Ağrılı bir hastaya ilaç, istirahat ve fizik tedavi yöntemleriyle yeterince yararlı olunamıyorsa, cerrahi girişim düşünülmüyor veya yapılamıyorsa; minimal girişimsel yöntemler ile radyofrekans uygulaması ideal bir çözüm olabilir.
Bununla beraber, hastanın ağrısının nedenine göre birkaç yöntem bir arada uygulanabilir ve bu sayede de etkinlik artırılabilir.
Ağrıda Radyofrekans tedavisi; sürekli olarak ağrı üreten bölgedeki sinir iletim liflerinin devre dışı bırakılmasıdır. Bu alandaki sinirlere veya dokuya hasar verilmeksizin, radyofrekansın uygulandığı bölgedeki sinirler üzerinde düzenleyici etkisinden yararlanılır. Böylelikle uzun süreli ya da kalıcı ağrı tedavisi sağlanır.
Steril şartlar sağlanarak, “küçük girişim” olarak adlandırılan yolla, özel bir cihaz ve çok yüksek titreşimli bir akım, özel bir kablo ve iğne aracılığı ile yalnızca ağrıyı taşıyan sinir lifine uygulanır. Böylelikle bu cihazı kullanarak yapılan müdahalelerde belirli bir sinire, kontrollü olarak uyarı verilir ve sinirin ağrı sinyallerini iletme özelliği kaybolur.
Özellikle bel, boyun, sırt ve diz ağrılarında etkili sonuç veren radyofrekans uygulamalarının diğer tedavilere kıyasla birçok önemli avantajı vardır. İşlemgenel anlamda ağrısızdır ve ameliyat gerektirmemektedir.
Son derece hassas cihazlarla, kontrollu olarak yapılır, uygulamanın yapılacağı yer, röntgen cihazı ile kesin olarak belirlenir ve elektronik cihaz tarafından belirlendiği için işlem emniyetle gerçekleştirilir.
Yöntemlerine yanıt vermeyen hastalar
Hayır. İşlem lokal anestezi ve sedasyonun birlikte uygulanmasıyla gayet konforlu bir şekilde tamamlanabilir. Uygulanan bölge sayısına göre değişmekle birlikte işlem 20-30 dakika sürer ve yatış gerektirmez. Hastalar çoğunlukla işlemden sonra 2-3 saat kadar takip edildikten sonra evlerine gönderilir.
İşlemden sonraki 4-5 gün istirahat etmelisiniz. Tuvalet, banyo, yeme-içme gibi ihtiyaçlar dışında yatak istirahati önerilir. İstirahat süresinin bitiminde düzenli olarak kontrole çağrılırsınız ve gerekliyse egzersiz programına alınırsınız.
Uygun hasta ve teknikler yapılınca, etki süresi ağrının tipine, başlangıç zamanına ve kişisel özelliklere göre birkaç aydan uzun yıllara kadar değişiklik gösterir.
İlk işlem yeterli ağrı kesici etki sağlamazsa bulgulara göre ikinci bir işlem uygulanabilir. İlk işlemden fayda görmeyen pek çok hastada ikinci işlemle yeterli tedavi edici düzeye ulaşılır. Sinir sistemi kendini yenileyebilen bir doku olduğundan bu yöntemler kalıcı yöntemler değildir ve eğer ağrı yeniden başlarsa tekrarlanabilirler.
YAZIYI PAYLAŞ
YORUMUNUZ VAR MI?