Antidepresan, başta depresyon olmak üzere pek çok hastalığın tedavisinde yaygın olarak kullanılan bir ilaç grubunun adıdır. İlk kez 1950’li yıllarda kullanıma giren antidepresanların bugün pek çok türü vardır. Toplumda yerleşik olan yaygın kanının aksine antidepresan ilaçlar bağımlılık yapmaz ve depresyon tedavisinde oldukça başarılıdırlar. Uzun süre tıp dünyasında en çok tartışılan konulardan biri olan ‘Antidepresan ilaçlar işe yaramıyor’ iddiası son yıllarda yapılan pek çok bilimsel araştırmanın sonucunda artık gündemden çıkmıştır. Günümüzde, depresyon, anksiyete, panik atak ve kronik ağrılar gibi pek çok alanda kullanılan antidepresan ilaçlar etki mekanizmalarına göre gruplandırılırlar.
İçindekiler
Antidepresanlar depresyon ve diğer mental sorunların tedavisinde kullanılan ilaçlardır. Depresyon, duygusal, zihinsel ve bedensel pek çok belirtisi olan ve kişilerde ciddi yeti kayıpları yaratabilen ruhsal hastalıktır. Antidepresanlar depresyon ve anksiyete tedavisinde kullanılmak üzere geliştirilmiştir. Etki mekanizmalarına göre çeşitli sınıflara ayrılırlar.
Antidepresanların ilk örnekleri depresyon tedavisi için geliştirilmedikleri için seçici değildirler. Seçici özellikte olan yeni ilaçlar ile tedavi seçenekleri artmıştır.
Depresyon nedir? Neden olur? Belirtileri, türleri ve tedavisi
Dünya Sağlık Örgütü, depresyonun en önemli sağlık sorunlarından birisi olduğunu belirtiyor. Depresyonun en belirgin özelliği çökkün ruh hali ve zevk almada belirgin azalmadır, kişi duygusal açıdan mutsuz, karamsar ve ümitsizdir; çevresine ilgisi azalır, iç sıkıntısı gibi duygular ön plana çıkar. Bu hisler kişinin günlük yaşantısına engel olur ve çok uzun sürebilirler. Depresyon ciddiye alınmalı ve mutlaka uygun bir tedavi edilmelidir.
Antidepresanların tam olarak nasıl etki ettiği bilinmese de beynimizde salgılanan nörotransmitter adı verilen kimyasalların seviyelerini arttırdığı düşünülmektedir. Bilinen nörotransmitterlerden seratonin ve noradrenalin kişinin ruh halini ve duygu durumunu etkilemektedir. Özellikle yeni geliştirilen antidepresanlar da bu moleküllerin hücre içine geri alınmasını önleyerek depresyonun tedavi edilmesini sağlarlar.
Nörotransmitterler aynı zamanda sinir hücrelerinden gönderilen ağrı sinyallerini de etkileyebilirler bu da bazı antidepresanların uzun dönem ağrıları nasıl rahatlattığını açıklayabilir. Antidepresanlar depresyon semptomlarını tedavi edebilirken her zaman nedenlerini tedavi etmezler. Bu nedenle daha ciddi depresyon hallerinde ya da zihinsel sağlık durumlarında kombinasyon tedavisi olarak kullanılmaları gerekir.
Antidepresan ilaçlar sadece depresyon tedavisinde değil pek çok psikiyatrik rahatsızlığın tedavisinde de kullanılmaktadır. Bu hastalıklardan bazıları:
Antidepresan ilaçlar genellikle tablet şeklindedir. Reçete edildiğinde, hastalık semptomlarınızı iyileştirecek en düşük dozla kullanıma başlanır. İlacın etkili olması için hiç doz atlamadan en az 1-2 hafta kullanılması gerekir. İlacı kullanmaya başladığınız ilk dönemde hafif yan etkiler gözleseniz bile kullanıma devam etmek önemlidir.
Çünkü bu ilaçların etkileri hızlıca ortadan kalkar. Ancak 4 haftadan daha uzun bir süre kullandığınız halde herhangi bir iyileşme hali gözlemlemiyorsanız mutlaka hekiminize danışın. Hekiminiz doz artırımı ve/veya ilaç değişikliği yapabilir.
Depresyondaki bir hastada kullanılan antidepresan ilacın yararlı olmadığını söyleyebilmek için söz konusu ilaç “uygun dozda” ve “uygun sürede” kullanılmış olmalıdır. Uygun doz, bir ilaç için, en çok iki hafta içinde erişilen “antidepresan etkinin beklendiği doz aralığıdır; uygun süre ise en az 4-6 haftadır.
Antidepresan, bir ağrı kesici kadar hızlı etki etmez. Etki mekanizmaları gereği kullanmaya başlar başlamaz etki göstermeyecektir. Ancak depresyon tedavisinde etkili oldukları yıllardır yapılan bilimsel çalışmalarla defalarca ortaya konulmuş, etkinlikleri klinik gözlemlerle kanıtlanmıştır.
Araştırmalar antidepresanların orta ve ciddi düzeyde depresyonu olan hastalarda faydalı olabileceğini göstermektedir. Yapılan bilimsel çalışmalarda depresyonu olan kişilerde antidepresanların boş ilaca (plasebo) göre etkinlikleri gösterilmiştir. Ancak hafif depresyon durumlarında, eğer diğer tedavi seçenekleri ile cevap alınamazsa antidepresan kullanımı tavsiye edilmektedir.
Depresyon tedavisi: Hangi yöntem etkili? Psikoterapi mi, ilaç tedavisi mi?
Tranko Buskas nedir? Niçin kullanılır? Dozu, yan etkileri ve zararları
Antidepresanlar etki mekanizmalarına göre farklı sınıflara ayrılmaktadır. Hangi grubun kullanılacağına hastalığın şiddeti ve türüne göre hekiminiz karar verir.
SSRI’lar en sık reçete edilen antidepresanlardır. Yan etkileri kısmen daha az olduğundan diğer antidepresanlara göre daha fazla reçete edilirler. Fluoksetin etken maddeli antidepresan en iyi bilinen antidepresanlardandır. Bu grupta yer alan diğer etken maddeler sitalopram, paroksetin ve sertralin’dir.
Paroksetin (Paxera, Paxil) nedir? Nasıl kullanılır? Yan etkileri
SNRI’lar SSRI’larla benzer ilaçlardır. SSRI’lara göre daha etkili olmak üzere tasarlanmışlardır. Bununla birlikte SNRI’ların depresyon tedavisinde daha etkili olduğu söylenemez. Bazı kişilerde SSRI’lar daha etkili olurken, bazı kişilerde SNRI’lar daha etkilidir. SNRI grubunda yer alan etken maddeler duloksetin ve venflaksindir.
Bu grupta yer alan antidepresanlar SSRI alamayan kişilerde etkilidir. SSRI’lara göre benzer yan etkileri olmakla birlikte, cinsel problemlerin daha az görüldüğü düşünülmektedir. Ancak kullanımın ilk aşamalarında daha fazla uyuşukluk görülebilir.
Serotonin nedir? Ne işe yarar? Serotonin eksikliği ve arttıran gıdalar
TCA grubu antidepresanların eski bir grubudur. Depresyonun ilk basamak tedavisinde eskisi kadar kullanılmazlar. Diğer tedavilere cevap vermeyen, ciddi depresyonu olan kişilerde kullanılırlar. Bu grupta yer alan bazı etken maddeler amitriptilin, klomipramin, imipramin, lofepramin ve nortriptilin’dir. Amitriptilin gibi bazı trisiklik antidepresanlar kronik sinir ağrılarında kullanılabilirler.
MAO inhibitörleri günümüzde daha az kullanılan eski grup antidepresanlardandır. Bu grupta yer alan etken maddeler tranilsipramin, fenelzin ve izokarboksazid’dir.
Diğer psikiyatrik rahatsızlıklarda kullanılan ancak sağlık otoritelerinin depresyon tedavisinde de kullanımını onayladığı moleküller bu grupta yer alır. Aripiprazol ve buprapion sıklıkla kullanılan etken maddelerdendir.
Antidepresan yan etkileri genellikle ilk 2 hafta içinde ortaya çıkar ve ardından kademeli olarak azalır. Yaygın etkiler bulantı ve anksiyetedir, ancak bu, kullanılan ilaç tipine göre değişiklik gösterebilir. Eğer yan etkiler çok rahatsız ediciyse veya intihar düşüncesi varsa, derhal doktorunuz bilgilendirilmelidir.
Özellikle çocuklarda ve ergenlerde antidepresan kullanımının aşırı duygudurum yükselmesi ve davranış değişimi gibi olumsuz etkileri olabilir. Bu durum mani veya hipomani halini çağrıştırabilir. Antidepresanlar bipolar bozukluğa neden olmazlar, ancak henüz ortaya çıkmamış bir durumun maskesini kaldırabilirler.
Antidepresanlar da doğadaki tüm kimyasallar gibi doza bağlı olarak zararlıdır. Paracelsus’un ifade ettiği gibi “İlaçla zehiri ayıran, dozdur”. Dolayısı ile antidepresanları hekiminizin reçete ettiği doz ve sürede kullandığınız müddetçe zararlı olmayacaktır. Tedavi süreçlerinde bir ilacın potansiyel yararının zararından fazla olması beklenir.
Depresyonun farmakolojik tedavisi: Antidepresanlara ne zaman başlanmalı
Antidepresan ilacınızın yan etkilerinin yanında depresyonunuzu tedavi etmesi oldukça önemli bir kriter olup, sağlığınızın devamı için yan etkiler göz ardı edilebilir. Bununla birlikte tedavinize uyum sağlayamıyor iseniz hekiminizle görüşerek tedavi planınızın değişmesini talep edebilirsiniz.
Antidepresan ilaçların sık görülen ama az konuşulan yan etkilerden biri, cinsel isteksizlik ve orgazm olamama durumudur. SSRI’ları alan hastaların yarısı cinsellikle ilgili bir problemlerden yakınırlar. Bu tür yan etkilerle başa çıkmanın bir yolu, kullanılan antidepresanı değiştirmek olabilir.
Ayrıca erektil disfonksiyon (ereksiyon olamama) durumu için bir ilaç eklenebilir. Ancak, kullandığınız antidepresanı asla doktorunuzla konuşmadan bırakmayın. İlacı aniden bırakmak ciddi sorunlara neden olabilir.
Bazı güvenilir tıbbi çalışmalar antidepresanların uzun süreli kullanımının, kilo alma, tip 2 diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıkların riskini artırabileceğini göstermiştir. Bazı çalışmalar da SSRI türü antidepresanların daha fazla kilo alımına neden olabileceğini düşündürmektedir.
Ancak kişinin depresyon sırasında yaşam tarzı ve beslenme konusundaki yanlış yaklaşımı da çoğu zaman kilo alımını tetiklemektedir. Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz hem depresyon sürecini daha rahat atlatmanızı sağlar.
Nadir durumlarda, bazı insanlar antidepresanları ilk aldıklarında intihar düşünceleri ve kendine zarar verme arzusu yaşarlar. 25 yaşın altındaki gençler bununla ilgili özellikle risk altındadır. Antidepresan alırken herhangi bir zamanda kendinizi öldürme veya zarar verme düşünceleriniz oluştuysa, doktorunuza başvurun veya hemen hastaneye gidin.
Antidepresan kullanmaya başladığınızı yakın bir arkadaşınıza ya da ailenizden birine anlatmanız yararlı olabilir. Yakınlarınız, belirtileriniz kötüleşirse ya da davranışlarınızda büyük değişiklikler oluşursa, size yardımcı olabilmek için yanınızda olacaklardır.
Depresyon dönemsel bir moral bozukluğu ile açıklanamayacak kadar ciddi bir rahatsızlıktır. Vücudumuzda bir organ sağlıklı çalışmadığında ilgili hekime gidip, reçete edilen ilaçları kullanıyorsak depresyon tedavisi için de aynı durumun söz konusudur.
Depresyonun temel nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte beynimizden salgılanan ve “nörotransmitter” adı verilen çeşitli kimyasalların seviyelerinde meydana gelen değişikliklerden ileri geldiği düşünülmektedir.
Anksiyete nedir? Kaygı neden olur? Belirtileri ve tedavi yöntemleri
Antidepresanlar da bu kimyasalların normal seviyelerde salgılanmasını sağlarlar. Beyin üzerinde bu kadar net bir etkiye sahip olacak doğal tedaviler henüz bilimsel olarak ortaya konulmamıştır. Ancak doktor kontrolünde olduğu sürece önerilebilecek bazı doğal tedaviler mevcuttur.
Bilişsel davranışçı terapi (BDT), depresyonun tedavisinde giderek artan bir şekilde kullanılan bir konuşma terapisi yöntemidir. Çoğu uzman, orta ve şiddetli depresyonu olan kişilerin, BDT ve antidepresanların bir kombinasyonu ile tedavi edilmesini önermektedir. Ancak, eğer antidepresan almakta güçlük çekiyor ya da istemiyorsanız, sadece BDT seçeneğini de değerlendirebilirsiniz.
BDT, düşüncelerinizi, davranışlarınızı ve bunların sizi nasıl etkilediğini anlamanıza yardımcı olur. Geçmişinizdeki olayların sizi şekillendirdiğini fark etmenize yardımcı olur, ancak çoğunlukla şu an ki düşünceleriniz, hisleriniz ve davranış şeklinizi nasıl değiştirebileceğiniz üzerine yoğunlaşır. Ayrıca, olumsuz düşüncelerin üstesinden nasıl geleceğinizi öğretir.
Depresyonda doğal tedavi yöntemi olarak sarı kantaron kullanılabilmektedir. Ancak olası bazı riskler sebebiyle sadece bir doktorla konuştuktan sonra kullanılmalıdır. Bazı antidepresanlar ile birlikte alındığında serotoninin yaşamı tehdit edecek düzeyde yükselmesine neden olabilir ve bipolar bozukluk ve şizofreni belirtilerini kötüleştirebilir.
Bipolar bozukluk ile ilişkili depresyona sahip olan veya olabilecek bir kişi sarı kantaronu kesinlikle kullanmamalıdır. Doğum kontrol hapları, bazı kalp ilaçları, varfarin ve HIV ve kanser tedavisinde kullanılan bazı reçeteli ilaçların etkinliğini azaltabilir. Bazı araştırmalar sarı kantaronun depresyon tedavisinde kullanımını desteklerken, bazı çalışmalar etkisiz olduğunu savunmaktadır.
Omega-3 yağ asitlerinin de depresyon tedavisinde destek olarak kullanılabileceğine dair görüşler mevcuttur. Omega-3 yağ asitleri soğuk su balıklarında, keten tohumunda, cevizde bulunmaktadır. Kalp sağlığı üzerindeki etkileri olumlu olmakla birlikte, depresyon tedavisinde kullanılması için daha fazla bilimsel çalışmaya ihtiyaç vardır.
Omega 3 nedir, ne işe yarar? Faydaları nelerdir, hangi gıdalarda bulunur?
Meditasyon, gönüllü işlerde çalışmak, egzersiz yapmak gibi aktiviteler ve iyi beslenmek depresyon tedavisine destek olabilecek etkinliklerdir. İlaç tedavisi ve psikoterapinin birlikte uygulandığı bir tedavinin yanı sıra bu türden etkinlikler de depresyon tedavisine destek sağlayacaktır. Bknz: >>>Antidepressants
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?