demirağ, “Diyabet hastalarında kanser görülme sıklığı artıyor. Diyabet, özellikle meme ve kolon kanseri riskini artırırken, var olan kanserleri de olumsuz etkiliyor” dedi.