Aşı karşıtlığı kisvesi altında kirli çıkar oyunları…

Yazan Dr. Cüneyt Yardımcı

25 Mayıs 2022 | Kategori: Güncel / Literatür, Üye Yazıları Print

Paylaş

Tweetle

Paylaş

0 Paylaşım

Aşı karşıtlığı söz konusu olduğunda, Avrupa’daki en ateşli savunuculardan bir tanesi Piers Corbyn’dir… Piers Corbyn, pandemi boyunca, koronavirüsün bir aldatmaca olduğunu iddia ederek bunun sadece on yıllardır var olan gribin bir çeşidi olduğunu iddia ediyordu. Hararetli sözleri olan aktivistin, bir çok kişiyi de etkilemeyi başarabildiğini itiraf etmek gerek. Aşı karşıtlığı konusundaki ağdalı sözleri(!) göz ardı edilemeyecek bir kitle tarafından da savunulur hale geldi kısa zamanda…

Corbyn ve aşı karşıtlığı konusunda nam yapmış benzeri ikonların aslında ilkeli bir duruşları olmadığı, çıkarları böyle olmasını gerektirdiği için insanları kandırmaktan imtina etmedikleri bilim insanları tarafından zaten dillendiriliyordu;
Ancak arkalarına belli bir kitle ve sosyal medya gücünü takan bu düzenbazlar, bilim insanlarına “ilaç firmalarının silahşörleri” gibi yakıştırmalarda bulunup iftira kampanyaları başlatmakta pervasızlığın sınırlarını zorluyorlar.

Aşı karşıtı söylemlerde kullanılan aldatma taktikleri konusunda detaylı bir değerlendirme hazırlamıştım; yazının tamamına buradan erişebilirsiniz.

Taa ki…
Josh Pieters ve Archie Manners isimli iki YouTuber bu şarlatanların ipliklerini pazara çıkarana kadar!!! Pieters ve Manners, aşı karşıtlığı şövalyesi haline gelen Corbyn’e, ilaç şirketine yatırım yapmış sözde işadamları kimliğinde ulaşıyor. Ve yatırımları olan firmanın finansal zarara uğramaması için aşı karşıtlığı kampanyalarında bir aşı firmasını ve o firmanın ürününü hariç bırakmalarını teklif ediyorlar.

Bu mütevazı destek karşılığında Corbny’e sarı zarf içerisinde 10.000 sterlinlik bir bağış elden takdim ediliyor. Tabii ki YouTuber’lar görüşmenin olacağı yere çoktan gizli kamera sistemlerini kurmuşlar ve kirli pazarlığın her saniyesi kayıt altına alınıyor.
Videonun tamamına buradan erişebilirsiniz…

Sözde firma hissedarları ile yaptığını sandığı anlaşma gereği Corbny, ne pahasına olursa olsun bir aşı üreticisi firma hakkında konuşmaktan kaçınacak, ancak tüm öfkesini diğer aşı firmalarına kusacaktı!!!
Pieters’ın yaptığı açıklama ise oldukça manidar:

“Amacımız Bay Corbyn’in “ilke sahibi bir kişi olup olmadığını” görmekti. İnsanlara aşıyı yaptırıp yaptırmamaları gerektiğini söylemek asla bizim görevimiz değil. Sadece insanların bilgilerini nereden aldıklarından emin olmak istiyoruz. Piers Corbyn’i bir medya fırtınasının ortasına koymak hoş bir şey değil, ancak olağanüstü yanlış bilgilerle kandırdığı kişiler için çok daha fazla üzülüyorum”

Aşı Karşıtlığı Rüşvet Cebe İnene Kadar Sürüyor

YouTuberlar yasal olarak şaka yapabilmek için öncesinde 100 dolarlık bir hisse satın alıyorlar… Daha sonra Corbyn’e ulaşarak Londra’daki Sloane Square’deki bir restoranda buluşma ayarlanıyor. Bu esnada önceden hazırlanan figüranlar yerini alıyor ve gizli kameralar kullanarak tüm görüşme kayda alınıyor.

Kayıtlarda Pieters’ın Corbyn’e, ailesinin restoran işletmesinin arkasından yönettiği bir fonun bir ilaç firmasına ilgi duyduğunu,
Ve Corbyn’in de yüksek sesle gülerek tepki verdiği,
Daha sonra da Pieters’ın Corbyn’e bir tomar nakit gösterdikten sonra aşı karşıtlığı konusunda ateşli bir savucu olan bu kişinin “Vay canına” dediği duyuluyor.

Görüşmede bir aşı politika değişikliğine gerek olmadığı, sadece hissedarı oldukları firmayı gözardı etmelerinin yeterli olduğu söylendiğinde 10.000 sterlin karşılığında karşılıklı anlaşma sağlanıyor.

O esnada genç bir kız masaya yaklaşır ve Corbyn ile fotoğraf çektirmek ister.
Tam da bu sırada başka bir eleman masaya yaklaşır; Corbyn’in ağzının sularını akıtan ve bir anda fikir değişikliğine sevkeden için 10.000 sterlin dolu zarf monopoly paraları içeren zarf ile değiştirilir!!!

Özetle…
İşte aşı karşıtlığı savunuculuğuna bürünmüş çıkar şebekelerinin duruşu bu kadar açık, net ve DUYGUSALdır!!!
Rüşvet (aslında monopoly paralarından oluşan sahte bir rüşvet) kafalarındaki tüm soru işaretlerini kaldırmaya ve bazı konularda onları hızla ikna etmeye yeterli olmaktadır!!!

Kişisel çıkarları için tüm evrensel etik kurallarını rafa kaldırmakta,
İnsanları kandırmakta; sağlıklarını, hatta yaşamlarını, gaspetmekte hiç bir beis görmemektedirler. Sözde bilim ile aldatanların, en çok da aşı karşıtlarının kullandığı ana taktik insanların hassas olduğu konular ile ilgili ortama bolca komplo teorileri basmaktır…

Peki bilmiyorlar mı bu yaklaşımın yanlış ve hatalı olduğunu???
Emin olun çok iyi biliyorlar,
Lakin sansasyonel sözlerin daha çok dikkat çektiğinin farkındalar…
Komplo teorileri ve yaşanan sorunların tamamının üstesinden gelebilmenizi sağlayacak sadece kendilerinde bulunan mucize çözümlerini (!) pazarlamak için en iyi yöntem bu olduğu için pervasızca ve vicdansızca kullanıyorlar!!!

Unutmayınız…
Özgürlükler önemlidir, değerlidir ve vazgeçilmezdir.
Lakin en kritik özgürlük NEFES ALMA ÖZGÜRLÜĞÜdür. Onu kaybettiğimiz anda tüm diğer hak ve özgürlüklerimiz otomatikman ortadan kalkmış olur.

Kendimiz ve sevdiklerimiz için nefes alma özgürlüğünü korumanın altın anahtarlarından bir tanesi ise herhangi bir kanıta dayanmayan komplo teorilerine kulakları tıkayarak bilimsel öneri ve tavsiyeleri dikkate almaktır…