Amgen onkoloji alanında ‘Sınıfının ilk örneği’ olmaya aday tedaviler geliştirmek için çalışıyor

13 Mart 2022 | 14 Mart 2022 | Kategori: Sağlık Gündemi, Sektör Print

0 Paylaşım

Biyoteknoloji alanında önde gelen şirketlerden biri olan Amgen Türkiye ve Gensenta, karşılanmamış ihtiyacı olan kanserli hastalar için umut veren yeni tedavileri geliştirmeye odaklanıyor. Son 40 yıldır kendini onkolojide önemli olan ilkleri geliştirmeye adayan Amgen, onkoloji alanında, farklı tip kanserlerin tedavisinde kullanılmak üzere “sınıfının ilki ” ya da “sınıfının en iyisi” olmaya aday yeni tedavi seçenekleri geliştirmek için çalışıyor.

Biyoteknoloji şirketi Amgen, karşılanmamış tıbbi ihtiyacın yüksek olduğu alanlara odaklanarak, sağlık sorunlarında iyileşme sağlayan ve insanların yaşamını gözle görülür şekilde iyileştiren çözümler üretmek için sahip olduğu uzmanlıktan yararlanıyor.

Amgen, ilaç keşfinin, insan biyolojisinin çok iyi anlaşılması ile başladığına inanıyor ve öncü bilimi ile insan sağlığını tehdit eden hastalıklara karşı yenilikçi tedaviler keşfedip geliştiriyor. Dünyada onkoloji ve hematoloji alanındaki ilk biyoteknoloji şirketlerinden biri olan Amgen, 40 yıldan fazla süredir yenilikçi tedavi yaklaşımlarını araştırarak hayati öneme sahip ilaçlar üretiyor ve yeni nesil immunoonkoloji tedavilerini piyasaya sunuyor.

Ürünlerinin yaklaşık %70’inin sınıfında ilk olarak geliştirildiğini belirten Amgen Türkiye ve Gensenta Medikal Direktörü Dr. Mutlu Yeşilboğaz, “Onkoloji alanında ilk biyoteknolojik tedavilerin üreticilerinden biriyiz. Biyoteknolojik tedavilerle lösemi, multipl miyelom, kolorektal kanser ve kemik metastazları gibi agresif kanser türleriyle ve kanser tedavisinde sık karşılaşılan nötropeni gibi yan etkilerle mücadelede ön saflarda yer alıyoruz” dedi.

Amgen Onkoloji ve Hematoloji’nin Türkiye’de iş birimi olarak 2014 yılında kurulduğunu dile getiren Dr. Yeşilboğaz, “Özellikle onkoloji ve hematoloji alanında zamanın insan hayatı için değerinin farkındayız. Hepimiz bunun bilinci ile hastaların sağlığını ve iyiliğini her şeyin üzerinde tutarak hareket ediyoruz. Amgen onkoloji ve hematoloji ekiplerimizin tek hedefi, onkoloji ve hematoloji hastalarına mümkün olan en kısa sürede en yeni tedavilerimizi ulaştırabilmek ve hastalara en büyük faydayı sağlayabilmek” diye konuştu.

Kişiye ve hastalığa yönelik tedaviler ön plana çıkıyor

Dr. Mutlu Yeşilboğaz, Amgen’in onkoloji-hematoloji alanında öne çıkan veya fark yaratan tedavileri ile ilgili şöyle konuştu: “Onkolojide standart kemoterapiler yerine kişiye ve hastalığa yönelik tedaviler ön plana çıkıyor ve bilim insanları da hastaların ihtiyaçlarına uygun yeni yolları araştırıyor. Zaman içinde gelişen biyoteknoloji ile belli mutasyonlar veya tümör belirteçlerinin saptanması sayesinde spesifik hedeflere yönelik tedaviler veya immuno-onkolojik tedaviler ön plana çıkıyor. Amgen’de bu kapsamda ‘İlk olarak biyoloji, ikinci olarak yöntem’ yaklaşımı ile araştırma geliştirme yapıyor ve kompleks biyolojiyi uygun genetik hedefleri bulmak ve hastalıkların çözümü için içgörü yaratmakta kullanıyoruz. Hastaların tanıları, tedavileri ve takip süreçlerinde fark yaratacak biyobelirteçler üzerinde çalışarak hedefe yönelik yaklaşımları araştırıyoruz.

Amgen bilim insanları anjiyogenez, antikor ilaç konjugatı, kontrollü apoptoz, kemik metastazı, CAR-Thücre tedavileri, hematopoez, immün mikro çevre ve proteazom inhibitörleri gibi çok farklı modaliteler üzerinde araştırmalarını sürdürüyor ve KRASG12C gibi zor hedeflere ve alanında ilk olarak geliştirmiş olduğumuz BiTE teknolojisini ilerletmeye odaklanıyor. Özellikle biyo-mühendisliğin ilk temsilcisi olan BiTE® teknolojisi, hastanın kendi T hücrelerini kullanarak kanser hücresini yok etmesini sağlayan hedeflenmiş bir immuno-onkoloji platformu ve farklı kanser tiplerinde bu platform ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor.”

Son 40 yıldır kendimizi onkolojide önemli ilkleri geliştirmeye adadık

Kimyasal içerikli ilaçlardan biyoteknolojik ürünlere doğru ciddi bir evrilme yaşandığını vurgulayan Mutlu Yeşilboğaz, “Amgen olarak biyoteknolojinin merkezindeki şirketlerden biriyiz ve son 40 yıldır onkolojide önemli olan ilkleri geliştirmeye kendimizi adadık. Kanser tedavisine immun sistemin gücünü, insan ve kanser genomu hakkındaki derin bilgimizi ve devrim yaratacak biyobelirteçleri araştırarak yenilik getirmeye devam ediyoruz.

Bu kapsamda özellikle onkoloji alanında, dünya genelinde yürüttüğümüz araştırmalarla farklı tip kanserlerin tedavisinde kullanılmak üzere “sınıfının ilki” ya da “sınıfının en iyisi” olmaya aday yeni tedavi seçenekleri geliştirmek için çalışıyoruz. Bu alanda da öncüyüz. Ürün portföyümüzde farklı hedeflere yönelik, bir düzineden fazla tümör tipinde denenmekte olan 20’den fazla molekülümüz söz konusu” ifadelerini kullandı.

Mutlu Yeşilboğaz, günümüzde kanserden ölüm oranlarının 90’lı yıllara kıyasla düştüğü ve bu sağkalım kazanımlarının yaklaşık %80’inin biyolojik ilaçlardan geldiğinin söylenebileceğine dikkat çekti. Yeşilboğaz, “Onkoloji alanında pek çok yenilikçi yaklaşımının geliştiği benzeri görülmemiş bir zamandayız. Artık onkolojide standart kemoterapiler yerine kişiye ve hastalığa yönelik tedaviler ön planda ve bilim insanları da hastaların ihtiyaçlarına uygun yeni yolları araştırmayı sürdürüyor. Hastaların tanıları, tedavileri ve takip süreçlerinde fark yaratacak biyobelirteçler üzerinde çalışarak hedefe yönelik yaklaşımları araştırıyoruz” diye konuştu.

Onkoloji alanında ilk biyoteknolojik tedavilerin üreticilerinden biri olduklarını ifade eden Mutlu Yeşilboğaz, “Aynı zamanda biyolojiklerdeki deneyimimizi biyobenzer üretiminde kullanıyoruz. Hedefimiz yüksek kalitede, güvenle üretilen ve etkin biyobenzerler üreterek, hastalar için daha fazla tedavi seçeneği sağlamak ve daha sürdürülebilir bir sağlık sistemine katkıda bulunmak. Halen karşılanmamış ihtiyaç olan kompleks kanser tiplerinde yeni tedavileri hasta ve hekimlerimize sunmak en büyük amacımız” dedi.

“Sağlık profesyonelleri ile iletişimimizi güçlendirecek farklı projeler üzerinde çalışıyoruz”
Pandemi ile birlikte hekim dernekleri ile işbirliği içerisinde birçok dijital proje, toplantı ve farkındalık kampanyaları yürütmeye başladıklarını belirten Mutlu Yeşilboğaz, “Ayrıca; tedavi alanımızdaki ürünlerimiz özelinde tüm paydaşlarımız için fark yaratacak yenilikçi projeler yürütmeye çalışıyoruz. Bu dönemde hekimlerle daha çok dijital kanalları etkin bir şekilde kullanarak iletişimimize hız kesmeden devam ettik.

Pandeminin etkisiyle iş süreçlerimiz ve iş yapış modellerimiz yeniden şekillendi ve dijital dünyanın getirdiği yeniliklerle birlikte sağlık profesyonelleri ile iletişimimizi güçlendirecek farklı projeler üzerinde çalışıyoruz. Pandemi sonrasında da yeni iş modellerimizin hibrit olacağının farkında olarak kendimizi ve ekibimizi buna göre hazırladık. Sonuçta hem hekimlerimiz hem de bizim için nihai hedef, her koşulda hastalarımıza kesintisiz hizmeti sürdürebilmek… Bilimi yaymak amacımız doğrultusunda tıbbi onkoloji uzmanlarının mesleki gelişimlerine katkı sağlayacak birçok projeyi hayata geçirdik ve geçirmeye de devam edeceğiz” şeklinde konuştu. (VAP-TUR-000032-03-2022)