Aile Hekimliği’ne geçiş süreci hızla tamamlanıyor. İstanbul Tabip Odası aile hekimliği ile ilgili merak edilenleri, soru ve cevaplardan oluşan bir raporda topladı. Aile hekimliğinin tanımından hukuki hak ve sorumluluklarına kadar merak edilen her konuda onlarca soruya cevap aranıyor…
Kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini, yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın, her kişiye kapsamlı ve devamlı olarak belli bir mekânda vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya Bakanlığın öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiptir.
Bölgesinde yaşayan toplumun sağlığını geliştirmeyi ve korumayı ön plana alarak sağlıkla ilgili risk ve sorunları belirleyen, bu sorunları gidermek için planlama yapan ve bu planları uygulayan, uygulatan; birinci basamak koruyucu, iyileştirici ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini müdürlüğün sevk ve idaresinde organize eden, bu hizmetlerin verimli şekilde sunulmasını izleyen, değerlendiren ve destekleyen, bölgesinde bulunan sağlık kuruluşları ile diğer kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyonu sağlayan sağlık kuruluşudur.
Aile hekimi ve/veya aile sağlığı elemanının, müdürlükçe tespit edilen cezaevi, çocuk ıslahevi, huzurevi, korunmaya muhtaç çocukların barındığı çocuk yuvaları ve yetiştirme yurtları gibi toplu yaşam alanlarına Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslara göre giderek yerinde vereceği sağlık hizmetidir.
Aile hekimi ve/veya aile sağlığı elemanının, müdürlükçe tespit edilen uzak mahalle, belde, köy, mezra gibi yerleşim birimlerine Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslara göre giderek mahallinde vereceği sağlık hizmetidir.
Yönetmelikte aile hekimleri tam gün esasına göre çalışacakları düzenlenmiş, ancak başlangıç ve bitişten veya toplam çalışma saatinden söz edilmemiştir. Ayrıca Mesai saatleri ve günleri, çalışma yerinin şartları da dikkate alınmak suretiyle çalıştığı bölgedeki kişilerin ihtiyaçlarına uygun olarak aile hekimi tarafından belirlenir ve müdürlükçe onaylanır. Gezici ve yerinde sağlık hizmetlerinin söz konusu olduğu durumlarda aile hekiminin bu çalışmaları nasıl bir mesai planlamasıyla yapacağına ilişkin bir açıklık bulunmuyor.
Ancak Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler ve Sözleşme Şartları Hakkında Yönetmeliğinde daha ayrıntılı düzenleme yer alıyor. Buna göre; Aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının haftalık çalışma süresi kırk saattir. Haftada kırk saatten fazla veya hafta sonları çalışma aile hekiminin ve aile sağlığı elemanının talebi üzerine yapılabilir.
Görev tanımlarında belirlenen nöbet, acil yardım hizmetleri, olağanüstü durumlarda yapacakları hizmetler, toplum sağlığı ve benzeri hizmetlerde aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları, çalışma saatleri dışında veya hafta tatili ve resmi tatillerde de çalıştırılabilirler.
Aile hekimi olmak isteyen sağlık personeli kamu çalışanı ise kurumunun muvafakati aranır. Başvurusunu yaptıktan sonra Yönetmelikte belirlenen kurallara göre yerleştirmeler yapılır. Şayet bir aile hekimliği pozisyonuna yerleşmiş ise, göreve başlamak için Sözleşme imzalanması gerekir.
Kamu çalışanları, aile hekimi olarak çalıştıkları sürece, kurumlarında aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar ve bunların kadroları ile ilişikleri devam eder.
Hayır. Yönetmeliğe göre herhangi bir süre sınırı olmaksızın, aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar ve kadroları ile ilişikleri devam eder.
Hekim kamu çalışanı ise; sözleşmesinin herhangi bir suretle sona ermesi halinde kadro veya personel dağılım cetveli fazlalığına bakılmaksızın ücretsiz izne ayrıldığı görevine geri döner. Ancak kadrosunun bulunduğu birimin aile hekimliği uygulaması nedeniyle kaldırılması halinde bu birimin aktarıldığı TSMye atanır ve memuriyet görevine başlamasından itibaren 30 gün içinde kendisinin talep etmesi ve müdürlüğün de uygun görmesi ile bir defaya mahsus olmak üzere aynı il içinde personel dağılım cetvelinde açık olan ve doluluk oranlarına göre ihtiyaç duyulan kadrolardan birine yer değiştirme suretiyle ataması yapılabilir.
Hekim kamu çalışanı değil (Sözleşmeli personel) ise; aile hekimliği hizmetinden ayrılması halinde, genel hükümlere ve Bakanlık mevzuatına göre eski görev yerlerinde bir pozisyona dönebilir.
Yönetmelikte burada aktardıklarımız dışında, başkaca bir düzenleme bulunmadığı için bu örneğin personel dağılım cetvelinde açıklık yoksa ne olacağı da belirsizdir.
Sözleşme ile çalıştırılan aile hekimlerinin yıllık, mazeret ve hastalık izinleri; Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler ve Sözleşme Şartları Hakkında Yönetmelikte düzenlenmiştir.
Buna göre, yıllık izin süreleri otuz gündür.
Mazereti sebebiyle 5 gün daha izin verilebilir.
Kadın personele doğumdan önce sekiz ve doğumdan sonra sekiz hafta olmak üzere toplam on altı hafta süreyle izin verilir.
Yıl içinde tek hekimin uygun görmesiyle toplam yirmi güne kadar hastalık izni kullanılabilir ve toplam yirmi günü aşan hastalık izni için sağlık kurulu raporu gereklidir.
Bu izinlerin kullanılması sırasında, sözleşmeyle çalıştırılan aile hekimi, bu Yönetmeliğin 5 inci maddesinde belirtilen şartları taşıyan tabip veya tabiplerle veya aile sağlığı elemanları ile anlaşarak, hizmetin görülmesini sağlar. Bu anlaşma yerel sağlık idaresince uygun görülmesi halinde uygulanır. Bu durumda, asıl aile hekimi ya da aile sağlığı elamanına ödeme tam olarak yapılır. Geçici aile hekimi ya da aile sağlığı elemanına bu geçici görevi dolayısıyla ödeme yapılmaz.
Bu mümkün olmadığı takdirde yerel sağlık idaresi, diğer aile hekimleri, aile sağlığı elemanları veya Bakanlık personelini geçici aile hekimi veya geçici aile sağlığı elemanı olarak görevlendirir. İzne ayrılan aile hekimi veya aile sağlığı elemanına kişi başına yapılacak net ödeme hesaplanır. Hesaplanan miktarın % 50’si aile hekimi veya aile sağlığı elemanına, kalan % 50’si geçici aile hekimi veya geçici aile sağlığı elemanına ödenir. İzin vermeye ve hastalık raporlarını izne çevirmeye, yerel sağlık idarelerinin teklifi üzerine bulundukları yerin mülki idare amirleri yetkilidir.
Bakanlık dışında birinci basamak sağlık hizmeti veren; üniversiteler, askeri birlikler, hastaneler, kurum ve işyerlerinde yetkilendirilmiş aile hekimliği hizmeti verilebilir. Bunun için Bakanlığın öngördüğü eğitimlerin alınması, ilgili hekimin talebi ve kurumunun teklifi gerekmektedir. Bu halde Valilik onayı ile kendi görev ve sorumluluk alanlarıyla sınırlı olmak kaydıyla, aile hekimliği yetkisi verilmektedir. Yetkilendirilmiş aile hekiminden hizmet alanların aile hekimi seçme hakkı saklıdır.
Eğitim iki aşama halinde planlanmıştır. Birinci aşama eğitim programı en çok on gün, ikinci aşama ise en az oniki aydan oluşmaktadır. Önceki Yönetmelikte oniki aylık eğitimin “modüler eğitim tarzı”nda olacağı belirtilmişken, son değişiklik ile “uzaktan eğitim tarzı”na dönüşmüştür. Yönetmeliğe göre bu eğitimlerde Bakanlığın belirlediği kriterlere göre başarılı olmak esastır.
Sadece Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nde değil, 9.12.2004 yürürlülük tarihli Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Kanun’da, Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Hakkında Yönetmelik’te ve Aile Hekimliği Pilot Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler Ve Sözleşme Şartları Hakkında Yönetmelik’te, bu konuda her hangi bir ölçü, bilinebilir bir kriter sıralanmamıştır. Tamamıyla keyfi olarak saptanmaktadı r.
İlk kayıtta belirleme İl Sağlık Müdürlüğü tarafından kişilerin ikamet ettikleri bölge göz önünde bulundurularak yapılacak, ancak sonrasında kişiler “yakın konumdaki aile hekimi”, “bölge sınırlaması” vb herhangi bir kriter olmaksızın tamamıyla serbest olarak seçim yapabileceklerdir.
Zorunlu haller dışında aile hekimi üç aydan önce değiştirilemez.
Bu değişiklik talebinin hizmet alınmak istenen aile hekimine veya ilgili TSM yapılması gerekmektedir.
Öncelikle;
A-Kamu görevlisi olan hekimler
B-Kamu görevlisi olmayan hekimler (Aile hekimliği pozisyonlarının doldurulamaması halinde )
C-Pilot İl Dışından Yerleştirme (Pilot ilde sözleşmeli aile hekimliği pozisyonlarının doldurulamaması halinde)
D- Görevlendirme (Dolmamışsa, boş pozisyonlar görevlendirme ile doldurulur.)
Aile hekimliği pozisyonlarını n kamuda çalışanlar ile doldurulamaması halinde Valilik kamu görevlisi olmayan tabip ve uzman tabiplerden aile hekimi olarak çalıştırılmak üzere ihtiyaç duyulan sayıyı belirleyerek Bakanlıktan talepte bulunur.
Bakanlığın önerisi ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü ile pozisyon adedi belirlenir ve ilan edilir. Sonrasında da başvurular alınır.
Kamu çalışanları, aile hekimi olarak çalıştıkları sürece, kurumlarında aylıksız veya ücretsiz izinli sayılırlar ve bunların kadroları ile ilişikleri devam eder.
Aile hekimleri adına devlet tarafından yapılacak sosyal güvenlik kurumu prim veya kesenekleri, yapılacak aylık ödemeden düşülür.
19- Aile hekiminin mevzuatta tanımlanmış görevleri nelerdir?
A-Aile hekimi, aile sağlığı merkezini yönetmek, birlikte çalıştığı ekibi denetlemek ve hizmet içi eğitimlerini sağlamak, Bakanlıkça yürütülen özel sağlık programlarının gerektirdiği kişiye yönelik sağlık hizmetlerini yürütmekle yükümlüdür.
B- Aile hekimi, kendisine kayıtlı kişileri bir bütün olarak ele alıp, kişiye yönelik koruyucu, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini bir ekip anlayışı içinde sunar.
C- Aile hekimi, Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde;
a) Çalıştığı bölgenin sağlık hizmetinin planlamasında bölgesindeki toplum sağlığı merkezi ile işbirliği yapar,
b) Hekimlik uygulaması sırasında karşılaştığı toplum ve çevre sağlığını ilgilendiren durumları bölgesinde bulunduğu toplum sağlığı merkezine bildirir,
c) Kendisine kayıtlı kişilerin ilk değerlendirmesini yapmak için altı ay içinde ev ziyaretinde bulunur veya kişiler ile iletişime geçer,
ç) Kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak tanı, tedavi, rehabilitasyon ve danışmanlık hizmetlerini verir,
d) Sağlıkla ilgili olarak kayıtlı kişilere rehberlik yapar, sağlığı geliştirici ve koruyucu hizmetler ile ana çocuk sağlığı ve aile planlaması hizmetlerini verir,
e) Periyodik sağlık muayenesi yapar,
f) Kayıtlı kişilerin yaş, cinsiyet ve hastalık gruplarına yönelik izlem ve taramaları (kanser, kronik hastalıklar, gebe, loğusa, yenidoğan, bebek, çocuk sağlığı, adölesan, erişkin, yaşlı sağlığı ve benzeri) yapar,
g) Evde takibi zorunlu olan özürlü, yaşlı, yatalak ve benzeri durumdaki kendisine kayıtlı kişilere evde veya gezici/yerinde sağlık hizmetlerinin yürütülmesi sırasında kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak tanı, tedavi, rehabilitasyon ve danışmanlık hizmetlerini verir,
ğ) Aile sağlığı merkezi şartlarında tanı veya tedavisi yapılamayan hastaları sevk eder, sevk edilen hastaların geri bildirimi yapılan muayene, tetkik, tanı, tedavi ve yatış bilgilerini değerlendirir, ikinci ve üçüncü basamak tedavi ve rehabilitasyon hizmetleri ile evde bakım hizmetlerinin koordinasyonunu sağlar,
h) Tetkik hizmetlerinin verilmesini sağlar ya da bu hizmetleri verir,
ı) Verdiği hizmetlerle ilgili olarak sağlık kayıtlarını tutar ve gerekli bildirimleri yapar,
i) Kendisine kayıtlı kişileri yılda en az bir defa değerlendirerek sağlık kayıtlarını günceller,
j) Gerektiğinde hastayı gözlem altına alarak tetkik ve tedavisini yapar,
k) Entegre sağlık hizmetinin sunulduğu merkezlerde gerektiğinde hastayı gözlem amaçlı yatırarak tetkik ve tedavisini yapar,
l) İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmi tabiplerce kişiye yönelik düzenlenmesi öngörülen her türlü sağlık raporu, sevk evrakı, reçete ve sair belgeleri düzenler,
m) Bakanlıkça belirlenen konularda hizmet içi eğitimlere katılır,
n) Bakanlıkça ve ilgili mevzuat ile verilen diğer görevleri yapar.
Yazının tamamını İstanbul Tabip Odası web sayfasından okuyabilirsiniz
AİLE HEKİMLİĞİ SORU VE CEVAPLAR
http://www.istabip.org.tr
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?