Aşı, dünya genelinde uygulanan, en etkili ve en ucuz sağlık koruma yöntemidir. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; aşılama yoluyla her yıl 2-3 milyon kişinin enfeksiyona bağlı ölümü engellenmekte, pek çok hastalığın önüne geçilmektedir. Aşı yaşamsal bir üründür, konu sağlık olduğunda toplumsal yararın her şeyden önce geldiği unutulmamalı; bilimselliğe ters düşecek açıklamalardan uzak durulmalıdır.
Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Bilim Dalından Prof. Dr. Şule Apikoğlu Rabuş, aşının toplumsal faydalarına değinerek şunları söyledi: “OECD verilerine göre Türkiye’de ortalama yaşam süresi 1960 yılında 48.3 iken, bu rakam 2012 yılında 74.6’ya çıkmıştır. Yani 52 yılda yaşam süremiz 26 yıl uzamıştır. Bu iyileşmenin en büyük aktörlerinden birisi Genişletilmiş̧ Bağışıklama Programı kapsamında uygulanmakta olan Ulusal Aşılama Programı’dır. Ulusal Aşılama Programı dışında kalan aşıların da ilişkili hastalık durumları (grip, zatürre, vb.) ile ilişkili ciddi komplikasyon riski bulunan bireylere ve hekimlerin önerdiği diğer riskli bireylere uygulanması oldukça önemlidir.”
Medya karşısında bilim insanlarının toplum sağlığına yönelik açıklamalarda bulunmaları yaşadığımızın çağın gereklerinden olmakla beraber bu açıklamaların temelinde bilimsel verileri içeren dayanaklar olmalıdır. Aşı gibi bilimselliği klinik araştırmalarla kanıtlanmış biyolojik bir ürünle ilgili medyanın olumlu atmosferinden yararlanılarak yapılan açıklamalar talihsizliktir. Türk Eczacıları Birliği olarak bilimsel verilere dayanmayan, sorumsuzca yapılan açıklamaların karşısında olduğumuzu kamuoyunun bilmesini isteriz.
Konuya dair akademik çalışmaları ve uzmanlığı bulunmamasına rağmen açıklamalar yapan bilim insanlarına toplum sağlığının, televizyon kameralarından ve gazete sayfalarından daha önemli olduğunu hatırlatmak isteriz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Türk Eczacıları Birliği Basın Birimi
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?